Bu bayram alışılagelmiş Ramazan bayramlarından bir hayli farklı oldu.
Bu bayramda teknoloji ile bayram kutlama daha çok hayatımıza girdi. Bu nedenle Ramazan Bayramı’nın ilk günü GSM hatları ve internet servisinde aşırı yüklenmelerden dolayı zaman zaman kesintiler yaşandı. Ama sonuçta yine farklı da olsa bir Ramazan Bayramı daha geri kaldı. Ümit ederiz ki, artık Covid-19’lu günler hızla sona erer ve eskiden olduğu gibi her şey tekrar normale döner. Ülke insanımız olarak yapılan fedakarlıklar semeresini verir ve normale ilk dönen ülkelerin başında Türkiye gelir.
Korona sürecinde elbette Türkiye ekonomisinde de ciddi bir etkilenme söz konusu oldu. Nisan ayında ihracatımızda bir önceki yılın nisan ayına göre aylık bazda yüzde 40’ın üzerinde gerileme görüldü (yüzde 41.4). Sanayi ürünleri ihracatındaki gerileme yüzde 49.3 oldu. En fazla gerileme yüzde 77.4 ile otomotiv sektöründe olurken, onu yüzde 74.7 ile gemi ve yat sanayi izledi. Ana ihracat sektörlerinden bir diğeri olan tekstil sektörü de yüzde 61.7 ile hazır giyim ve konfeksiyon sektöründe gerçekleşti. Dört aylık olarak da ihracatımız bir önceki yılın ilk dört ayı toplamına göre yüzde 13.6 gerileme yaşadı. Mayıs ayında da maalesef bu gerileme sürecinin devam ediyor olduğunu gözlemleyeceğimizi söylemek sürpriz olmayacak. Ümidimiz haziran ayından itibaren bu gerileme trendinin hızla azalmasıdır.
Bu dönemde elbette üretim ve ticaret hacminde ve dolayısıyla da vergi gelirlerinde de bir gerileme söz konusu oldu. Aylık bazda bütçe açığı önemli boyutlara geldi. Bu konuda tüm dünyada olandan bir farklılık yok elbette. Önemli olan bu süreçten hangi ülkenin daha hızlı çıkacağı konusu. Ümit ediyoruz ki, Türkiye bu süreçten hızla ve tabii ki sıhhatli olarak normalleşen ülkelerin başında gelir.
 
İstisnalar korundu
 
Ekonomide alınan tedbirler de normalin dışında olmaya başladı. Önce fiziki kıymetli madene bağlı olmayan hesaplar kambiyo işlemi sayıldı. Bayramın ilk günü yayınlanan bir Cumhurbaşkanı Kararı ile de kambiyo işlemlerinde kambiyo satışlarından alınan kambiyo muamele vergisi oranı, binde 2’den yüzde 1’e çıkarıldı. Daha önce olan istisnalar yine korundu. Buna göre;

  • Sanayi sicil belgesi sahiplerine yapılan kambiyo satış
  • Döviz borcu ödemesi için döviz borcu bulunanlara,
  • İhracatçı birliklerine üye ihracatçılara,
  • Hazine ve Maliye Bakanlığı’na,
  • Bankalar ile aracı kurumlara yapılan kambiyo satışları üzerinden bu vergi alınmayacak.

Şu konunun da altını çizmekte yarar var: Vatandaşlar veya şirketler tarafından kendi hesaplarında bulunan dövizlerin bankalara veya yetkili müesseselere satışları bu vergi kapsamına girmeyecek. Zira bu vergi, banka ve sigorta muamele vergisi mükelleflerince yapılan kambiyo satışlarına uygulanan bir vergidir. Dolayısıyla da vatandaş veya şirketlerin banka veya aracı kurumlara yaptıkları TL karşılığı döviz satışları bu verginin kapsamında değil.
Tamamen dövize olan talebin azaltılmasına yönelik olağanüstü dönemin getirdiği bir olağanüstü tedbir olan bu düzenlemenin uzun süreli olmayacağını bekleyebiliriz.

İto Haber | Osman Arıoğlu