Vergi uygulaması ile ilgili önemli ikincil düzenlemelerin Sirküler yada Özelge ile değil de, mutlak suretle Tebliğ çıkarılarak yapılması gerekmektedir. Çünkü, özelge ve Sirkülerde yer alan görüşlerde yapılan değişikliklerin izlenmesi, Genel Tebliğlerle yapılan değişikliklerin izlenmesine göre oldukça zor. Hele de, özelge ile yapılan görüş değişiklikleri, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) Web sayfasına konulmadığı yada başkaları tarafından yayınlanmadığı sürece, görüş değişikliklerinden haberdar olmak hemen hemen imkansız gibi.

Bir konuyu şu sıralamaya uygun olarak araştırıyorum: Kanun maddesi, Tebliğ, Sirküler, Genel Yazı, İç Genelge, Özelge.  Sonrasında araştırdığım konuda varsa bir düzenleme ona göre hareket edip, yapacağım işleme karar veriyorum. Vergi İdaresi’nin özelge ile bildirdiği görüşlerini özellikle iyi araştırmakta fayda var. Çünkü, bir süre sonra özelgedeki bu görüş değişebiliyor. O yüzden GİB Web sayfasında yer alan özelgelerin iyi taranması şart.

Yazıma esas bu konuyu araştırırken çok zorlandım. Çünkü yaptığım araştırmada, bu konudaki düzenleme  ve görüşlerin bugüne kadar özelgelerle yapıldığını ve bildirildiğini tespit ettim. Ancak, bu konuda GİB’in özelge havuzunda yer alan özelgelerde yer alan görüşler taban tabana zıt. Bu durum, ben dahil bu özelgelere göre işlem yapacak çok sayıda vergi mükellefinin ve meslek  mensuplarının kafasını karıştırmaktadır.

Bu konulardan birisi de, işe başlanılmadan önce yapılan masrafların gider yazılması ve KDV’lerinin indirilmesine ilişkindir. İşe başlamadan önce yapılan masrafların gider yazılması ve KDV’lerinin indirilmesi konusunda GİB’in bugüne kadar iki farklı görüşü bulunmaktadır. Aşağıda da açıklanacağı üzere, bu iki görüş tamamen birbirine zıttır. Bu görüşler, işe başlanılmadan önce yapılan mal ve demirbaş alımları için de aynen geçerlidir.
 

1- Gelir İdaresi’nin İşe Başlamadan Önce Yapılan Masrafların Gider Yazılması ve KDV’lerinin İndirilmesi Konusundaki Görüşü

a) İlk Görüşü: İşe Başlanılmasını Müteakip Yasal Defterlere Kaydedilmek Şartıyla, İşe Başlanılmadan Önce Yapılan Masraflar Gider Yazılabilir, KDV’leri İndirim Konusu Yapılabilir

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın KDV’nin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren uzunca bir süre verdiği özelgelerde bildirdiği ilk görüşü; mükellefiyet tesisinden önce satın alınan mal ve hizmetler ile diğer giderlere ait olan belgelerin, işe başlanılmasını müteakip Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca öngörülen sürede yasal defterlere kaydedilmesi halinde, bu tutarların gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınabileceği ve KDV’sinin indirim konusu yapılabileceği şeklindedir. Bu şekilde verilmiş çok sayıda özelgesi bulunmaktadır.

Konu ile ilgili olarak verilen bazı özelgelerin özetleri aşağıdadır:

“Mükellefiyet tesis ettirilmeden önce faaliyetinize ilişkin olarak satın alınan emtia ve demirbaş faturaları ile diğer harcama faturalarının işe başlanılmasını müteakip VUK’un 219. maddesinde yer alan süreler içerisinde yasal defterlere kaydedilmesi halinde, bu tutarların gelir vergisi açısından gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınması, bu harcamalara ilişkin KDV’nin ise indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.” (Manisa VDB’nin 29.12.2011 tarihli ve B.07.1.GİB.4.45.15.01-GVK-40-3-121 sayılı özelgesi)

“KDV indirim hakkından yararlanılabilmesi için faaliyetle ilgili mal ve hizmet alımlarının mükellefiyet tesis ettirilmesinden önce veya sonra yapılması gibi bir düzenleme bulunmadığından, mükellefiyet tesisinden önce satın alınan mal ve hizmetler ile diğer giderlere ait olan belgelerin, işe başlanılmasını müteakip Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca öngörülen sürede yasal defterlere kaydedilmesi halinde, söz konusu belgelerde yer alan Katma Değer Vergisi tutarlarının genel esaslar çerçevesinde indirim konusu yapılabilmesi mümkün bulunmaktadır (İstanbul VDB’nin 06.06.2013 tarihli ve 11395140-105[313-2012/VUK-1- . . .]-825 sayılı özelgesi).

b) İkinci ve Son Görüşü: İşe Başlamadan Önce Yapılan Masraflara İlişkin Belgeler, İşe Başlanılmasını Müteakip Defterlere Kaydedilmesi Halinde Gider Yazılabilir, KDV’si ise, Masrafın Yapıldığı Yıl ile İşe Başlanılan Yıl Aynıysa İndirilebilir, Değilse Yıl Aşılması Nedeniyle İndirilemez

Gelir İdaresi Başkanlığı, 2016 ve sonraki yıllarda verdiği özelgelerde ise, ortada bir Kanun değişikliği vs. olmamasına rağmen, gider yazma ile ilgili görüşünü aynen muhafaza ederken,  KDV indirimi ile ilgili görüşünü değiştirmiş, mükellefiyet tesisinden önce satın alınan mal ve hizmetler ile diğer giderlere ait olan belgelerin, işe başlanılmasını müteakip Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca öngörülen sürede yasal defterlere kaydedilmesi halinde, bu tutarların gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınabileceğini, KDV’sinin ise; giderin yapıldığı yıl içerisinde işe başlanılması halinde indirim konusu yapılabileceğini, izleyen yılda işe başlanılması halinde KDV Kanununun 29/3. Maddesine göre takvim yılının aşılması nedeniyle indirim konusu yapılamayacağını bildirmiştir. Bu şekilde verilmiş çok sayıda özelgesi bulunmaktadır.

Konu ile ilgili olarak verilen bazı özelgelerin özetleri aşağıdadır:

“ (…) - Katma Değer Vergisi Kanunu'nda vergi indirim hakkından yararlanılabilmesi için faaliyetle ilgili mal ve hizmet alımlarının mükellefiyet tesis ettirilmesinden önce veya sonra yapılması gibi bir düzenleme bulunmadığından, mükellefiyet tesisinden önce satın alınan mal ve hizmetler ile diğer giderlere ait olan belgelerin, işe başlanılmasını müteakip Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca öngörülen sürede yasal defterlere kaydedilmesi ve vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmaması şartıyla, söz konusu belgelerde yer alan katma değer vergisi tutarlarının genel esaslar çerçevesinde indirim konusu yapılabilmesi,

- Mal ve hizmet alımlarının Ba Formunda bildirilmesinde, belge düzenlenme tarihinin dikkate alınması esas olmakla beraber satın alınan emtia ve demirbaşlara ait firmanız adına düzenlenen faturaların düzenlenme tarihinin şirketinizin tescil tarihinden önce olması nedeni ile bahse konu alış faturasının Ba formunda bildirilmesi

mümkün bulunmamaktadır.” (GİB. İstanbul VDB.nin 23.01.2019 tarihli ve B.07.1.GİB.4.34.19.02-105[MÜK257-2015/VUK1-19321]-71910 sayılı özelgesi)

“Mükellefiyet tesis ettirilmeden önce faaliyetinize ilişkin olarak devralınan demirbaş ve stok mallarının faturalarının işe başlanılmasını müteakip mezkur 219 uncu maddede yer alan süreler içerisinde yasal defterlere kaydedilmesi halinde, bu tutarların gelir vergisi açısından gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınması mümkün bulunmaktadır.

Öte yandan, KDV indirim hakkı, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını aşmamak şartıyla ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabilecektir. Devir aldığınız demirbaş ve stok malları için 2013/Aralık döneminde tarafınıza fatura düzenlenerek vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu, buna göre faaliyete başladığınız 2014/Ocak döneminde ilgili takvim yılı aşılmış olduğundan söz konusu faturada yer alan KDV’nin indirim konusu yapılması mümkün değildir.” (İstanbul VDB.nin 26.02.2016 tarihli ve 11395140-105[229-2014/VUK-1/18237]-16023 sayılı özelgesi).

“Mükellefiyet tesisinden önce Mart/2017 ayında satın alınan binek otomobillere ait alış belgesinde gösterilen KDV, söz konusu binek otomobillerin kiralama faaliyetinde kullanılması ve söz konusu alış belgesinin vergiyi doğuran olayın meydana geldiği 2017 takvim yılının sonuna kadar yasal defterlere kaydedilmesi halinde, ilgili belgelerin yasal defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde indirim konusu yapılabilir.” (Antalya VDB.nin 18.09.2018 tarihli ve 76464994-130(KDV.2017.168)-161534 sayılı özelgesi).
 

2- KDV Kanununun 29/3. Maddesi 2019 Yılı Başından İtibaren Değişti, Artık Alış Faturaları İzleyen Yılın Sonuna Kadar Defterlere Kaydedilip İndirim Konusu Yapılabiliyor, GİB’in İşe Başlamadan Önce Mal ve Hizmet Alan Mükelleflerle İlgili Aksi Yöndeki Görüşünü Revize Etmesi Gerekiyor

İncelenmesinden de görüleceği üzere, mükellefiyet tesis ettirilmeden önce satın alınan mal ve hizmetler ile diğer giderlere ait belgelerin, yapılacak faaliyetle ya da başlanılacak işle ilgili olması şartıyla işe başlanılmasını takiben VUK’un 219. Maddesinde belirtilen süreler içerisinde yasal defterlere kaydedilerek gider yazılması ve KDV’sinin indirilmesi mümkünken, daha sonra görüş değişikliği yapılarak bu KDV’lerin indirimi takvim yılının aşılmaması şartına bağlanmıştır. Eğer işe başlanılmadan önce yapılan masraflar ve alımlara ilişkin KDV, masraf yada alımın yapıldığı yıl içerisinde işe başlanılırsa indirim konusu yapılabilmekte, sonraki yılda işe başlanılırsa takvim yılı aşılması nedeniyle (ki bu da ilgili 29/3. madde 7104 sayılı Kanunla izleyen yıl sonuna kadar şeklinde değiştirildi) indirim konusu yapılamamaktadır.

Kişisel görüşümüze göre, KDV Kanununun 29/3. Maddesinde yer alan ve KDV indirim hakkının kullanılabilmesi için aranılan şartlardan birisi olan belgelerin madde hükmünün değişmeden önceki şeklinde takvim yılı sonuna kadar, değiştikten sonraki şeklinde ise izleyen takvim yılı sonuna kadar yasal defterlere kaydedilme zorunluluğu, öteden bu yana vergi mükellefiyeti süregelen mükellefler için geçerlidir. Yani, işe yeni başlayanların işe başlamadan önce yaptığı alımlar için geçerli değildir. Çünkü, henüz mükellefiyet tesis ettirilmeden önce satın alınan mal ve hizmetlere ait fatura veya benzeri belgelerin, o tarihlerde mükellef olunmadığından ve defter tutulmadığından, satın alma aşamasında yasal defterlere kaydedilmesi mümkün olamamaktadır. Bu nedenle, söz konusu alımlara ait belgelerin işe başlanıldıktan sonra kayıtlara alınması gerekmektedir.

Kaldı ki, KDV Kanunu'nda vergi indirim hakkından yararlanılabilmesi için faaliyetle ilgili mal ve hizmet alımlarının mükellefiyet tesis ettirilmesinden önce veya sonra yapılması gibi bir düzenleme bulunmamaktadır. Şahsi kanaatimiz, mükellefiyet tesis ettirilmeden önce satın alınan mal ve hizmetler ile diğer giderlere ait belgelerin, yapılacak faaliyetle ya da başlanılacak işle ilgili olması şartıyla işe başlanılmasını takiben VUK’un 219. Maddesinde belirtilen süreler içerisinde yasal defterlere kaydedilerek gider yazılması ve KDV’sinin indirilmesi gerektiği doğrultusundadır.

Ancak, GİB, bu konudaki görüşünü KDV Kanununun 29/3. Maddesine bağladığından, bu görüşünden bu aşamada vazgeçmesi zor gözükmektedir. Bu görüşten hareket ettiğimizde dahi, GİB’in bu konuda 2019 yılında verdiği özelgelerde KDV indirimi yönünden bildirdiği görüşlerin de hatalı olduğunu söyleyebiliriz. Şöyle ki, KDV Kanununun 29/3. Maddesi, 7104 sayılı Kanunla 01.01.2019 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

“3. İndirim hakkı vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabilir.”

Konu ile ilgili olarak KDV Genel Uygulama Tebliği’nin (III/C-1) bölümünde aşağıdaki açıklama yapılmış bulunmaktadır:

“7104 sayılı Kanunun 8 inci maddesiyle, 3065 sayılı Kanunun 29 uncu maddesinin üçüncü fıkrasında yapılan değişiklikle 1/1/2019 tarihinden itibaren indirim hakkı, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabilecektir. Buna göre, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı içinde defterlere kaydedilen belgelerde yer alan tutarların gelir veya kurumlar vergisi açısından dönemsellik ilkesi gereği vergiyi doğuran olayın gerçekleştiği hesap dönemine ilişkin kazancın tespitinde dikkate alınması mümkün olup bu belgelerde gösterilen KDV, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı içinde defterlere kaydedilmesi halinde indirim konusu yapılabilir. Bu hükme göre, 2018 takvim yılına ilişkin mal ve hizmet alımlarına (vergiyi doğuran olayı 2018 yılında gerçekleşen) ait belgelerin 2019 takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili defterlere kaydedilmesi halinde, bu belgelerde gösterilen KDV tutarları indirim konusu yapılabilecektir.”

Bu açıklamalara göre, işe başlanılmasından önce yapılan giderler ile mal ve demirbaş alımlarına ilişkin olarak yüklenilen ve fatura veya benzeri belgelerde gösterilen KDV’ler, aynı yıl içerisinde işe başlanılmasa dahi, izleyen yıl sonuna kadar işe başlanılarak VUK’da belirtilen sürelerde (10 ve 45 gün) söz konusu belgelerin yasal defterlere kaydedilmesi şartıyla indirim konusu yapılabilir. GİB’in özelgelerinde belirttiği “takvim yılını aşmama” şeklindeki sınırlandırıcı görüşünü, KDV Kanununun 29/3. Maddesindeki değişikliği gözönüne alarak 2019 yılı başından itibaren “vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı aşılmamak” şeklinde revize etmesi gerekmektedir. Bu revize, aynı zamanda yasal bir zorunluluktur.
 

3- Sonuç:

İşe başlanılmasından önce yapılan giderler ile mal ve demirbaş alımlarına ilişkin olarak yüklenilen ve fatura veya benzeri belgelerde gösterilen KDV’ler, aynı yıl içerisinde işe başlanılmasa dahi, izleyen yıl sonuna kadar işe başlanılarak VUK’da belirtilen sürelerde (10 ve 45 gün) söz konusu belgelerin yasal defterlere kaydedilmesi şartıyla indirim konusu yapılabilir. GİB’in özelgelerinde belirttiği aksi yöndeki görüşünü, KDV Kanununun 29/3. Maddesinde 7104 sayılı Kanunla yapılan değişikliği dikkate alarak revize etmesi gerekmektedir.

Kaynak: www.bdTurkey.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)