Ticari Kar mı? Mali Kar mı?

Yatırım teşvik belgesine bağlı yatırımlardan elde edilen kazançlara indirimli kurumlar vergisi oranı uygulanması Kurumlar Vergisi Kanunu'na 32/A maddesinin eklenmesi suretiyle mevzuatımıza girmiştir.

Ayrıca İndirimli Kurumlar Vergisinin uygulanmasına ilişkin 10 Seri Numaralı Kurumlar Vergisi Genel Tebliği yayımlanmıştır.

İndirimli Kurumlar vergisinin hangi kazanca uygulanması gerektiği uygulamanın başından beri kafa karışıklığına neden olduğundan bu yazımızda kanun, tebliğ ve özelgeler ışığında uygulamanın nasıl olması gerektiğini irdelemeye çalışıp kendi görüşümüzü paylaşacağız.

Öncesinde ilgili tebliğde açıklanan kazanç tanımlarına bakacak olursak;

Yatırımdan Elde Edilen Kazanç; Yatırım teşvik belgeleri kapsamındaki yatırımların işletilmesinden elde edilen kazançlar,

Diğer Faaliyetlerden Elde Edilen Kazanç: Yatırım teşvik belgeleri kapsamındaki yatırımların işletilmesinden elde edilen kazançlar dışında kalan tüm kazançlar diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlar,

olarak tanımlanmaktadır.

1.    Kanun ve Tebliğler Işığında Konunun Değerlendirilmesi

Kurumlar Vergisi Kanunu’na Göre

KVK kanunun 32/A Maddesinde işletme ve kısmen işletme döneminde yatırımdan elde edilen kazançlara, yatırım döneminde ise diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlara indirimli kurumlar vergisinin uygulanacağı belirtilmiş ancak kazanç ifadesinin ticari bilanço karımı yoksa mali kar mı olduğu konusuna açıklık getirilmemiştir.

10 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’ne Göre

İlgili tebliğde uygulama ile ilgili detaylı açıklamalar yapılmış olmasının yanında yer verilen sekiz adet örnek olay ile de uygulamanın daha iyi anlaşılması amaçlanmıştır.

Yapılan açıklama ve verilen örneklerde uygulama yatırım dönemi, kısmen işletme dönemi ve işletme dönemi olarak ele alınmış olup döneme göre hangi kazanca indirimli kurumlar vergisi uygulanacağı değişlik göstermektedir. 

-          Yatırım Dönemi Uygulaması

Yatırım döneminde şirketin diğer faaliyetlerinden elde edilen kazançlarına da indirimli kurumlar vergisi uygulanabileceği belirtilmiş olup tebliğin 32.2.5 bölümündeki 1 ve  2 numaralı örneklerde yatırım döneminde indirimli Kurumlar Vergisi uygulanacak kazanç olarak Kurumlar Vergisi matrahı işaret edilmiştir.

-          Kısmen İşletme Dönemi Uygulaması

Kısmen işletme döneminde şirketin yatırımdan elde edilen kazançlarına ve  yatırım döneminde kullanılabilecek yatırıma katkı tutarını geçmemek kaydı ile diğer faaliyetlerinden elde edilen kazançlarına da indirim kurumlar vergisi uygulanabileceği belirtişmiş olup tebliğin 32.2.3 bölümündeki 2 numaralı örnek ve 32.2.5 bölümündeki 3 numaralı örnekte kısmen işletme döneminde indirimli Kurumlar Vergisi uygulanacak kazanç olarak yatırımlardan elde edilen ticari kazanç işaret edilmiştir.

-          İşletme Dönemi Uygulaması

İşletme döneminde şirketin sadece yatırımdan elde edilen kazançlarına indirimli kurumlar vergisi uygulanabileceği belirtişmiş olup tebliğin 32.2.5 bölümündeki 2 numaralı örneğin 2014 yılı ile ilgili bölümünde işletme döneminde indirimli Kurumlar Vergisi uygulanacak kazanç olarak yatırımlardan elde edilen ticari kazanç işaret edilmiştir.

2.    Özelgeler Işığında Konunun Değerlendirilmesi

2.1  Yatırım Dönemine İlişkin Özelgeler

01/06/2012 tarihli ve B.07.1.GİB.4.21.15.01-KV-125[32-2012/33]-12 sayılı Diyarbakır Vergi Dairesi Başkanlığı’nın özelgesinde “Kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde indirimli kurumlar vergisi uygulanacak tutar, yatırımdan elde edilen ticari bilanço karının dikkate alınması suretiyle tespit edilecek ve indirimli vergi oranının uygulanacağı kazanç, beyanname üzerinden hesaplanan matrahı aşamayacaktır.” açıklamasına yer verilmiştir.

19/06/2012 tarihli ve B.07.1.GİB.4.16.16.01-KV-11-62-259 sayılı Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı’nın özelgesinde “Öte yandan, tevsi yatırımdan elde edilen kazancın ayrı hesaplarda izlenmek suretiyle tespit edilememesi halinde indirimli kurumlar vergisine konu edilecek kazanç yukarıda belirtildiği şekilde tevsi yatırım tutarının toplam sabit kıymet tutarına bölünerek bulunacak oranın vergi öncesi kar/ticari bilanço karı ile çarpılması suretiyle hesaplanacaktır. Ancak, indirimli kurumlar vergisi uygulanacak kazancın safi kurum kazancını aşamayacağı tabiidir.” açıklamasına yer verilmiştir.

01/08/2013 tarihli ve 19341373-120[ÖZELGE-2012/5]-68 sayılı Adana Vergi Dairesi Başkanlığı’nın özelgesinde “Kurumlar vergisi beyannamesinin incelenmesinden de görüleceği üzere ticari bilanço kar veya zararına kanunen kabul edilmeyen giderler ile önceki yıl ayrılan finansman fonu eklendikten, yatırım indirimi istisnası dahil tüm indirim, istisna ve geçmiş yıl zararları düşüldükten sonra, 27.07.2011 tarih ve … numaralı yatırım teşvik belgeniz kapsamındaki yatırımınızın kısmen veya tamamen işletilmesine başlanılan hesap döneminden itibaren yatırıma katkı tutarına ulaşılıncaya kadar şirketinizce indirimli kurumlar vergisinden yararlanılabilecektir.” açıklamasına yer verilmiştir.

2.2  Kısmen İşletme Dönemine İlişkin Özelgeler

11/05/2012 tarihli ve B.07.4.DEF.0.40.10.00-007-9 sayılı Kırşehir Valili Defterdarlık Gelir Müdürlüğü’nün özelgesinde“İndirimli kurumlar vergisine konu edilebilecek tevsi yatırımdan elde edilen kazanç ise  yukarıda belirtildiği şekilde tevsi yatırım tutarının toplam sabit kıymet tutarına bölünmesi suretiyle bulunacak oranın vergi öncesi kar/ticari bilanço karı ile çarpılması suretiyle hesaplanacaktır.” açıklamasına yer verilmiştir. 

14/07/2014 tarihli ve 64597866-125[32/A-2014]-108 sayılı Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı’nın özelgesinde ” İlgili dönem safi kurum kazancının, 2009/15199 ve 2012/3305 sayılı BKK'ya göre düzenlenmiş iki ayrı yatırım teşvik belgesi kapsamında bir hesap döneminde elde edilen toplam kazançtan düşük olması halinde, her iki yatırım teşvik belgesi kapsamında ayrı ayrı elde edilen kazancın bu yatırımlardan elde edilen toplam kazanca oranının safi kurum kazancına uygulanması suretiyle, bu teşvik belgelerinde yer alan indirim oranlarına göre indirimli kurumlar vergisi uygulanması gerekmektedir.” şeklinde açıklama yapılmıştır.

2.3  İşletme Dönemine İlişkin Özelgeler

*28/11/2012 tarihli ve B.07.1.GİB.4.16.16.01-125[ÖZG-12/26]-419 sayılı Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı’nın özelgesinde “Bu çerçevede, Kanunun 32/A maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan “kazanç” ifadesinden, yapmış olduğunuz tevsi yatırımdan elde edilen ticari bilanço karının anlaşılması gerekmekte olup, bu kazancın hesaplanmasında Vergi Usul Kanununa uygun olmayan ancak uluslararası muhasebe standartları veya şirketinizin bağlı bulunduğu grubun iç muhasebe standartlarına göre hesaplanan gelir ve gider karşılıklarının dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır.” açıklamasına yer verilmiştir.

14/05/2013 tarihli ve 38418978-125[32/A-12/1]-446 sayılı Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı’nın özelgesinde ”indirimli kurumlar vergisi; yukarıda açıklandığı şekilde tespit edilen kazanç tutarını aşmamak koşuluyla beyannamede ticari bilanço kar veya zararına kanunen kabul edilmeyen giderler eklendikten tüm indirim istisna ve geçmiş yıl zararları düşüldükten sonra kalan safi kazanca uygulanabilecektir.” açıklamasına yer verilmiştir

3.    Değerlendirmemiz

Yukarda yer verilen yasal düzenlemeler ve özelgeler çerçevesinde indirimli kurumlar vergisinin hangi kazanca uygulanması gerektiği aşağıdaki şekilde özetlenmiştir.

Yatırım Döneminde
 

Safi kurum kazancına (Mali Kar) uygulanacaktır.

Kısmen İşletme Döneminde

Kısmen işletme nedeni ile yatırımdan elde edilen ticari kazanca indirimli kurumlar vergisi uygulanacak olup ilgili dönemde diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlara ( Mali Kar - Kısmen işletmeden elde edilen Ticari kazanç) da indirimli kurumlar vergisi uygulanabilecektir.
 

İşletme Döneminde

Yatırımın işletilmesinden elde edilen ticari kazanca uygulanacaktır.
 

İndirimli kurumlar vergisinin hesaplamasında işletme ve kısmen işletme döneminde vergi öncesi ticari bilanço karının esas alınacağı bunun yanında ticari bilanço kar veya zararına kanunen kabul edilmeyen giderler eklendikten tüm indirim istisna ve geçmiş yıl zararları düşüldükten sonra kalan mali karın, ticari bilanço karından daha düşük olduğu durumlarda ise mali kar üzerinden hesaplamanın yapılacağı, yatırım döneminde ise mali kar üzerinden hesaplamanın yapılacağı ortaya çıkmaktadır.

Bunun yanında yatırıma ilişkin gelir tablosunda ticari zarar ortaya çıktığı,  ilgili ticari zarara yatırıma isabet eden kanunen kabul edilmeyen giderler eklendikten yatırım ile ilgili tüm indirim istisna ve geçmiş yıl zararları düşüldükten sonra mali kar çıktığı takdirde indirimli kurumlar vergisi uygulanıp uygulanmayacağı konusuna açıklık getirilmemiştir.

İşletmelerin faaliyet sonucu; yatırımlardan elde edilen kazançlar ve diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlar olarak ayrıştırılacaksa, bunun vergi matrahına da yansıtılacak şekilde yapılması gerekir aksi halde yatırımlardan elde edilen kazançları ayırmanın anlamlı bir sonucu olmayacaktır.

Yatırım Teşvik ve İndirimli kurumlar vergisi müessesesinin getiriliş amacının tasarrufları yatırımlara yönlendirmek, üretimi ve istihdamı artırmak, uluslararası rekabet gücünü artıracak büyük ölçekli yatırımları özendirmek olduğunu düşündüğümüzde mali kar ile ticari kar arasındaki farkı uygulama dışında bırakmak uygulamanın getiriliş amacına uymamakta olup işletme ve kısmen işletme dönemlerinde de yatırımdan elde edilen kazancın mali kar üzerinden hesaplanması daha objektif bir yaklaşım olacaktır.

KPMG Vergi | Uğur Kam