TCMB’nin kambiyo mevzuatı çerçevesinde yayımladığı 2 Mayıs 2018 tarihli genelgesi devamlı güncellenerek değişikler yapılıyor. İlgili genelgede en son yapılan değişiklik, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 16.07.2019 tarih ve 220571 sayılı yazısı ile Sermaye Hareketleri Genelgesi’nin “Döviz geliri olma şartı aranmayan krediler ve kamu kurum ve kuruluşları tarafından iştiraklerine döviz kredisi kullandırılması” konusunda değişikliğe gidildi. Söz konusu değişikliği önümüzdeki günlerde yazı konusu yapmaya çalışacağım. Bu haftaki yazımızda ise, yabancı yatırımcıların Türkiye’ye sermaye getirmeleri halinde hangi kuralların geçerli olacağı üzerinde duracağız. Mevzuatımızda, yabancı yatırımcının Türkiye’de yapacağı yatırıma karşılık ülkeye getireceği sermayenin usul ve esasları, özetle aşağıdaki gibi düzenlenmiş bulunuyor.

l Şirkete kurucu olarak iştirak edilmesinde sermaye payının ödenmesi: Gerek anonim şirket ve gerekse limited şirket kuruluşu yazılı bir sözleşme ile yapılır. Anonim şirketlerde kurucuların imzaları noterce onaylanır veya esas sözleşme ticaret sicili müdürü yahut yardımcısı huzurunda imzalanır. Limited şirketlerde ise şirket sözleşmesi ticaret sicili müdürlüğünde yetkilendirilmiş personelin huzurunda imzalanır. Anonim şirket kuruluşunda nakden taahhüt edilen payların itibari değerlerinin en az yüzde 25’i tescilden önce,

Türkiye’de yerleşik bir bankada,  kurulmakta olan şirket adına açılacak özel bir hesaba, sadece şirketin kullanabileceği şekilde yatırılır. Şirketin tüzel kişilik kazandığını bildiren ticaret sicili müdürlüğünden alınacak bir yazı bankaya sunulur ve söz konusu tutarlar banka tarafından sadece şirkete ödenir.

l Sermaye artırımında pay bedellerinin ödenmesi: Yabancı ortaklı şirketin sermaye artırımı bedellerinin ödenmesinde, yukarıda belirtilen kurucu ortak sermaye payı ödenmesi hususundaki hükümleri doğrultusunda işlem yapılır. Mevcut ortakların yeni pay alma hakkını (rüçhan hakkı) kullanması veya mevcut ortaklar dışındaki gerçek veya tüzel kişilerin şirkete iştirak etmesi yoluyla sermaye artırımında bulunulabilir. Yurtdışından bankalar aracılığıyla sermaye artırım beyanıyla getirilen dövizin sermayeye eklenmesi ve sermaye artırımının belgelenmesi işleminin en geç üç ay içinde gerçekleştirilmesi gerekir. Bu süre zarfında getirilen dövizin sermayeye eklenmemesi ve sermaye artırımının belgelendirilmemesi halinde gelen döviz kambiyo mevzuatına göre kredi işlemine tabi tutulur.

Krediye dönüşen tutarın kontrolü aracı bankaca yapılır.


Ortaklık payının devralınmasında pay bedellerinin ödenmesi: Bir şirket ortağına ait payların tamamının veya bir kısmının, pay sahibinden devralınması yoluyla şirkete İştirak edilebilir. Devir işlemine konu olan bedelin ödenmesi, kuruluş ve sermaye artırımındaki pay bedellerinin ödenmesi için öngörülen işlem sürecine tabi değildir. Pay devrine konu bedeller şirketin banka hesaplarına yatırılmaz. Devralınan paylara ilişkin olarak şirketin kuruluşu veya sermaye artırımı sırasında taahhüt edilen bedellerin şirkete ödenmemiş olması halinde yükümlülük payı devralan kişiye ait olur.

l Yabancı sermaye payının ödenmesi: Yurtdışında yerleşik yabancı ortak tarafından sermaye pay bedeli olarak ödenen nakdî sermaye Türkiye’de yerleşik bir bankaya yatırılır. Yabancı sermaye bedelleri TL olarak da ödenebilir. Sermaye bedelinin yatırıldığı banka, bu bedelin yurtdışındaki yabancı ortaktan gelip gelmediğini tespit eder. Serbest bölgelerden Türkiye’ye gönderilen yurtdışı kaynaklı sermaye bedelleri yabancı sermaye olarak kabul edilir. Efektif olarak getirilen yabancı sermaye bedelleri gümrük idarelerine beyan edilir ve bu bedeller için gümrük idareleri tarafından nakit beyan formu düzenlenir. Nakit beyan formunun “geliş sebebi” bölümünde, getirilme amacının “yabancı sermaye payı” olduğunun açıkça belirtilmesi, nakit beyan formunu ibraz eden şahsın kimlik tespitinin yapılması, yabancı sermaye payını nakit getiren kişinin yazılı beyanının alınması gerekir.

l Yabancı sermaye ile ilgili transferler: Yurt dışında yerleşik kişilerin Türkiye’deki sermaye paylarının kısmen veya tamamen transferi,  ilgililerce vergi ve benzeri yükümlülüklerinin yerine getirildiğinin tevsiki kaydıyla bankalar tarafından yapılır. Yabancı sermayeli kuruluşların Türkiye’deki faaliyetlerinden elde etmiş oldukları kârlar ile ortaklıkların kâr paylarının transferi,  bankalar tarafından 13 Ocak 2000 tarih ve YB-4 sayılı Görünmeyen İşlemler Genelgesinde belirtilen esaslara göre yapılır. İrtibat büroları kapanış ve tasfiye dışında yurt dışına para transferi yapamazlar.

Görüldüğü üzere, yurtdışında yerleşik kişilerin Türkiye’de yapacakları yatırım veya ortaklıkları karşılığı ülkeye getirecekleri sermayeleri için gelinen noktada bazı kolaylıklar getirilmiş olsa da halen mevzuatımızda ciddi düzenlemeler bulunuyor.  Bu hususta,  uygulayıcıların mevzuatı iyi okumaları, gelecek yabancı yatırımcıların önüne ise mevzuat dışında bazı bürokratik zorluklar çıkarılmaması gerekiyor.

PARADERGİ | Talha APAK(YMM)