Vergi incelemesi  sonucu tanzim edilen  vergi inceleme raporlarının  (VİR) mükellefe ihbarname ile tebliği zorunludur.[1]   Öte yandan,  vergi tekniği raporlarının (VTR)  tarhiyatta veri olarak  kullanılması durumunda  bu  raporların   daha sonra ihbarname ekinde mükellefe  tebliğ edilip edilmemesi hakkında  çeşitli görüşler ileri sürülmektedir.[2]  
 

Bize göre, 213 sayılı VUK’nun 34. maddesine göre ihbarnameler ekinde yine VUK’nun 35. maddesine göre  vergi inceleme raporlarının  veya vergi tekniği raporlarının  veya varsa  takdir komisyonu kararlarının   tebliği  zorunludur.  Aksi takdirde  tarhiyat dayanaksız ve geçersiz  olacaktır.
 

Yüksek mahkeme Danıştay  tarafından  verilen  bir kararda  resen  takdiri  içeren vergi inceleme raporunun   mükellefe  bir örneğinin  tebliğ edilmek üzere ihbarnameye eklenmesini zorunlu kılmaktadır.[3]
 

Tarhiyatın dayanağı olan  VTR’lerin   ihbarname ekinde  mükellefe  tebliğ edilmeyişi   VUK’nun  35.  ve Anayasamızın  36. maddesine göre zorunludur.   Zira, Anayasanın  36. maddesi ile güvence altına alınan hak  arama özgürlüğü ile  raporun  tebliğ edilmeyişi bu  madde ile bağdaşmaz.[4]   

 

Diğer yandan, son  yıllarda   VTR’lerin  tarhiyatta sıkça esas alındığı   ve buna göre tarhiyat yapıldığı  görülmektedir.   vergi/ceza ihbarnamesinin  tebliği sırasında bunların  eklerinin, dayanaklarının ihbarnameye eklenerek  mükellefe tebliğ edilmesi  zorunludur.[5]

 

Öte yandan, ihbarnamede yer  alacak bilgi veya eklerin   bulundurulmayışı  ihbarnameyi hükümsüz kılmaktadır.  VUK’nun  “hatalı tebligat” başlıklı  108. maddesine göre, noksanlığı  ihbarnameyi hükümsüz kılan  faktörler aşağıdaki gibidir:

 

a) Mükellefin adı, varsa unvanı,

b) Verginin nevi veya miktarı,

c) Vergi mahkemesinde dava açma sürelerinin  hiç yazılmamış olması,

d) Varsa uzlaşma mercii,

e) Tarhiyatın  dayanağı olan rapor, takdir kararı, yoklama fişi, resmi yazılar vs.,

f) Vergi dairesinin  adres ve telefon bilgileri

g) İhbarnamenin  tarha yetkili bir makam tarafından tanzim edilmemiş olması,

 

İhbarnameyi geçersiz kılar.[6]

 

Sonuç olarak,  ihbarnameler ve ekleri yasanın  aradığı  koşulları  içermediği  takdirde  ihbarname kapsamındaki tarhiyat  adil yargılama hakkı, savunma hakkı, silahların eşitliği prensipleri, vergi mahremiyeti, hukuka aykırılıklar, vs konularda somut olarak  hukuka  aykırılıklar teşkil  edeceğinden dolayı   tarhiyat  başından sonuna kadar   kanuna uygun  bir tarhiyat  sayılamaz.[7]

----------------------------------------

Av. Nazlı Gaye Alpaslan | Hürses

[1] 213 sayılı VUK md. 35

[2] BOZDOĞANOĞLU Burçin, “Vergi İnceleme Raporunun  Mükellefe Tebliğ Edilmemesi ve Hukuki Sonuçları”, 4.3.2011, Yaklaşım Dergisi. Yine benzeri bir konuda Vergi Dünyası Dergisinin , Aralık 2011 sayısında “İhbarname Esası” adlı Nedim Tolga Süer’in çalışması  incelenmelidir.

[3] Bkz. VUK md. 22, 35 ve 108.

[4] Bkz. DOĞRUSÖZ Bumin, “Atıf Yolu İle Hazırlanan Raporlar”, Referans Gazetesi, 19.06.2008.

[5] Dnş. 3. D. kararı, E:1999/2862-K:2000/1628 sayılı karar. Karar tarihi:27.4.2000

[6] Dnş. 3. D.nin, 5.7.2001 gün ve E:2000/1150-K:2001/2696 sayılı kararları.

[7] ALPASLAN N. Gaye, Vergi İhtilafları İle İlgili Makale, Yorum Ve İncelemeler, İzmir 2018, s.105-107