Dünyada küreselleşme ile birlikte; ulusal ekonomilerin ve piyasaların entegrasyon hızı, son yıllarda rekor kırdı. Bu rekorda, üretim merkezlerinin yüksek maliyetli yerlerden düşük maliyetli yerlere taşınması, sermayenin serbest dolaşımı, ticaret engellerinin tedrici olarak ortadan kaldırılması, iletişim ve bilgi teknolojilerindeki gelişmeler şirketler açısından ülke dışında faaliyet gerçekleştirilmesi için ciddi bir motivasyon yarattı.

Küreselleşme ile birlikte, dolaylı ve doğrudan yabancı sermaye yatırımlarını ülkelerine çekmek isteyen ülkeler arasında, ciddi bir vergi rekabeti yaşanmaktadır. Vergi rekabeti ile yatırım, sıcak para ve varlıklı kişileri çekmek için yapılan vergi indirimleri, sonuçta sermaye üzerindeki vergi yükünü azaltmaktadır.

Yine, vergi teşvikleri yoluyla kârın düşük oranda vergilendirilmesi, vergi istisnası ve diğer vergi teşvikleri ciddi oranda artmıştır. Çok uluslu şirketlerin doğrudan veya dolaylı olarak kârlarını vergi oranının düşük olduğu ülkelere taşımaları da son yıllarda ciddi bir ivme kazanmıştır.

Vergi ödemek istemeyen ya da çok düşük oranda vergi ödemek isteyen kişi ve kurumların, en yaygın kullandıkları yerler, vergi cennetleri olmuştur. Bilindiği üzere vergi cennetleri çok düşük oranlı ya da hiç vergi olmayan, şeffaflığın çok az ya da hiç olmadığı, etkin bir bilgi alışverişinin olmadığı ve her hangi bir iktisadi faaliyetin bulunmadığı yerlerdir. Her yıl Avrupa Birliği, vergi cennetleri listesine yeni ülkeler eklemekle meşguldür.
 

IMF TEHLİKENİN FARKINDA…

IMF (Uluslararası Para Fonu), dünyadaki küreselleşme, transfer fiyatlaması ve vergi cennetleri yoluyla ne kadarlık vergi kaçırıldığına ilişkin bir araştırma yaptırdı ve bu araştırma sonuçlarını da açıkladı.

Açıklanan rapora göre; dünyada vergiden kaçırılan tutar son 10 yılda ciddi bir artış gösterdi. Bir yılda 15 trilyon dolarlık vergilendirilmesi gereken bir kaynağın vergilendirilemediği, bu tutarın dünyada doğrudan yabancı yatırım tutarının yüzde 40'ı olduğu tespiti yapılarak, bu tutarın Almanya ve Çin'in ekonomilerinden daha büyük olduğu gerçeğine de dikkat çekilmiştir.

Doğrudan yabancı yatırımlar, yerel ekonomilerde büyümeyi teşvik etmek için kullanılan ve istihdam yaratmanın bir yolu olarak planlanmış olmasına rağmen; hayali sermaye, gerçek bir ticari faaliyet varmış gibi denizaşırı ülkelere finansal mühendislik yoluyla doğrudan yatırım olarak yönlendiriliyor. IMF'nin raporunda; hayali sermayenin dünya liderlerinin ve finansal kurumların, doğrudan yabancı yatırımların ekonomik büyüme üzerindeki etkisini anlamalarını da zorlaştırdığı sonucuna ulaşıyor.

Kurumlar Vergisi düşük olan ülkeler, vergi faturalarından tasarruf etmek isteyen şirketler için çok cazipler. Örneğin; İrlanda 1980'lerde yüzde 50 olan Kurumlar Vergisi oranını bugün yüzde 12.5'e düşürdü. Rapor, İrlanda da dahil olmak üzere 10 ekonominin, dünyadaki hayali doğrudan yabancı yatırımların yaklaşık yüzde 85'ine ev sahipliği yaptığını ortaya koyuyor.
 

ÜLKELER VE ŞİRKETLER VERGİDEN KAÇIYOR

IMF, Kurumlar Vergisi'nin son 30 yılda dünyada ortalama yüzde 40'lardan yüzde 20'ler seviyesine gerilemesine dikkat çekiyor. Uluslararası şirketlerin vergiden kaçınabildiğine, bu durumun vergi sistemine güveni ortadan kaldırdığına ve vergi gelirlerini azalttığına vurgu yapıyor.

Şirketlerin kârlarını, daha düşük vergi oranlarının olduğu ülkelere kaydırarak, OECD üyesi olmayan ülkelerin yılda 200 milyar dolar (milli gelirlerinin yaklaşık yüzde 1.3'ü) vergi kaybı yaşadıklarını tespit ediyor. Yine IMF, Google, Facebook ve Amazon gibi büyük teknoloji şirketlerinin daha fazla vergi ödemeleri için “vadesi dolmuş” global Kurumlar Vergisi kurallarının gözden geçirilmesi yolundaki çağrılara da destek veriyor. Kurumlar Vergisi sisteminin küresel ekonomideki değişimleri yansıtamadığı ve sistemin yeniden kurgulanması gerektiği düşüncesini ortaya koyuyor.

Türkiye, Dijital Hizmet Vergisi Kanunu'nu çıkardı. Kanun, Cumhurbaşkanı'nın onayının ardından Resmi Gazete'de yayımlanacak ve yayım tarihini izleyen üçüncü ay başında yürürlüğe girecek. Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunu'nu tek kanun olarak çıkartıp yayımlama düşüncesi henüz gerçekleştirilemedi. Maliye bürokratlarına Bulgaristan'ın Kurumlar Vergisi alanında son üç yılda yaptıklarını iyi analiz etmelerini öneririm.

Zengin Türkler, Malta vatandaşlığına hücum ediyor, bir bölümü Monaco ‘ya yerleşiyor. Türk şirketlerinin taa Panamalar da hesapları çıkıyor!

Yöneticilerimiz uyuyor mu?

Nedim TÜRKMEN | Sözcü