Devletin tahsil edemediği bütçe geliri 538.2 milyar liraya ulaştı. Bunun 239.5 milyar lirası tahsil edilemeyen vergilerden, 298.7 milyar lirası ise para cezalarından ve diğer tahsil edilemeyen bütçe gelirlerinden oluşuyor
 

Temmuz ayı bütçe gerçekleşme raporuna göre, yılın tamamı için öngörülen bütçe açığının ilk yedi ayın sonunda yakalanıp, geçildiğini gördük.

Bugün sizlere, mücbir sebep halinde sayıldığı için nisan, mayıs ve haziran ayında verilmesi gereken beyannamelerini 27 Temmuz 2020'de veren yaklaşık 400 bin mükellefin, tahakkuk rakamlarını da içeren, Temmuz 2020 sonu itibarıyla tahsilat/tahakkuk oranlarını ve tahsil edilemeyen rakamların yer aldığı aşağıdaki tablo aracılığı ile devletin tahsilat problemini aktarmak istiyorum.
 

SORUN BÜYÜK…

2020 Temmuz sonu itibarıyla devletin tahsil edemediği bütçe geliri tutarı 538 milyar 215 milyon liradır. Bu tutarın 239 milyar 514 milyon lirası tahsil edilemeyen vergilerden, kalan 298 milyar 701 milyon liranın yüzde 95'i bütçe gelirleri içinde yer verilen para cezalarından ve diğer tahsil edilemeyen bütçe gelirlerinden oluşmaktadır. Tahsil edilemeyen para cezaları içinde en büyük pay vergi cezaları, yargı para cezaları ve idari para cezalarına aittir.
 

İŞLER KÖTÜ, ÖDEME YOK

2016 yılından bu yana çok ciddi ekonomik ve siyasi sarsıntılar geçiren ülke vatandaşları, ekonomik krizin etkisi altında inim inim inler iken, bir de üzerine Covid-19 gelince üzerlerinden silindir geçmiş gibi oldular. Bu şartlarda Temmuz 2020 sonu itibarıyla bütçe gelirleri tahsilat/tahakkuk oranı yüzde 49.6, vergi gelirlerinde tahsilat/tahakkuk oranı yüzde 63.2 olarak gerçekleşti.

Vergi gelirlerinde tahakkuk ettiği halde tahsil edilemeyen vergilere baktığımızda; 61 milyar 807 milyon lirası Gelir Vergisi'nden,100 milyar 880 milyon lirası dahilde alınan Katma Değer Vergisi'nden,16 milyar 334 milyon lirası Özel Tüketim Vergisi'nden ve 10 milyar 634 milyon lirası da Motorlu Taşıtlar Vergisi'nden ibarettir.Vergi mükellefleri o kadar zor durumda ki; kendisinde emanet olarak duran Katma Değer Vergisi'ni tahakkuk ettirmiş ama ödemeyerek pahalı bir kredi kullanımı yapmış, çalıştırdığı ücretliden Gelir Vergisi'ni kesmiş ama vergi dairesine yatıramamış ve vatandaşlar arabalarının Motorlu Taşıtlar Vergisi'ni bile ödeyememişler.
 

TAHSİLAT  SORUNU VAR

Tahakkuk ettirilmiş vergiyi bile toplayamayan devletin, geçen yıla göre faiz gideri yüzde 36.3 oranında artmıştır. Yüz lira vergi toplamak için 1 lira bile masraf yapmayan devlet için en ucuz finansman aracı vergidir. Geçen yıldan bu yana 5.5 milyon amme borçlusuna elektronik haciz yapılmış olmasına rağmen, ortada tahsil edilemeyen ama mükelleflerden kaynaklanmayan nedenlerle büyümüş ve bir an önce çözülmesi gereken amme alacağı tahsil sorunu vardır.

Türkiye'de mevcut ticaret ve sanayi odaları ve esnaf birlikleri bu borçlarla ilgili her gün “yapılandırma” talep beklentilerini kamuoyuyla paylaşırken, bunlara kulak tıkayarak sorunu çözmek mümkün olmayacaktır.



 

NELER YAPILMALI?

– Kapsamlı bir vergi affı çıkartılmalı.

– Uzun süredir tahsil edilemeyen ve tahsil edilemeyeceği anlaşılan alacakların silinmesine imkan verilmelidir.

– Ödeme güçlükleri dikkate alınarak bir yıl ödemesiz 72 ay vadeli, peşin ödemelerde vergi aslının yarısı, gecikme zammı ve faizlerinin tamamının silinmesine ilişkin düzenlemeler yapılmalı.
 

VERGİ AFFINDAN BAŞKA ÇARE YOK

Pandemi sürecinin devam ettiği de dikkate alınarak, çok kapsamlı bir vergi affı çıkartılmalıdır. Bu af kanununda çok uzun süredir tahsil edilemeyen ve tahsil edilemeyeceği de anlaşılan fiktif amme alacaklarının silinmesine imkan veren düzenleme yapılmalıdır. Ayrıca mükelleflerin borçları ödeme güçlükleri de dikkate alınarak; bir yıl ödemesiz 72 ay vadeli, peşin ödeme durumunda vergi aslının yarısı, gecikme zammı ve faizlerinin tamamının silinmesine ilişkin düzenlemeler yapılmalıdır. Devletin, tahsil edemediği amme alacakları nedeniyle borçlanmak zorunda kaldığı ve borçlanmanın maliyetinin de her geçen gün arttığı dikkate alınarak; tahsil edilemeyen alacakların bir an önce tahsili için çok ciddi indirimler yapılmalıdır. Günün sonunda kazanan yine devlet olacaktır.

Sözcü | Nedim TÜRKMEN