Hemen her gün başka bir sorunla yatıp kalkıyoruz. Öyle bazı konular karşımıza çıkıyor ki, yorumla aşılması mümkün değil. Bu gibi durumlarda yetkili merciye başvurup, yapılacak işlem konusunda bir yazı alınması gerekiyor. Maliye’den bu şekilde aldığımız yazılara da özelge (mukteza) diyoruz. Son yıllarda özelge makamı da değişti, artık konu hakkındaki ilk özelgeleri, Gelir İdaresi Başkanlığı bünyesinde oluşturulan Özelge Komisyonu veriyor, daha sonra bu özelge, özelge havuzuna konuluyor, Vergi Dairesi Başkanlıkları da kendisine yapılan başvurulara bu özelge çerçevesinde cevap veriyor, özelge havuzunda olmayan konulara ilişkin dilekçelere ise doğrudan cevap veremiyor. Bu da yapılacak işlemler ilgili sürecin uzamasına neden oluyor.

İmar Barışı’nda Yaşanan Sorun Neydi?

Bilindiği gibi, İmar Barışı 7143 sayılı Kanunla 3194 sayılı İmar Kanuna eklenen Geçici 16. Maddede düzenlenmiştir.  Yapılan bu düzenleme ile, ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması ve imar barışının sağlanması amaçlanmaktadır. Ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapılar için 31/12/2018 tarihine kadar (31.10.2018 tarihi 257 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile uzatılmıştır) başvuru yapılması ve 31/12/2018 tarihine kadar kayıt bedelinin ödenmesi gerekiyor.

Yapı kayıt belgesi başvurusu yapıldıktan ve başvurunun olumlu sonuçlanması halinde yapının bulunduğu arsanın emlak vergi değeri ile yapı yaklaşık maliyeti toplamı üzerinden konutlarda % 3 (yüzde üç), ticari kullanımlarda % 5 (yüzde beş) oranında kayıt bedeli ödenmesi gerekiyor.

İşte sorun da tam burada yaşanıyor. İmar Barışı kapsamında ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması ve imar barışının sağlanması amacıyla ödenen yapı kayıt bedelleri, işletme veya şirketler tarafından doğrudan gider mi yazılacak?  Yoksa imar barışından yararlanılan yapının maliyetine mi eklenecek?

Bu konu epeyce bir süre sürüncemede kaldı, ciddi tartışmalar yaşandı, en nihayetinde Maliye yapılacak işlemle ilgili kararını verdi.

Maliye, İmar Barışı Kapsamında Ödenen Yapı Kayıt Bedellerinin Doğrudan Gider Yazılamayacağına, Yapının Maliyetine Eklenerek Amortisman Yoluyla İtfa Edilmesine Karar Verdi

İmar Barışına ilişkin düzenlemede, ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması ve imar barışının sağlanması amacıyla işletme veya şirketler tarafından ödenecek kayıt bedellerinin gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider mi, maliyet mi yoksa kanunen kabul edilmeyen gider olarak mı dikkate alınacağına ilişkin bir düzenleme yer almamaktadır. Aslında bu tür konuların yasal düzenleme yapılırken, ilgili kanunda yer verilerek çözümlenmesi daha uygun olmaktadır. Yer verilmediği durumlarda ise, yapılacak işlem konusunda tereddüt yaşanması ve yoruma ihtiyaç duyulması kaçınılmaz. İşin ilginç yanı, her yasal düzenlemeden sonra, bu kadar önemli olan bir konunun gözden kaçırıldığının farkına varılıyor. Artık, imar barışı gibi özel konularda, ödenen bedellerin ne yapılacağı ile ilgili düzenlemelerin unutulmaması, bu düzenlemelere ilgili yasal düzenleme içerisinde  yer verilmesi uygun olacaktır.

Maliye, İmar Barışı kapsamında ödenecek yapı kayıt bedellerinin gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider mi yoksa maliyet olarak mı dikkate alınacağına ilişkin kararını verdi.

Maliye Gelir İdaresi Başkanlığı Özelge Komisyonu, konu ile ilgili kararında,

“Şirketiniz adına kayıtlı taşınmaz için 7143 sayılı Kanunun 16. maddesi uyarınca yararlanacağınız imar barışına istinaden ödenecek olan kayıt bedelinin, taşınmazın iktisadi kıymetini artıran giderler kapsamında değerlendirilmesi ve söz konusu taşınmazın maliyet bedeline eklenmesi gerekmektedir.

Ayrıca, taşınmazın amortisman süresinin tamamlanmamış olması halinde, maliyet bedeline dahil edilecek söz konusu tutarın taşınmazın kalan amortisman süresine göre itfa edilmesi; taşınmazın amortisman süresinin tamamlanmış olması halinde ise, maliyet bedeline eklenen söz konusu tutarın taşınmaza ilişkin faydalı ömür ve amortisman oranı dahilinde aktife alındığı tarihten itibaren itfa edilmesi icap etmektedir.”

Şeklinde görüşünü açıklamış ve örnek özelgeye GİB özelge havuzunda yer vermiştir. 25.12.2018 tarihli söz konusu özelgenin tam metni aşağıda yer almaktadır:

Artık Konu Netleşti, İmar Barışı Kapsamında Ödenen Yapı Kayıt Bedelleri Doğrudan Gider Yazılamayacak, Yapının Maliyetine Eklenerek Amortisman Yoluyla İtfa Edilecek

Maliye, doğrusu ve eğrisiyle konu hakkındaki kararını verdi, İmar Barışı kapsamında ödenecek yapı kayıt bedellerinin doğrudan gider yazılmamasını, maliyet olarak dikkate alınmasını öngördü.

Dolayısıyla, İmar Barışı’ndan yararlanılan taşınmaz için ödenen yapı kayıt bedelleri, taşınmazın maliyetine dahil edilerek amortisman yoluyla yıllara sari olacak şekilde gider olarak dikkate alınacak. Amortisman süresi ise, imar barışından yararlanılan taşınmazın amortisman süresinin tamamlanıp tamamlanmadığına bağlı olarak değişiyor:

- Taşınmazın amortisman süresi henüz tamamlanmamışsa, yapı kayıt bedelleri taşınmazın kalan amortisman süresine göre itfa edilecek. Örneğin, taşınmazın amortisman süresi 5 yıl kalmışsa, yapı kayıt bedeli 5 yılda, 1 yıl kalmışsa 1 yılda itfa edilerek amortisman ayrılmak suretiyle gider yazılacak.

- Taşınmazın amortisman süresi bitmişse, ödenen yapı kayıt bedeli, taşınmazın faydalı ömür ve amortisman oranı dikkate alınarak VUK 333 No.lu Tebliğde yer alan amortisman  süresi içerisinde amortisman yoluyla itfa edilerek gider yazılacaktır. Yani, amortisman süresi bitmiş bir taşınmaz için imar barışından yararlanılmış ise, ödenen yapı kayıt bedelleri, taşınmazın amortisman süresi 50 yıl ise, 50 yılda amortisman ayrılarak gider yazılacak.

Maliye’nin çözümü bu şekilde!

Sonuç ve Değerlendirme;

Öncelikle belirtelim, Maliye’nin görüşüne katılmıyoruz. Yukarıda da belirtildiği gibi yapı kayıt bedellerinin taşınmazın amortisman süresine bağlanarak yıllara sari biçimde amortismana tabi tutularak gider yazılması görüşü, vergi mükellefleri arasında ciddi haksızlıklara neden olacak boyutta. Birisi, 1 yılda (2018 yılında) gider yazabilecekken, diğeri ancak 50 yılda gider yazabilecek. Ciddi bir haksızlık var, ciddi bit hata var.

Aslında olayın çözüm şekli biraz da yoruma bağlı. Müteahhit, yapının iskanını almak için ödediği harcı VUK 270’e göre doğrudan gider yazabiliyor veya maliyet olarak dikkate alıp amortisman yoluyla itfa edilebiliyor. Yapı Kayıt belgesi için ödenen tutarda, bir anlamda iskan harcı niteliğinde. Aslında niteliğinde de değil, direkt iskan harcı.

Kişisel görüşümüze göre, İmar Barışı kapsamında ödenen yapı kayıt bedelinin doğrudan gider yazılması veya amortisman yoluyla itfa edilmesine ilişkin seçimlik hak mükellefin kendisine verilmeli, mükellef kendi durumuna göre buna karar vermelidir. Doğrusu ve Kanuna uygun olanı da aslında bu. Bizden söylemesi.

Unutmadan, İmar Barışı Başvuru ve Ödeme Süresi En az 2019 Mart Ayı Sonuna Kadar Uzatılmalı!

Türkiye'de bugüne kadar toplam 9 milyon 210 bin kişi İmar Barışı'na başvuruda bulundu ve 10 milyar 350 milyon TL yapı kayıt bedeli ödedi.  İmar Barışında başvuru ve ödeme süresi 31 Aralık 2018 tarihinde sona eriyor. Aslında yararlanmak isteyen ancak ekonomik durumları nedeniyle bundan yararlanamayan çok sayıda kişi bulunuyor.

Devletin vatandaşıyla barışını içeren, vatandaşın elektriğini, suyunu ve doğalgazını alabilmesi adına yapılan bu düzenlemenin en az 31 Mart 2019 tarihine kadar uzatılmasının uygun olacağını düşünüyoruz.

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın söz konusu özelgesinin tam metni aşağıdadır:

Saygılarımla.

Abdullah TOLU
Yeminli Mali Müşavir


 

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

……..Vergi Dairesi Başkanlığı

(Gelir Kanunları Gelir ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü)

.… 2018

Tarih      Sayı            :   

:

Konu

:

7143 sayılı Kanun'un 16'ncı maddesi kapsamında yapılan imar barışına istinaden ödenen kayıt bedelinin, taşınmazın maliyetine eklenip eklenemeyeceği ya da gider yazılıp yazılmayacağı hk.

……………. ……... ŞİRKETİ

…………………….

İlgi

:

………….. tarihli ve ……………. sayılı özelge talep formu.

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, …… Vergi Dairesi Müdürlüğünün …………… vergi kimlik numarasında kayıtlı mükellefi olduğunuz, Şirketinize ait Kayseri'de bulunan taşınmaz için imar barışından yararlanılacağı, imar barışı kapsamında yapılacak %5 ödemenin gider yazılıp yazılmayacağı ya da taşınmazın maliyetine eklenip eklenmeyeceği hususlarında bilgi talep edildiği anlaşılmakta olup konu hakkında Başkanlığımız görüşleri aşağıda açıklanmıştır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde; kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safî kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmış olup safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesinde sayılan giderlerin indirilebilmesi mümkündür.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun "İndirilecek Giderler" başlıklı 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasının; (6) numaralı bendinde işletme ile ilgili olmak şartıyla, bina, arazi, gider, istihlak, damga, belediye vergileri, harçlar ve kaydiyeler gibi ayni vergi, resim ve harçlar, (7) numaralı bendinde ise Vergi Usul Kanununa göre hesaplanan amortismanlar, ticari kazancın safi tutarının tespitinde indirilebilecek giderler arasında sayılmıştır.

Buna göre, şirketiniz aktifine kayıtlı taşınmaz için, 7143 sayılı Kanunun 16 ncı maddesine göre yararlanacağınız imar barışına istinaden ödenecek "Kayıt Bedeli" Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendi kapsamına girmediğinden dolayı söz konusu ödemenin kurum kazancının tespitinde doğrudan gider olarak indirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun;

- 262 nci maddesinde, "Maliyet bedeli, iktisadi bir kıymetin iktisap edilmesi veyahut değerinin artırılması münasebetiyle yapılan ödemelerle bunlara müteferri bilumum giderlerin toplamını ifade eder.",

- 269 uncu maddesinde, "İktisadi işletmelere dahil bilumum gayrimenkuller maliyet bedelleri ile değerlenir.

Bu kanuna göre, aşağıdaki yazılı kıymetler gayrimenkuller gibi değerlenir:

1.Gayrimenkullerin mütemmim cüzüleri ve teferruatı;

2. Tesisat ve makinalar;

3. Gemiler ve diğer taşıtlar;

4. Gayrimaddi haklar.",

- 270 inci maddesinde, "Gayrimenkullerde, maliyet bedeline, satınalma bedelinden başka, aşağıda yazılı giderler girer:

1. Makina ve tesisatta gümrük vergileri, nakliye ve montaj giderleri;

2. Mevcut bir binanın satın alınarak yıkılmasından ve arsasının tesviyesinden mütevellit giderler.

Noter, mahkeme, kıymet takdiri, komisyon ve tellaliye giderleri ile Emlak Alım ve Özel Tüketim Vergilerini maliyet bedelini ithal etmekte veya genel giderler arasında göstermekte mükellefler serbesttirler.",

- 272 nci maddesinde, "Normal bakım, tamir ve temizleme giderleri dışında, gayrimenkulü veya elektrik üretim ve dağıtım varlıklarını genişletmek veya iktisadi kıymetini devamlı olarak artırmak maksadıyla yapılan giderler, gayrimenkulün veya elektrik üretim ve dağıtım varlıklarının maliyet bedeline eklenir.

..."

hükümlerine yer verilmiştir.

Yukarıda yer verilen Kanun hükümleri çerçevesinde; şirketiniz adına kayıtlı taşınmaz için 7143 sayılı Kanunun 16 ncı maddesi uyarınca yararlanacağınız imar barışına istinaden ödenecek olan kayıt bedelinin, taşınmazın iktisadi kıymetini artıran giderler kapsamında değerlendirilmesi ve söz konusu taşınmazın maliyet bedeline eklenmesi gerekmektedir.

Ayrıca, taşınmazın amortisman süresinin tamamlanmamış olması halinde, maliyet bedeline dahil edilecek söz konusu tutarın taşınmazın kalan amortisman süresine göre itfa edilmesi; taşınmazın amortisman süresinin tamamlanmış olması halinde ise, maliyet bedeline eklenen söz konusu tutarın taşınmaza ilişkin faydalı ömür ve amortisman oranı dahilinde aktife alındığı tarihten itibaren itfa edilmesi icap etmektedir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.”