Limited şirketler en az bir, en çok 50 gerçek ya da tüzel kişi tarafından kurulabilen ve asgari sermayesi on bin liradan az olamayan sermaye şirketleridir. Türkiye'de şu anda sayıları 655.000 civarındadır.

ORTAKLARIN SORUMLULUĞU

Limited şirket ortaklarının sorumluluğu, sınırlı sorumluluk esasına dayanır. Ortaklar sadece taahhüt ettikleri esas sermaye borçlarının ve şirket sözleşmesinde öngörülmüşse ek ödeme ve yan ödeme yükümlülüklerinin ifası ile sorumludurlar. Söz konusu taahhüt ve yükümlülüklerini yerine getiren ortakların sorumluluğu sona erer.
Limited şirket ortaklarının sınırlı sorumluluğunun önemli bir istisnasını 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 35. maddesi teşkil etmektedir.
Söz konusu düzenleme uyarınca, limited şirketten tahsil edilemeyen ya da tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu borçları için şirket ortakları sermaye payı oranları ölçüsünde sorumlu tutulabilecektir.
Limited şirket müdürlerinin vergi borçlarından sorumluluğu ile ilgili olarak da 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesi uygulanmaktadır. Şirketin vergi dışında kalan diğer kamu borçlarından (gümrük vergileri dahil) müdürlerin sorumluluğu hususunda ise 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un mükerrer 35. maddesi uygulanmaktadır.

İÇTİHADI BİRLEŞTİRME KARARININ ETKİSİ YIKICI OLACAK

İçtihadı Birleştirme Kararları;Yargıtay, Danıştay gibi adli ve idari yüksek mahkemelerin, yasaların yorumlanıp uygulanması hususunda mahkeme kararları arasında ortaya çıkan çelişkileri gidermek ve hukuk uygulamasında birlik sağlamak amacıyla ,verdikleri kararlar olup bu kararlar Resmi Gazete'ye yayımlanır ve tüm devlet organları açısından bağlayıcı nitelik taşır.
Danıştay, limited şirket tüzel kişiliğinden tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan vergi borcunun şirket ortaklarından tahsili için öncelikle kanuni temsilcilerin takibinin gerekip gerekmediği hakkında içtihadı birleştirme kararı vermiştir.
İçtihadı birleştirme kararında :”Limited şirket tüzel kişiliğinden tahsil edilemeyen veya edilemeyeceği anlaşılan vergi borcunun takip ve tahsiline ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nda ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'da kanuni temsilci ile ortak arasında bir öncelik sıralaması bulunmadığından, limited şirketin vergi borcunun tahsilinde ortağın takibine başlanabilmesi için kanuni temsilcinin takibinin gerekli olmadığına “karar vermiştir. (Danıştay İçtihadı Birleştirme Kararı, E:2013/1,K:2018/1,20.06.2019 tarih ve 30807 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.)

Limited'leri anonim şirkete dönüştürmek sorunu çözer

Düşünün bir limited şirkette ortaksınız, diğer ortağınız aynı zamanda şirketin müdürü yani kanuni temsilcisi, ödenmeyen vergi borçlarıyla ilgili olarak temettü almak dışında ilginiz olmayan şirketle ilgili, şirketi yöneten müdürden önce gelip size takip yapılacak!
Şirketten tahsil imkanı kalmadığı ortaya çıkan kamu alacağının öncelikle kanuni temsilcilerin mal varlığından aranılması, tahsil edilmemesi halinde sermaye hissesi ile sınırlı olmak üzere limited şirket ortağından tahsili yoluna gidilmesi hukuka daha uygun bir karardır. Şöyle ki; limited şirketlerde aynı anda hem ortağın hem de kanuni temsilcinin takip edilmesi durumunda; aynı maddi olaya iki farklı kanun uygulanması nedeniyle hukuki belirlilik ilkesi ihlal edilmiş olacaktır. Ayrıca kanuni temsilcinin varlığından kısmen tahsil edilebildiği takdirde ortak veya diğer ortaklar tahsil edilemeyen kısımdan sermaye hisseleri oranında sorumlu olacak iken, vergi borcunun kanuni temsilciden tahsil edilip edilmeyeceğinin veya ne kadarının tahsil edileceğinin belirsizliği aynı anda takip edilen ortakların ödeme yapma konusunda çekimser kalmasına yol açacaktır.

YASAL GÜVENLİK İLKESİNİN İHLALİ

Ortak veya ortakların ödeyeceği vergi borcunun tutarı konusundaki yaşayacağı bir belirsizlik ise hukuki güvenlik ilkesinin ihlali olacaktır.
Önce kanuni temsilciden takibin tamamlanmasından sonra, tahsil edilemeyen vergi borç tutarı için ortakların hisseleri oranında sorumluluğuna gidilmesi durumunda hiçbir tereddüt oluşmayacak ve hukuki belirsizlik önlenecektir.
Danıştayın bu İçtihadı Birleştirme Karar'ı ile artık limited şirketlerde ortak olmak çok riskli hale gelmiştir. O yüzden bir an önce limited şirketlerin nev'i değiştirerek anonim şirkete dönüştürülmesinde büyük fayda vardır.
Bir anonim şirketin % 99 hissesine sahip olup, yönetim kurulunda yer almadığınız müddetçe, hiçbir kamu borcundan sorumlu olmayacağınızı da hatırlatmak isterim.

Nedim TÜRKMEN | Sözcü