Bilindiği üzere muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinin birleştirilerek verilmesi uygulaması1 Temmuz 2019 tarihi itibarıyla başlamış bulunmaktadır.
Maliye Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı bu konudaki çalışmaları tamamlamış durumdalar. Bu çalışmalar henüz beyannameler birleştirilip verilmeden meyvelerini vermeye başladı, geçen hafta itibarıyla vergi daireleri sosyal güvenlik kurumundan aldıkları bilgilerden faydalanarak; 2016 yılından başlayarak bir yılda birden fazla işverenden ücret geliri elde ettiği halde bu ücretleri ile ilgili olarak beyanname vermemiş ücretlileri, önce görüşmeye çağırdılar. Davet yazılarında, yapılacak görüşmelerden sonra verilmeyen ücret geliri ile ilgili yıllık gelir vergisi beyannamelerinin “pişmanlık” hükümlerinden faydalanılarak ceza ödemeden verilebileceği ifade ediliyor.

İSTİSNA TUTARI AŞILMIŞSA VERGİ VAR

Bilindiği üzere, Türk vergi sisteminde ücret gelirleri kaynakta kesinti suretiyle vergilendirilmektedir. Tevkif yoluyla vergilendirilmemiş ücret gelirleri (Gelir Vergisi Kanunu'nun (GVK) 64'üncü maddesinde yer alan diğer ücret hariç) ise eskiden olduğu gibi yıllık Gelir Vergisi beyannamesi ile beyan edilecektir.
Buna göre, birden fazla işverenden alınan ve kesinti yoluyla vergilendirilen ücretlerden, birinciden sonraki işverenden alınan ücretlerin toplamı (GVK'nın 103. maddesinde yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutar) aşan ücretler (Bu tutar 2016 ve 2017 takvim yılı ücret gelirleri için 30.000 lira, 2018 yılı geliri için 34.000 liradır) için yıllık gelir vergisi beyannamesi verilmesi gerekmektedir.
Vergi dairelerinin yazı gönderdiği ücretliler, yıl içerisinde iş değiştirmiş olan ücretlilerdir. Ücretlilerin elde ettikleri ücret geliri ile ilgili olarak yıllık gelir vergisi beyannamesi verip vermeyecekleri ile ilgili önemli olan konu, yıl içerisinde ücret alınan işveren sayısıdır. Birden fazla işverenden ücret almış olmak ibaresi, aynı zaman içinde birden fazla işverenden ücret almayı kapsadığı gibi; yıl içerisinde iş değişikliği dolayısıyla birden fazla işverenden ücret almayı da kapsamaktadır.

TARİFE AYNI, SORUN ÇIKMAZ DEMEYİN

Vergi daireleri 2016 takvim yılından başladıklarına göre, biz de 2016 yılında elde edilen ücret gelirleri ile ilgili olarak beyanname verilmesi halinde; çıkacak sonuçları 2016 yılı gelirlerine uygulanacak ücretliler için vergi tarifesini baz alarak hesaplayalım: Bir doktor, 2016 yılı içinde üç ayrı ortak sağlık ve güvenlik şirketinde “işyeri hekimi” olarak çalışmış ise başına neler gelecek? İş değiştirmelerinde, yeni işverenler bir önceki iş yerinde en son kümülatif gelir vergisi matrahını sormadıkları için her yeni işyeri ilk gelir dilimi ve vergi oranını uygulamaktadır. Artan oranlı vergi tarifesi nedeniyle burada bir vergi kaybının olduğu muhakkaktır.
Örneğimizdeki iş yeri hekiminin birden fazla işverenden aldığı ücretlerinin brüt tutarının 25 bin, 30 bin ve 40 bin lira olduğunu kabul ettiğimizde; işyeri hekimi bu üç ücret geliri toplamı olan 95 bin lira matrahla beyanname verecek ve beyannamede tevkif yolu ile kesilen vergiyi mahsup edecekti. Bu beyanname verilmemiş ise pişmanlık hükümlerine göre beyanname verilecek, vergi ziyaı cezası ödenmeyecek (usulsüzlük cezası ödenecek) vergi ve pişmanlık zammı (gecikme faizi oranı uygulanarak hesaplanır) beyannamenin verilme tarihinden itibaren 15 gün içinde vergi dairesine yatırılacak. Buna göre 2016 yılı içinde 3 ayrı işverenden ücret geliri elde eden işyeri hekiminden yıl içinde şirketler tarafından kesilen vergi tutarı 17.810 liradır. İstisna tutarının aşılması nedeniyle her üç gelir beyanname ile beyan edildiğinde artan oranlı tarife nedeniyle hesaplanacak gelir vergisi 22.920 lira olacaktır. Yani işyeri hekimimiz (22.920-17.810=) 5.110 lira eksik ödenen vergi ile ilgili tarhiyata muhatap olacaktır.
Yıl içinde iş değiştiren ücretlilerin, yeni işyerlerine kümülatif gelir vergisi matrahlarını bildirmemelerinden kaynaklanan vergisel sorunların, bu inceleme ve tarhiyatlardan sonra asgariye ineceğini söyleyebiliriz.

Nedim TÜRKMEN | SÖZCÜ.COM.TR