5.09.2018 tarih ve 30536 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6102 SAYILI TÜRK TİCARET KANUNUNUN 376 NCI MADDESİNİN UYGULANMASINA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA TEBLİĞ E AİT, Ticaret Bakanlığınca 26.12.2020 tarih ve 32346 sayılı resmi gazetede yayımlanan değişiklik tebliği ile uygulamadaki bir çok duraksama ve problemi çözen düzenlemeler yapılmıştır. Ticaret Kanununun 376 ıncı maddesi sermayenin kaybı ve borca bataklık durumu hakkında hükümler koymuştur. Söz konusu madde aynen şöyledir.

MADDE 376- (1) Son yıllık bilançodan, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının yarısının zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşılırsa, yönetim kurulu, genel kurulu hemen toplantıya çağırır ve bu genel kurula uygun gördüğü iyileştirici önlemleri sunar.
(2) Son yıllık bilançoya göre, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının üçte ikisinin zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşıldığı takdirde, derhâl toplantıya çağrılan genel kurul, sermayenin üçte biri ile yetinme veya sermayenin tamamlanmasına karar vermediği takdirde şirket kendiliğinden sona erer.
(3) Şirketin borca batık durumda bulunduğu şüphesini uyandıran işaretler varsa, yönetim kurulu, aktiflerin hem işletmenin devamlılığı esasına göre hem de muhtemel satış fiyatları üzerinden bir ara bilanço çıkartır. ………………şeklinde devam eder.
Bu maddedeki bilanço ve finansal tablolar TTK. 64-88 maddelerindeki usul ve esaslara göre belirlenir. TTK. özellikle aşağıya aldığımız 88 inci maddesi ile gerçek ve tüzel kişilerin münferit veya konsolide finansal tablolarını düzenlerken Türkiye Muhasebe Standartlarının ve TTK. 514 ve 528 inci maddesindeki hükümlerin esas alınacağını emretmektedir.

TTK. MADDE 88-
(1) 64 ilâ 88 inci madde hükümlerine tabi gerçek ve tüzel kişiler münferit ve konsolide finansal tablolarını düzenlerken, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu tarafından yayımlanan, Türkiye Muhasebe Standartlarına, kavramsal çerçevede yer alan muhasebe ilkelerine ve bunların ayrılmaz parçası olan yorumlara uymak ve bunları uygulamak zorundadır. 514 ilâ 528 inci maddeler ile bu Kanunun ilgili diğer hükümleri saklıdır.
(2)….. ve diğer fıkralar ile düzenleme devam ettirilmiştir.
Yazımızın buraya kadar olan kısmında da belirtildiği üzere gerçek kişilerin ve tüzel kişilerin yani şirketlerin finansal tablolarının KGK tarafından yayımlanan Türkiye Muhasebe standartlarına göre hazırlanacağı, dolayısıyla borca batıklık halinin tesbitinde de aynı finansal tabloların kullanılacağı açıkça anlaşılmaktadır. Kanun koyucu, bu durumun ne kadar önemli olduğunu gördüğü için borca batıklık halini düzenleyen TTK. 376 maddesi ile ilgili özel bir tebliğ yayımlamıştır. Ancak, bu tebliğin anlaşılmasında bir takım zorluklar olduğu görülerek bu defa söz konusu tebliğde değişiklikler yaparak tebliğin anlaşılmasını daha da kolaylaştırmıştır.
Tebliğdeki son düzenlemeleri madde madde ele alalım:

Genel kurulun toplantıya çağrılması
MADDE 5 – (1) Son yıllık bilançodan, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının en az yarısının ya da üçte ikisinin zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşıldığı takdirde yönetim organı, genel kurulu hemen toplantıya çağırır.
Genel kurulun gündem maddeleri arasında, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının karşılıksız kaldığı belirtilir.
(2) Sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının en az yarısının ya da üçte ikisinin zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı durumlarda farklı bir gündem ile toplantıya çağrılmış olsa dahi bu husus genel kurulda görüşülür.
Değiştirilmiş tebliğin 5 inci maddesi şirketin sermaye ile yedek akçeler toplamının en az yarısı veya üçte ikisinin karşılıksız kaldığı takdirde, genel kurulun toplantıya çağırılacağını emretmektedir. Buradaki karşılıksız kalan sermaye ve kanuni yedek akçeler toplamının TTK88. Madde hükümlerine göre tespit edileceği son derece açıktır.
Bu maddeden sonra tebliğin diğer maddeleri zararın sermayeye oranına göre nasıl hareket edileceğini açıklayan hükümleri içermektedir.
a.Zararın sermaye ve kanuni yedek akçeler toplamının yarısı kadar olması
b.Zararın sermaye ve yedekler toplamının üçte ikisi kadar olması
c.Sermayenin hangi hallerde ve ne şekilde azaltılabileceği
d.Hangi hallerde sermayenin tamamlanabileceği
e.Hangi hallerde ve ne şekilde sermaye artırımının yapılabileceği konuları tebliğin 7/8-9 ve 10 uncu maddelerinde düzenlenmiş olup söz konusu maddeler aşağıya alınmıştır.

“Sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının en az yarısının zarar sebebiyle karşılıksız kalması halinde genel kurul”
MADDE 6 – “(1) Sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının en az yarısının karşılıksız kalması durumu zararın, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının yarısına eşit veya bu tutardan çok ve üçte ikisinden az olmasıdır. Bu durumda yönetim organı, genel kurula uygun gördüğü iyileştirici önlemleri sunar.”
(2) Yönetim organı, son bilançoyu genel kurula sunarak şirketin finansal yönden bulunduğu durumu bütün açıklığıyla ve her ortağın anlayabileceği şekilde anlatır. Bu hususta genel kurula rapor da sunulabilir.
(3) Yönetim organı, şirketin mali durumundaki kötüleşmeyi ortadan kaldırmak veya en azından etkilerini hafifletmek amacıyla, uygun gördüğü sermayenin tamamlanması, sermaye artırımı, bazı üretim birimlerinin veya bölümlerinin kapatılması ya da küçültülmesi, iştiraklerin satışı, pazarlama sisteminin değiştirilmesi gibi iyileştirici önlemleri alternatifli ve karşılaştırmalı olarak aynı genel kurula sunar ve açıklar.
(4) Genel kurul, sunulan iyileştirici önlemleri aynen kabul edebileceği gibi değiştirerek de kabul edebilir ya da sunulan önlemler dışında başka bir önlemin uygulanmasına karar verebilir.A

EkoHaber | Cevdet AKÇAKOCA