Uluslararası Çalışma Örgütü’nün Küresel Ücret Raporu’na göre, 2020’nin ilk yarısında etkisini gösteren Kovid-19 salgını nedeniyle aylık ücretler geriledi veya oldukça yavaş arttı.

Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) en önemli raporları arasında olan Küresel Ücret Raporu’nun yeni versiyonu yayınlandı.

Rapora göre, 2020 yılının ilk yarısında etkisini şiddetle gösteren Kovid-19 salgını nedeniyle aylık ücretler geriledi veya oldukça yavaş arttı. Bununla birlikte, ILO’ya göre Kovid-19 salgınının işgücü piyasasında yarattığı kriz yakın gelecekte de ücretlerin düşmesi yönünde çok büyük bir baskıya yol açabilecek.
 

‘Gerçekten’ arttı mı?

ILO raporu verilerin mevcut olduğu ülkelerin üçte birinde ortalama ücretlerin artmış göründüğünü ortaya koyuyor. Ancak bu durumun temel nedeni aslında ücretlerin “gerçekten” artmış olması değil.

Kovid-19 salgını nedeniyle çok sayıda düşük ücretli işçi işini kaybettiğinden ortalama seviye yükselmiş durumda. Çünkü işini kaybeden bu işçiler artık ücret geliri elde edenler verisine dahil edilmiyorlar. Diğer taraftan, istihdamı korumak için güçlü önlemlerin alındığı ülkelerde ise, krizin etkileri büyük çaplı iş kayıplarından ziyade ücretlerde düşüş olarak hissedilmiş.
 

İstikrarsızlık yaratır

Kovid-19 salgınının mevcut eşitsizlikleri daha da artırması, yoksulluk sorununu daha da derinleştirerek sosyal ve ekonomik istikrarsızlık tehlikesi yaratıyor. Bu sebeple, salgın nedeniyle yaşanan krizin etkilerini azaltabilmek için toparlanma stratejisinin “insan odaklı” olması gerekiyor. Bu anlamda da hem işçiyi hem de işletmeyi ve işleri birlikte korumamız lazım.

Dolayısıyla, işlerin ve işletmelerin sürdürülebilirliğini göz önüne alan, aynı zamanda da eşitsizlikle mücadele açısından yeterli ücret politikalarına ihtiyaç var.
 

KADINLAR DAHA  ÇOK ETKİLENDİ

ILO verilerine göre, kadınlar ve düşük ücretli işçilerin kazançları, krizden orantısız biçimde etkileniyor. Yani, krizden tüm işçiler eşit biçimde etkilenmiyor.
 

28 ülke incelendi

İlk olarak, kadın işgücünün üzerindeki etkiler, erkeklere göre daha kötü. Bu bakımdan, 28 Avrupa ülkesini kapsayan bir tahmine göre, salgın nedeniyle verilen ücret desteği olmasaydı, 2020 yılının ikinci çeyreğinde kadınlar ücretlerinin yüzde 8.1’ini kaybetmiş olacaktı. Oysa aynı oran erkekler için yüzde 5.4 seviyesinde.

Rapor, 28 Avrupa ülkesinin verilerine dayanarak, salgın nedeniyle verilen geçici destekler olmasaydı, en düşük ücretli işçilerin yarısının ücretlerinin yüzde 17.3’ünü kaybetmiş olacağını gösteriyor. Bununla birlikte, yine söz konusu destekler olmasaydı, tüm gruplarda ortalama ücret kaybının yüzde 6.5 seviyesinde olacağı tahmin ediliyor. Ancak, verilen ücret destekleri bu miktarın yüzde 40’ını telafi etmiş.
 

ASGARİ ÜCRETLİNİN DURUMU NASIL OLDU?

ILO verileri, küresel olarak, saatlik asgari ücretle veya daha düşük ücretle çalışanların çoğunun, gelir dağılımının alt düzeylerinde yer aldıklarını ortaya koyuyor. Bununla birlikte, rapor asgari ücretli çalışanların daha yüksek seviyelerde ücret alanlara göre geçici sözleşmelerle ve yarı zamanlı işlerde çalışma olasılıklarının da daha yüksek olduğunu ve ortalama olarak daha fazla saat çalıştıklarını gösteriyor.
 

Koruma sağlar mı?

Her ne kadar asgari ücret sistemleri ülkeler arasında farklılık gösterse de ILO’ya üye 187 ülkenin yüzde 90’ında bir şekilde asgari ücret uygulaması bulunuyor. Kovid-19 küresel salgınından önce bile dünyada 266 milyon insan, yani küresel düzeyde ücretli çalışanların yüzde 15’i, saatlik asgari ücretin altında gelir elde ediyordu.

Şüphesiz, yeterli asgari ücret, çalışanları düşük ücrete karşı koruyabilir ve eşitsizliği azaltabilir. Ancak asgari ücret politikalarının etkili olmasını sağlamak için, kapsamlı ve kapsayıcı önlemler paketine ihtiyaç var. Bu anlamda, özellikle gelişmekte olan ve yükselen ekonomilerde kayıt dışı istihdamla mücadele edilmesi ve kayıt dışı çalışanların kayıtlı sektörlere geçmelerinin sağlanması gerekiyor.