Tahmin ediyorum iadesi geciken birçok patron bugünlerde “Kurumlar vergisi oranı %25 oldu, en azından KDV iadesini zamanında alalım!” şeklinde müşavirlerini uyarıyordur. Şirketlerin finansmana zamanında ulaşmasının ne kadar önemli olduğunu tekrar etmeye gerek yok. Hatta son yapılan bir düzenleme ile COVID-19 salgın hastalığı nedeniyle uygulanan kısıtlama tedbirleri kapsamında, ödeme günü mayıs ayına denk gelen çek ve senede dayalı borçların, 1/6/2021 tarihinden sonra ödenebilmesine imkan sağlandı. Pandemi, sıkı para politikası, dünyada baş gösteren ekonomik kriz nedeniyle piyasada oluşan nakit sıkıntısı, tahsilat sürelerini uzattı. Tabi bu durum KDV iadelerini, işletmelerin finansman ihtiyacının karşılanmasında önemli bir rol üstlenmek durumunda bırakmıştır.

KDV iadesinin zamanında alınmamasının finansman giderlerine etkisi

İşletmeler teminat gösterememe veya risk sebebiyle bankalardan kredi temininde güçlük yaşarken, artan kredi faiz oranları sebebiyle yüksek finansman giderlerine katlanmakta. Aylık ortalama faiz oranının %1,75 olduğu varsayıldığında KDV iadesinin 3 ay gecikmesi, toplamda %5’i aşan ilave finansman maliyetine katlanılması demek. Tabi duruma göre KDV iade işlemlerinin bir yıla kadar uzaması da söz konusu olabiliyor. Bu durum işletmelerin faaliyet karlılıklarını da önemli ölçüde etkilediğinden, şirket yönetiminin KDV iadesi için doğru bir strateji yürütmesinin şart olduğu sonucu çıkıyor.   

İdare KDV iadelerini yavaşlattı mı?

Konu KDV iadesi olunca en popüler soru İdarenin KDV iadelerini yavaşlatıp yavaşlatmadığı oluyor. Bunun cevabı aslında KDV iade rakamlarında gizli. Muhasebat Genel Müdürlüğü’nün açıkladığı rakamlara göre, 2020 yılında 93,2 milyar lira KDV iadesi yapılmış. 2021 yılının Ocak ve Şubat aylarında sırasıyla 7,7 milyar lira, 8.7 milyar lira olan KDV iadesi, Mart ayında rekor bir artışla 12,9 milyar lira olarak gerçekleşmiş. Buna göre ilk çeyrekte toplamda 29,3 milyar lira KDV iadesi yapan Gelir İdaresinin KDV iadelerini yavaşlattığını söylemek çok mümkün değil.

Peki, KDV iadem neden yapılmıyor?

Gelir İdaresi KDV iadelerindeki gecikme ile ilgili gelen talep ve şikâyetleri değerlendiriyor ve zaman zaman bu konuda çalışma da yapıyor. Gecikmenin bazen vergi dairelerinin geç işlem tesis etmesinden, bazen de mükellefin veya müşavirinin hatalarından da kaynakladığını söylemek yanlış olmaz.

Her ne kadar KDV iadelerinde dijitalleşme sağlandıysa da, vergi daireleri haksız iade yapmamak için iade dosyalarını ince eleyip sık dokuyor. Dolayısıyla KDV iadeleri demek İdare için ciddi bir mesai demek.

KDV İadelerini hızlandırmak ve uygulamada yeknesaklığı sağlamak adına İstanbul’da üç Ankara’da iki ihtisas vergi dairesi kuruldu. Bu dairelerin iş yükünün fazla olduğu dikkate alınarak ilave ihtisas vergi dairesi kurulması KDV iadelerini hızlandıracaktır.

Ayrıca, KDV iadesi konusunda ihtilaflı konuların yapılacak tebliğ veya sirküler düzenlemeleri ile azaltılması da KDV iadelerine hız kazandıracaktır.

KDV iademi nasıl daha hızlı alabilirim?

İlk olarak iade talebi öncesi iyi bir hazırlık yapılması, başvuruda aranan belgelerin eksiksiz sunulması gerekiyor. Örneğin; istisna kapsamındaki iadelerde istisna belgesinin alınması, hizmet ihracında bedelin Türkiye’ye getirilmesi, konut iadelerinde teslim şartının sağlanması, yüklenime dahil edilecek faturaların doğru seçilmesi gibi. Aksi halde bir yandan süreç uzarken, diğer yandan vergi dairesi iade talebine karşı daha temkinli yaklaşıyor. Dolayısıyla “Kervan yolda düzülür” atasözünün KDV iadesi için geçerli olmadığını söyleyebilirim. Diğer taraftan, hazırlık sürecinde iade talebinde istenen belgelerin daha hızlı ve doğru hazırlanmasını sağlamak amacıyla dijital altyapının oluşturulmasının da çok önemli olduğunu söyleyebilirim. 

Bir diğer önemli husus ise KDV iadelerinin hızlandırılması amacıyla Tebliğ ile belirlenen KDV iade yöntemlerinden kendimize uygun olanın seçilmesi.

Buna göre; teminat mektubu verme konusunda sıkıntınız yok ve iadeyi en hızlı şekilde almak istiyorsanız, Artırımlı Teminat Uygulaması’nı tercih ederek %120 oranında teminat vermek suretiyle 5 işgünü içerisinde KDV iadenizi alabilirsiniz. Bu iade yönteminde, YMM raporunun iade yapıldıktan sonra veriliyor olması ve diğer kontrollerin de iade sonrası yapılması bir avantaj.

YMM raporu hazır ancak teminat mektubu veremiyorsanız, KDV İadesi Ön Kontrol Raporuna Dayalı İade Uygulamasına göre iade tutarınızın %50’sini 10 iş günü içerisinde alabilmeniz mümkün.  

Düzenli olarak KDV iadesi alıyorsanız ve tebliğde öngörülen şartları sağlıyorsanız vergi dairesinden alacağınız İndirimli Teminat Uygulaması Sistemi (İTUS) sertifikası ile %100 yerine %8 gibi (artırımlı teminat uygulamasında %120 yerine %60) çok daha düşük bir oranda teminat ile YMM raporunu daha sonra ibraz etmek suretiyle iadenizi alabilirsiniz.

Hak düşürücü iade talep süresine dikkat

Bir diğer önemli husus ise iade talebinin süresinde yapılması. Mükelleflerin, indirimli orana tabi işlemlerden kaynaklanan KDV iadelerinde en geç işlemin gerçekleştiği yılı izleyen yılın sonuna kadar, tam istisna ve tevkifata tabi işlemlere ilişkin KDV iadelerinde ise en geç işlemin gerçekleştiği dönemi izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar iade talebinde bulunmaları gerekiyor.  

Mükeleflerin belirlenen bu süreler içerisinde hem beyannamede iade tutarlarını göstermeleri hem de iade talepleri için belirlenen tüm belgeleri vergi dairesine ibraz etmeleri gerekiyor. Bu süreler geçtikten sonra iade talep edilmesi mümkün değil.

Tam kapanma sebebiyle KDV iade süreleri uzar mı?

Tam kapanma deyince herkesin farklı bir şey anladığını fark ediyorum. Bu konuda kafalar biraz karışmış durumda. Vergi daireleri tam kapanma öncesinde %50 kapasite ile çalışıyordu. Gördüğümüz kadarıyla tam kapanma döneminde de aynı kapasite ile iş ve işlemlere devam edilecek. Bu anlamda çok fazla bir gecikme olmayacağa benziyor.

Son olarak da patronlara ve profesyonel yöneticilere bir önerim var, tabi ki KDV iade mevzuatını ezberleyin demeyeceğim! Ancak gecikmeden kaynaklı finansman maliyeti yüksek olduğu için, müşaviriniz ile muhasebe biriminizin ekip ruhu ile çalışmasını sağlamalı, şirketten veya müşavirden kaynaklanan bir gecikme olup olmadığını da kontrol etmelisiniz. Bu hususun, şirket yönetiminin denetim görevinin gereği olduğunu düşünüyorum.

Dünya | M. Ali AYAZ