Yüzde 5 uyumlu mükellef indirimi, çağdaş vergiciliğinin en güzel örneklerinden birisi. Bu indirim uygulamasına göre, aranılan şartları taşıyan mükellefler, yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin yüzde 5’ini, ödemeleri gereken gelir ve kurumlar vergilerinden düşerek, kalanını ödüyorlar (GVK Mad. mükerrer 121, 301 ve 312 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğleri).

Uyumlu mükellef indirimi yeni bir düzenleme değil, 2018 yılından bu yana yürürlükte. Yani, 4 yıldır uygulanıyor. Bu 4 yıllık süreçte söz konusu düzenleme 1 kez değiştirildi, ikinci değişiklik ise geçtiğimiz hafta TBMM’ye verilen Torba Yasa’da yer alıyor. Söz konusu değişikliklerin amacı ise, uyum şartlarının mükellefler lehine iyileştirilmesi!

Peki, söz konusu düzenlemede 4 yıl gibi kısa bir süre içerisinde neden 2 kez değişiklik yapılma ihtiyacı doğdu? Hemen peşinen söyleyelim, indirim için aranılan şartlar, sahaya ve hayatın olağan akışına uygun değil de ondan!


Hangi mükellefler indirimden yararlanabiliyor? 

Yüzde 5 vergi indiriminden aşağıda sayılan şartları taşıyan;

- Ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar,

- Finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri, emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere kurumlar vergisi mükellefleri

yararlanabiliyor.

Ayrıca, basit usule tabi gelir vergisi mükelleflerinin de, bu vergi indiriminden yararlanma hakları bulunuyor. Ancak, kira gelirleri ve menkul sermaye iratları nedeniyle yıllık gelir vergisi beyannamesi verenler, yüzde 5 vergi indirimi uygulamasından yararlanamıyor!


Yüzde 5 indirim hangi vergilere uygulanıyor?  

Yüzde 5 vergi indirimi, sadece yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerine göre hesaplanan gelir ve kurumlar vergisi için geçerli. Bunlar dışında kalan diğer vergiler örneğin KDV, damga vergisi, MTV, ÖTV, veraset ve intikal vergisi, emlak vergisi, değerli konut vergisi vb. için geçerli değil.


Vergi indirimi için hangi şartlar aranılıyor? 

Yüzde 5 vergi indiriminden yararlanılabilmesi için,

1) İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmiş olması,

2) (1) numaralı bentte belirtilen süre içerisinde haklarında beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re'sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması (Yapılan tarhiyatların kesinleşmiş yargı kararlarıyla veya uzlaşma ya da düzeltme hükümlerine göre tamamen ortadan kaldırılmış olması durumunda bu şart ihlal edilmiş sayılmaz.),

3)  İndirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla, yukarıda belirtilen vergi beyannameleri üzerine tahakkuk eden vergilerin ödenmiş olması,

4)  Vergi indiriminin hesaplanacağı yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinin verildiği tarih itibariyle vergi aslı (vergi cezaları ile feri alacaklar dahil) 1.000 TL.nin üzerinde vadesi geçmiş borcunun bulunmaması,

5) İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki dört takvim yılında Vergi Usul Kanununun 359. maddesinde sayılan kaçakçılık suçu fiillerinin işlenmemiş olması

gerekiyor.


İndirim uygulamasında ilk değişiklik 7194 sayılı Kanunla yapıldı!

Yüzde 5 indirimle ilgili ilk değişiklik 2019 yılında 7194 sayılı Kanunla yapıldı: İndirim uygulamasında vergi beyannameleri ifadesine açıklık getirildi, vergi borçlarının kanuni süresinde ödenme şartı kaldırıldı, 1.000 Türk Lirası vadesi geçmiş borç tutarının hesabında faiz gibi fer’i alacakların da  dikkate alınması sağlandı!


Torba Yasa ile indirim uygulamasında neler değiştiriliyor?

Torba Yasa ile uyumlu mükellef düzenlemesinde iki değişiklik yapılıyor:

İlk değişiklik, yapılan tarhiyatlar kesinleşmedikçe, mükelleflerin vergiye uyumunun bozulamayacağı ile ilgili. Kapsama giren mükellefler açısından oldukça önemli bir değişiklik. Mevcut düzenlemede, mükellefler kendileri hakkında Maliye tarafından vergi tarhiyatı yapıldığı anda vergiye uyumlu mükellef olma statüsünü kaybediyorlar, yararlandıkları yüzde 5 indirim tutarları cezalı olarak geri isteniliyor. Bu değişiklik yasalaştırıldıktan sonra, artık yapılan tarhiyatlar kesinleşmedikçe, mükelleflerin bu statüleri bozulmamış kabul edilecek. İkinci değişiklik ise, tarhiyatı yapılan tutar, ilgili yılda yararlanılan indirim tutarının yüzde 1’ini aşmıyorsa, mükelleflerin vergiye uyum statüleri yine bozulmamış sayılacak. Yapılması öngörülen bu değişiklik olumlu ancak, yüzde 1 oranı günün şartlarına göre biraz düşük kalmış bulunuyor. Bu oranı biraz yükseltmek lazım! Örneğin, yüzde 5 gibi.


Şu an itibariyle vergiye uyumlu mükellef sayısı ne kadar?

Şu anda toplamda 3 milyon gelir ve kurumlar vergisi mükellefinden 65 bini yani yüzde 2’si, vergiye uyumlu mükellef statüsünde bulunuyor ve bu indirimden yararlanıyor! Bu oran ve vergiye uyumlu mükellef sayısı, ülkemiz için çok düşük bir oran. Bu sayının acilen ve kademeli bir şekilde artırılması, indirim uygulamasından yararlanmaya engel olan başta ilgili yasal düzenleme olmak gerekli değişikliklerin yapılması şart.


Yararlanan sayısı neden bu kadar düşük? Sorun yasal düzenlemede mi?

Yüzde 5 vergiye uyumlu mükellef indiriminden yararlanan mükellef sayısı oldukça az. Bunun nedeni ise, bize göre, düzenlemeden yararlanacaklar için belirlenen şartların oldukça ağır olması. Düzenleme yararlandırma değil de, sanki yararlandırmama üzerine kurgulanmış gibi. Gerçekten anlaşılır gibi değil!


İyileştirme mi yoksa yeni baştan yazılması mı doğru?

Uyumlu mükellef indirimine ilişkin olarak ilgili yasal düzenlemede iyileştirme veya yumuşatma değil de, söz konusu düzenlemenin yeni baştan kaleme alınması - yazılması daha doğru. Çünkü, ülke olarak vergiye uyumlu, vergisel ödevlerini yerine getiren mükellef sayısının artırılmasına çok ihtiyacımız var. Devletimizin yasal süresinde ödenen her kuruş vergiye ihtiyacı var. 7326 sayılı son yapılandırma yasasının Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmesi sırasında, Maliye yetkilileri, 277 Milyar TL. vergi alacağının 83 Milyar TL.sinin tahsil olanağının kalmadığını açıkladı. Yıllara göre artarak devam eden bu tutar, ülkemiz için oldukça yüksek.  İşte süresinde tahsilat açısından da, vergiye uyumlu mükellef sayısının artırılması lazım.


Yeni vergi mükellefi olan herkes uyumlu mükellef sayılmalı!

Yukarıda da ifade edildiği üzere, uyumlu mükellef düzenlemesi “yararlandırma” değil de, sanki “yararlandırmama” üzerine. Belirlenen tüm şartlar olumsuzluk üzerine! Öncelikle bu anlayıştan kurtulmak lazım. Doğan her insan suçlu olarak doğmuyor, suç işlerse suçlu olarak kabul ediliyor, yaptırımlar uygulanıyor. Aynı şey vergi mükellefiyeti için de geçerli. Yasal düzenlemelerin daha baştan yararlandırmama üzerine kurgulanmaması lazım.

Bu kapsamda, uyumlu mükellef statüsü ve yüzde 5 indirimden yararlanma için belirlenen 3 yıl mükellef olma şartı bize göre çok uzun ve yanlış. Vergi mükellefiyetine yeni giren her kişi ve şirket daha baştan uyumlu mükellef statüsüne sahip olmalı ve yüzde 5 indirimden yararlanmalı. Belirlenen şartları sonradan ihlal ederse, bu statüleri kaldırılmalı. Yani, mükellefler bu statüyü kazanmaya değil de, kaybetmemeye yönlendirilmeli!


İhlal halinde geçmiş 3 yılın değil, şartların ihlal edildiği yılın indirimi geri alınmalı!

Ülkemizde uyumlu mükellef statüsü için belirlenen şartların ihlal edilmemesi veya vergisel bir kazaya uğranılmaması hemen hemen imkânsız gibi bir şey. Bu nedenle, şartların ihlali halinde sadece ihlal edilen yılın indirim tutarı geri istenilmeli. Mevcut düzenlemede, ihlal halinde geçmiş 3 yılın vergi indirimleri geri isteniliyor. Bu oldukça yanlış bir uygulama.


Uyumlu mükellef statüsünün kapsamı genişletilmeli!

Yüzde 5 uyumlu mükellef indirimi halihazırda sadece yıllık gelir vergisi ve kurumlar vergisi için uygulanıyor. Bize göre, uyumlu mükellef indiriminin kapsamı genişletilmeli, KDV, stopaj, harçlar, damga vergisi, ÖTV, emlak vergisi gibi vergilerde de uyumlu mükellef indirimi geçerli olmalı.


Yüzde 5 düşük, teşvik için bu oran en az yüzde 10 olmalı!

Vergiye uyumlu mükelleflere tanınan yüzde 5 indirim oranı, günün koşullarına göre oldukça düşük kalıyor. Bu statünün teşvik edilmesi bakımından bu oran en az yüzde 10 olmalı, mükellefler de bu statüyü kaybetmemek için hemen her şeyi yapmalı.


Uyumlu mükellef olmaya ikna için ayrıca bazı şeylerin daha yapılması şart!

Vergide uyumun artırılabilmesi için sadece mükellefler üzerine düzenleme yapılması yetmiyor, bu tecrübe ve yararlanan mükellef sayısı ile de sabit bulunuyor. Yasal anlamda bazı tedbirlerin alınması, bazı yasal değişikliklerin yapılması ve mükelleflerin “uyumlu mükellef olmaya” ikna edilmesi de gerekiyor. Örneğin, vergi matrahının tespitinde dikkate alınan giderlerin kapsamı günün koşullarına göre yeniden gözden geçirilmesi, vergi muafiyet ve istisnalarının kapsamının daraltılması gibi.

Torba Yasa bugünden itibaren Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlanılacak. İşte fırsat, hazır Torba Yasa’da konuyla ilgili değişiklik düzenlemesi de varken, fırsat kaçırılmamalı, vergiye uyumlu mükellef düzenlemesi yeni baştan ele alınmalı.

Ne dersiniz?

Dünya | Abdullah TOLU