Geçen yıl ekim ayından bu yana iş dünyası, STK’lar, vergi mükellefleri başta olmak üzere toplumun büyük kısmının talep ettiği düzenlemelerden imar barışı hariç, kesinleşmiş borçların yeniden yapılandırılması, matrah ve vergi artırımı,  kasa - ortaklar cari hesap düzeltmesi, stok düzeltmesi, işletme aktifindeki taşınmazların kayıtlı değerlerinin yükseltilmesi gibi düzenlemelerin yer aldığı Torba Yasa Teklifi dün akşam itibariyle TBMM’ye verildi.

Teklifin önümüzdeki hafta Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşüldükten sonra büyük bir aksilik olmadığı takdirde, haziran ayı başında yasalaşarak yürürlüğe girmesi bekleniyor. 

Torba'da neler var?

Yeni Torba Yasa Teklifi’nin kapsamında;

  • Kesinleşmiş Alacakların Yeniden Yapılandırılması
  • İhtilaflı Alacakların Tasfiyesi
  • Matrah ve Vergi Artırımı
  • İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesi,
  • Şirket aktifindeki taşınmazların kayıtlı değerlerinin yükseltilmesi

düzenlemeleri yer alıyor.

İş dünyası, STK’lar ve vergi mükellefleri Torba Yasa Teklifinden memnun

COVID-19 salgını, gerek Devletimizi gerekse iş dünyası ve vatandaşlarımızı oldukça yordu ve hırpaladı. Çoğu işletme kapalı ve/veya yarı açık yarı kapalı kaldı, cirolar düştü, çoğu işletmede ciro bile oluşmadı, çalışma hayatı ve çalışma şartları oldukça değişti, zorlaştı, işletmeler ve vatandaşlar kira ve ücret ödeyemez duruma geldi vs.

Devletimiz imkanları ölçüsünde tedbir almaya çalıştı, 2020 yılı Kasım ayında çıkardığı 7256 sayılı Kanunla kamuya olan yaklaşık 500 milyar TL tutarındaki vergi ve SGK borçları ile diğer borçları yeniden yapılandırdı. Ancak, COVID-19 salgınının devam etmesi ve işyerlerinin kapalı olması nedeniyle borç yapılandırması yaptıranların büyük bir kısmı, yapılandırmanın ilk taksitini bir ödeyemedi, ödeyenler ise ikinci taksite takıldı! Bu şekilde borç yapılandırmasını ihlal ettiler!

Durum böyle olunca, herkesi, bir taraftan devam etmekte olan COVID-19 salgını diğer taraftan da bir haciz korkusu sardı. İş dünyası, STK’lar, vergi mükellefleri ve vatandaşlar, yeniden yapılandırmanın da yapılandırılmasını, matrah ve vergi artırımı, kasa - ortaklar cari hesap düzeltmesi, stok düzeltmesi, işletme aktifindeki taşınmazların kayıtlı değerlerinin yükseltilmesi, yeni imar barışı  gibi bir çok düzenlemenin de yapılmasını talep ettiler.

Bu düzenlemelerden imar barışı hariç, kesinleşmiş borçların yeniden yapılandırılması, matrah ve vergi artırımı,  kasa - ortaklar cari hesap düzeltmesi, stok düzeltmesi, işletme aktifindeki taşınmazların kayıtlı değerlerinin yükseltilmesi gibi düzenlemelere dün akşam itibariyle TBMM’ye verilen Torba Yasa Teklifi’nde yer verildi.

İş dünyası, STK’lar, vergi mükellefleri ve vatandaşlar kendilerine kulak verilmesinden ve taleplerinin hayata geçirilmesinden oldukça memnun! Sadece, matrah ve vergi artırım oranları ile gerçekte kasada olmayan paralar ile ortaklardan hayali alacakların düzeltilmesi için belirlenen oranın (yüzde 5) yüksek olduğu, kesinleşmiş alacakların yapılandırmasının 36 aya değil de daha uzun bir süreye (örneğin 60 – 72 ay) yayılması ve taksitlerin iki ayda bir değil de üç ayda bir ödenmesi, taşınmaz değerlemesi için belirlenen yüzde 2 oranının yüzde yarıma veya 1’e düşürülmesi gerektiğini, bu şekilde yasa ile getirilen uygulamalardan yararlanmak için daha çok işletme ve vatandaşımızın başvuruda bulunacağını ifade ediyorlar.

Vatandaş imar barışının da torbaya girmesini talep ediyor

Talep edilen düzenlemelerden sadece imar barışı torba yasaya girmedi.

Vatandaşlar uzunca bir süredir Sayın Cumhurbaşkanımız ile Çevre ve Şehircilik Bakanımızdan imar barışı ile ilgili yeni bir düzenleme yapılmasını talep ediyorlar. Bu talepler ikiye ayrılıyor:

- Vatandaşlarımızın bir bölümü, taksit ödemelerini yapamamaları nedeniyle ihlal ettikleri imar barışı haklarının yeni bir ödeme imkanı verilerek ihya edilmesini,

- Diğer kısmı ise, 31 Aralık 2020 tarihinden önce yapılmış ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapılar için yeni bir imar barışı düzenlemesi yapılmasını

talep ediyor.

Ruhsatsız veya ruhsata aykırı yapılar ülkemizin bir gerçeği

Ruhsatsız veya ruhsata aykırı yapılar maalesef ülkemizin bir gerçeği! Bu yapıların sayısı sadece büyükşehirlerimiz bile dikkate alındığında, tahmin edilenin çok çok üzerinde. Bunlarla ilgili ciddi tedbirlerin alınması da kaçınılmaz.

Peki, bu yapılarla ilgili ne yapılması lazım? Ruhsatsız veya ruhsata aykırı yapıların  tamamı  yıkılabilir mi? Kesinlikle hayır, bunların tamamı milli servetimiz, insanlarımızın yıllarca her şeyden kısarak yaptıkları tasarrufları. Bu yapılar, elektriği, suyu, doğalgazı yani her şeyi bağlanmış, şu an kullanılır durumda ve kullanılıyor.

Yeni bir imar barışı düzenlemesi şart

İmara aykırı, ruhsatsız veya ruhsat eklerine aykırı yapılarla ilgili olarak vatandaşların devletle ihtilaflı durumunun ortadan kaldırılması, bu yapıların kayıt altına alınarak bunlara yasallık kazandırılması, yani yeniden imar barışı'nın sağlanması şart!

2018 yılında 7143 sayılı Kanunla İmar Kanununa eklenen geçici 16. Maddeyle böyle bir düzenleme yapıldı. Ancak, konunun kamuoyuna tam anlatılamaması nedeniyle vatandaşların bir kısmı bu imar barışı’ndan yararlanmadı. Bir bölümü ise başvuruda bulundu ancak, taksit ödemelerini yapamadıkları için haklarını ihlal etti. Kalan kısmı ise bu düzenlemeden yararlandı.

Bize göre, söz konusu düzenlemeden yararlanmayan veya yararlanıp da taksit ödemelerini yapamadıkları için haklarını kaybedenlere yeni bir şans verilmeli. Bunun için  Torba Yasaya aşağıda yer alan iki önerimizden birinin eklenmesi gerekiyor:

Birincisi; daha önceki imar barışı düzenlemesine başvurup da taksitlerini ödeyemeyenlere yeni bir ödeme imkanı verilerek yapı kayıt belgeleri ihya edilebilir ve ayrıca tüm vatandaşlara önceki imar barışı düzenlemesi çerçevesinde 31 Aralık 2017 tarihinden önce ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı olarak yapılmış yapılar için  yeni bir başvuru hakkı verilebilir.

İkincisi ise, 31 Aralık 2020 tarihinden önce ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı olarak yapılmış yapılar için  yeni bir imar barışı düzenlemesi yapılabilir.

Hem Devletimizin hem de vatandaşlarımızın yeni bir imar barışı düzenlemesine şiddetle ihtiyacı var.Üstelik, şimdi tam da zamanı.

Ne dersiniz?