İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğünün 18.09.2020 tarih ve 62030549-125[6-2017/245]-688000 sayılı özelgesinde;

Şirketin … orijinli … firmasına ait ürünleri ithal ederek yurt içinde satışını yaptığı, … firmasının …’da marka tescilinin bulunduğu fakat adı geçen firmanın Türkiye’de kendi markası ile ilgili herhangi bir tescil yapmadığından hak sahibi olmadığı, şirketin ise …, …, … isimli markaların Türkiye’de taklit edilmesini önlemek amacıyla Türk Patent Enstitüsünde tescilini yaparak tüm patent haklarına sahip olduğu, markanın esas sahibi olan ve Türkiye’ye yıllık ortalama …… Euro tutarında kontroplak tedarik eden … firmasının adı geçen markaları bedelsiz olarak devrini talep ettiği belirtilerek, bedelsiz olarak tescil ettirilen ve bedelsiz olarak satılacak marka hakkı devri için fatura düzenlenip düzenlenmeyeceği ve gelir kaydı yapılıp yapılmayacağı hususlarında görüş talep edilmektedir.
 

Kurumlar Vergisi Kanunu yönünden:

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununda, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanunu’nun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

Ticari kazancın tespitinde gelirin elde edilmesi “dönemsellik” ile “tahakkuk esasına” ilkelerine bağlandığından söz konusu marka hakkı devrinden herhangi bir bedel alınmasa dahi emsal bedel esas alınarak hesaplanacak tutarın ticari kazancın bir unsuru olarak kurum kazancına dahil edilmesi gerekmektedir.
 

Katma Değer Vergisi Kanunu yönünden:

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununda, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,

-27/1 inci maddesinde ise, bedeli bulunmayan veya bilinmeyen işlemler ile bedelin mal, menfaat, hizmet gibi paradan başka değerler olması halinde matrahın mahiyetine göre emsal bedeli veya emsal ücreti olacağı hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, şirket tarafından yurt içinde satışı gerçekleştirilen söz konusu ürünlere ait marka hakkının yurt dışındaki firmaya bedelsiz olarak devrinde emsal bedel üzerinden KDV hesaplanması gerekmektedir.
 

Vergi Usul Kanunu yönünden:

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227 inci maddesinde; bu Kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsikinin mecburi olduğu belirtilmiştir.

Aynı Kanuna göre fatura; satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olarak tanımlanmış bulunmaktadır.

Buna göre, şirket tarafından Türkiye’de taklit edilmesini önlemek amacıyla 2015 yılında Türk Patent Enstitüsünde tescili yaptırılan markaların; Vergi Usul Kanunu uyarınca hesaplanacak emsal bedel üzerinden azami yedi günlük süre içerisinde devredilen kurum adına fatura düzenlemek suretiyle hesabınızdan çıkarılması gerekmektedir.

Açıklamasına yer verilmiştir.

Bilgilerinize sunar, sağlıklı günler dileriz.

Ş.A. Yeminli Mali Müşavirlik A.Ş.