… Nerden başlasam, nasıl anlatsam. Kaç kişiydik o zaman bak…

Evet, enflasyon muhasebesi isteyenler, merak edenler, o zamanlar ben daha çiçeği burnunda öğrenciydim diyenler, kemerlerinizi bağlayın şimdi nostalji tüneline giriyoruz.  Enflasyon muhasebesi ne zaman yapıldı, nedir, hep beraber görelim.


Zaman yolculuğu

Yıl 2003. O zamanların Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE), bugünün Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) son üç yılın enflasyon rakamlarının toplamının %100’ü aşmasıyla, “Enflasyon Muhasebesi” Türkiye gündemine oturdu. Buna göre 30 Aralık 2003 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 5024 sayılı kanun gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde enflasyon muhasebesi yapılmasına ilişkin değişiklik getirildi ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun (VUK) Mükerrer 298 ile 1 Ocak 2004’de başlamak üzere mali tablolarda enflasyon düzeltmesi hayatımıza girdi. Mevcut yasaya göre, fiyat endeksindeki artışın, içinde bulunulan dönem dahil, son üç hesap döneminde yüzde 100’den ve içinde bulunan hesap döneminde yüzde 10’dan fazla olması halinde mali tablolar enflasyona tabi tutuluyordu. Her iki koşulun gerçekleşmediği durumda da enflasyon muhasebesi sona eriyordu. 

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) da aslında çok önceden hazırlamış olduğu tebliği hemen masaya çıkararak “Seri XI, No:20 Sayılı Tebliğ: Hiperenflasyonist Ekonomilerde Finansal Raporlama” Tebliği’ni yayımladı. Buna göre Türk Para’sının satın alma gücündeki değişimin gösterilmesi amacıyla genel fiyat endeksleri kullanılarak finansal tablolarda enflasyon düzeltmesi yapılacaktı.

Bir senelik bu macera acısıyla, tatlısıyla 2005 yılında sona erdi ve 1 Ocak 2005 tarihinden itibaren gerek VUK, gerekse SPK’ya uygun mali tablo hazırlayanlar “Enflasyon Muhasebesi” uygulamasına son verdiler.

Ne demişler, “Su uyur, Uluslararası Finansal Raporlama Standartları (UFRS) uyumaz”. Her ne kadar 2005 yılında son üç yılın enflasyon oranı toplamı %100’ün altında kalsa da, UFRS/TFRS’lerde enflasyon muhasebesi uygulaması için tek kriter fiyat endeksleri olmadığı; gerek nitel gerekse nicel olarak ortamın enflasyon muhasebesini durdurmak için gerekli şartları henüz sağlamadığı gerekçesiyle, UFRS’ye uygun finansal tablo hazırlayan şirketle bir yıl daha enflasyon muhasebesi uygulamak zorunda kaldılar.


UFRS/TFRS’lerde Enflasyon Muhasebesi

“Kurlardaki bu dalgalanmalar ve fiyat endekslerindeki artışlar başımızı yakmasın, çat kapı enflasyon muhasebesi gelmesin.” diye içinize kurt düştüyse, hemen UFRS/TFRS’de Enflasyon Muhasebesi nedir, ne değildir, bakalım.

İlk olarak, enflasyon muhasebesini elen alan TMS 29 “Yüksek Enflasyonlu Ekonomilerde Finansal Raporlama Standardı” içinize su serpiyor ve o ülkedeki yüksek enflasyonun varlığına ilişkin kesin bir oran tanımlamıyor. Yani enflasyon muhasebesinin uygulandığı 2004 yılında enflasyon muhasebesine geçişte gösterge olarak alınan TEFE’nin (şimdiki adıyla Yİ-ÜFE -Yurt içi Üretici Fiyat Endeksi) son üç yılında %100’ü geçmesi TMS 29 tek başına kriter değil. Yalnız dikkatinizi çekerim, hiç bakmıyorum demiyor, sadece diğer göstergelerle birlikte değerlendirilmelidir diyor. Hemen diğer göstergeleri de sıralayalım:

(a) Nüfusun çoğunluğu servetini parasal olmayan varlıklarda ya da nispeten istikrarlı bir yabancı para biriminde tutmayı tercih eder. Elde tutulan yerel para, satın alma gücünü korumak üzere hemen yatırıma dönüştürme vb. suretiyle değerlendirilir; 

(b) Nüfusun çoğunluğu parasal tutarları yerel para biriminden değil, nispeten istikrarlı bir döviz cinsinden dikkate alır. Fiyatlar da bu döviz cinsinden belirlenebilir; 

(c) Kredili satış ve satın almalardaki fiyatlar; süre kısa bile olsa, kredi süresi boyunca satın alma gücünde beklenen zararları karşılayacak şekilde belirlenir; 

(d) Faiz oranları, ücretler ve fiyatlar bir ‘fiyat endeksi’ne bağlıdır ve

(e) Son üç yılın kümülatif enflasyon oranı %100’e yaklaşmakta ya da aşmaktadır.   

2021 yılı sonunda bu göstergeler doğrultusunda hangi ülkeler Enflasyon Muhasebesi uygulayacak diye merak ediyorsanız, yemedim içmedim sizin için araştırdım. İşte geliyor: Arjantin, İran, Lübnan, Güney Sudan, Sudan, Venezuela, Zimbabve, Yemen ve Surinam.  Henüz enflasyon muhasebesi gerekliliğini sağlamayan ancak yakın takibe alınmış ülkeler ise Angola, Haiti, Liberya, Afganistan ve Suriye. Aralarında Surinam harita da neredeymiş diye baktığımı da itiraf ediyorum.

Enflasyon muhasebesinde amaç, finansal tabloların raporlama tarihindeki paranın satın alma gücünden gösterilmesi. Bunun içinde parasal ve parasal olmayan kalemleri katsayıyla çarparak raporlama tarihindeki değere getiriyoruz.

Bir itirafta daha bulunayım, enflasyon muhasebesini uygulama şansızlığına nail oldum. Ancak sizlere bilerek ve isteyerek enflasyon muhasebesinin nasıl yapılacağından bahsetmek istemiyorum. Yukarıda listelediğim ülkeler arasında olmadığımıza veya olmak istemeyeceğimize güvenim tam.

Dünya | Aslı GEDİK