20 Şubat 2019 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan,  24 Seri No.lu KDV Uygulama Tebliğ Değişikliği ile getirilen bu uygulama, KDV İadesinde, yeni bir yöntem oluşturmuştur. Uygulama 1 Mart 2019 tarihinden itibaren geçerli olacaktır.

 24 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğde; belirli şartlara haiz mükelleflerin, Ocak/2019 ve sonrasındaki işlemlerinden kaynaklanan ve YMM KDV İadesi Tasdik Raporuyla talep edilebilen KDV iadelerinde uygulanmak üzere, KDV İadesi Ön Kontrol Raporuna göre olumsuzluk tespit edilmeyen iade talebinin %50’sinin on iş günü içerisinde gerçekleştirileceği açıklanmaktadır.

Bu uygulama biçimini anlayamayanlar,  getirilen sistemi  çok yeni ve “gerçekten iadeyi kolaylaştırıcı” olarak tanımlıyorlar. Aşağıda bu düzenlemenin aslında zaten var olan bir iade yönteminin teminat mektubu alamayan firmalara avantaj sağlayabildiğini ama YMM ile mükellef arasında yeni sorunlar yaratabileceği açıklanacaktır.

Öncelikle belirtmeliyiz ki, getirilen uygulama, KDV Genel Uygulama Genel Tebliği’nin IV. KDV İadesinde Ortak Hususlar Başlıklı Bölümünün, 5 numaralı “Teminat karşılığı İade” alt başlıklı  düzenlemesindeki “teminat mektubu” yerine YMM Raporu’nun monte edilmesinden başka bir şey değildir.

Son zamanlarda bankaların teminat mektubu verme konusundaki “kaçamak ve maliyetli” davranışları nedeniyle, böyle bir düzenlemeye gidilmiştir.

Peşin olarak bu yöntemin zayıf noktalarını özetlersek;

  • YMM Raporu hazırlanması teminat mektubu alınmasından ve ibrazından daha uzun bir zaman gerektirir. Dolayısıyla, teminat mektubu alabilecek mükellefler için, iadelerini daha hızlı alabilmek bakımından  ancak “artırımlı teminat” yolu kalmaktadır.
  • Mükellefin konuyu algılaması, “raporu ver- iadenin yarasını al”  şeklinde oluşmaktadır. Halbuki, iadenin yarısı, ancak YMM raporunun ibrazı ve kontrol programından geçmesinden sonra alınabilecektir.  Kontrol raporundaki, sorunlar giderilmedikçe vergi dairesi, bu raporda yer alan her kalemi “peşin iade “kapsamından çıkartacaktır.
  • Kontrol Raporunda, hangi alt derecelere kadar tarama yapılacağı açık değildir. Eğer, halen uygulandığı gibi, birkaç alt seviyeye kadar tarama yapılacaksa, iade yapılmayıp rezerv tutulacak miktar da büyüyecektir.
  • İadenin kalan %50’sinin hangi süreçten geçeceği belli değildir. İade konusunda yaşanan tüm sorunlar bu kısım için devam edecek demektir.
  • YMM nin rapor hazırlamadaki zaman ihtiyacını, mükellefe nasıl anlatacağı belli değildir. Her gecikme YMM’ne mal edilecektir.

Görüldüğü gibi, yeni iade sisteminin “coşkuyla” takdim edilmesi konusunda biraz temkinli olunması ve iade sürecindeki  “gereksiz” problemler çözülmedikçe “kontrol raporu üzerine iade”  yönteminin etkili olamayacağı akıldan çıkartılmamalıdır.

Sistemin nasıl işleyeceği konusunu açıklamaya çalışırken mevcut durum, yapılan düzenlemenin iade sistematiği içindeki yeri anlatılacak ve muhtemel sorunlar parantez içinde ilgili kısımda verilecektir.

MEVCUT KDV İADE SİSTEMATİĞİ 

Bilindiği gibi işletmelerin, yüklendikleri ancak, indirim yoluyla gideremedikleri (ertesi döneme devreden) KDV’ler çok değişik yöntemlerle iade edilmektedir. Bu iade yöntemleri, yeni getirilen düzenleme ile birlikte şu hale gelmiştir:

1- YMM Raporu Kapsamında Yapılabilen İadeler:

  • (HİS)  Hızlandırılmış İade Sistemi yoluyla iade. (Hızlandırılmış iade sistemi, yüksek miktarlı ve istikrarlı ihracat yapan firmalardan, şartları uygun görülüp kendilerine sertifika  verilenler için geçerlidir.)

  • (İTUS)  İndirimli Teminat Uygulama Sistemi  yoluyla iade.  (Bu yöntemden, belirli kriterleri taşıyan işletmeler, teminat tutarının (%100 ve/veya %120) yarısı  kadar teminat mektubu vermek suretiyle süratle iade alınmaktadır.
  • (ATUS)  Artırımlı Teminat Sistemi yoluyla iade. (Bu yöntemde, iade talep tutarının %120’si tutarında teminat mektubu verilmek suretiyle iade yapılabilmektedir.)
  • Ön Kontrol Raporuna Dayalı iade.  (YMM Raporuna bağlı olmakla birlikte, KDV ön kontrol Raporu alınan nakden iade taleplerinin, şartlara uyan kısmının yarısı (%50) derhal ve teminat gerektirmeden iade edilebilecektir. Uygulama özellikleri aşağıda ayrıca açıklanmıştır.)

2- Vergi İncelemesine Dayalı İadeler

Vergi İncelemesi Yoluyla İadeler,  Özel esaslara alınmış mükelleflerle, mevzuatında, mahsup yada YMM Raporu yoluyla iade edilemeyecek işlemler nedeniyle yüklenilen  KDV’nin  iadesi bu yöntemle yerine getirilebilmektedir.

İnceleme, bazı hallerde iadenin yapılması, bazı durumlarda da iadenin doğruluğunun teyidi açısından yapılmaktadır.

Mükellefler de iadelerinin inceleme sonucu yapılmasını isteyebilirler.

3- Mahsup Yoluyla İadeler

  • Vergi ve SGK borçlarına Mahsup Yoluyla İade.  ( Basit iade yöntemi olup inceleme veya YMM raporuna gerek duyulmaksızın yapılan, düşük miktarlı KDV iadesi ile miktarına bakılmaksızın yapılacak, sigorta primleri, doğal gaz ödemeleri, ithalat sırasında doğan vergiler  ile muaccel hale gelmiş diğer    vergi borçlarına mahsup yöntemidir.)

ÖN KONTROL RAPORUNA DAYALI İADE UYGULAMASI

 “KDV İadesi Ön Kontrol Raporuna Dayalı İade Uygulaması”nın  hayata geçirilmesiyle yeni bir sistem oluşmuştur. Bu sistemin özellikleri hakkında, aşağıda, 1  Numaralı KDV Uygulama Tebliğinde değişiklik yapan 24 seri No.lu Tebliğdeki ifadelerden yararlanılarak  bilgi verilecektir.

Yeni düzenlemeye göre, KDV İadesi Ön Kontrol Raporuna Dayalı İade Uygulamasının şartları ve özel durumlar vardır. Bunlar;

- Bu uygulama Ocak/2019 ve sonrasındaki işlemlerden kaynaklanan KDV iadelerine ilişkindir.

(Burada hemen bir parantez açarak, “Ocak 2019 sonrasındaki işlemler” sözünün ihtilaf yaratacak nitelikte olduğunu belirtmeliyiz. Zira, vergi daireleri bu ifadeyi,  “vergiyi doğuran olay” şeklinde değerlendirebilecektir. Dolayısıyla, ödenen/yüklenilen KDV’nin, gerçekleştiği vergilendirme döneminin Ocak 2019 sonrası olması gerektiğini öne sürebilecektir.  Halbuki,  bu ifade, ihracat, ihrac kayıtlı teslim, indirimli satış, istisna kapsamında teslim gibi işlemlerin 2019 yılı Ocak ayında ve sonrasında gerçekleşmiş olmasını ifade etmektedir. Ancak, İndirimli oran nedeniyle alınacak iadelerde teslim ve hizmetler yani işlemler 2018 yılında gerçekleştiğinden, 2018 yılına ilişkin KDV Kanununun 29/2 maddesi uyarınca yapılacak iadelerle 2018 yılında gerçekleşen KDV Tevkifat işlemlerinde bu metod 2019 yılında uygulanamayacaktır.)

-Genel Uygulama Tebliğinin (IV/A-3) bölümünde belirlenen ve Maliye Bakanlığınca her bir iade türü için konulan, inceleme ya da YMM Raporu gerektirmeyen iade tutarlarını  aşmayan iadeler bu sistemin dışındadır. Dolayısıyla, sadece, YMM KDV İadesi Tasdik Raporu ile talep edilebilen nakden iade talepleri    uygulamadan yararlanabilecektir.

- Nakden İade talep edilen durumlar için söz konusu olabilecektir.

- En az 24 dönem (vergilendirme dönemi 3 aylık olanlar için en az 8 dönem) KDV beyannamesi vermiş olunması  gerekmektedir. (Dolayısıyla yeni kurulan veya kuruluşu iki yıldan daha eski olmayan işletmeler için bu yöntem geçerli değildir)

- 2019 yılındaki iade talep işleminden önce (Daha önce) en az üç vergilendirme dönemine ilişkin iade talebinin sonuçlanmış olması şarttır. ( İade talebinin gerçekleşmesi konusunda, mahsuben iadeler, YMM raporuna dayalı iadeler ile inceleme suretiyle yapılan iadeler ayrımı söz konusu değildir. Önemli olan bir şekilde iadenin gerçekleşmiş olmasıdır.)

- Kendisi, ortakları, ortaklıkları ve kanuni temsilcilerinin;

  • Özel esaslara tabi olmaması, 
  • Hazine ve Maliye Bakanlığının ilgili birimlerince yapılan değerlendirme ve analizler sonucunda bireysel olarak veya organize bir şekilde sahte belge düzenleme tespiti nedeniyle incelemeye sevk edilmemiş olması,
  • Hazine ve Maliye Bakanlığının ilgili birimlerince iade taleplerinin riskli iade kapsamında incelemeye sevk edilmemiş olması, (Riskli iade tanımı, iadenin gerçekleştirilmeyip dosyanın vergi incelemesi için gönderildiği durumlar için kullanılır. Burada iade, inceleme sonucuna göre yapılacaktır. Şu halde zaten kontrol raporuna dayanarak iadenin yarısının  gerçekleşmesinden söz edilemeyecektir.)
  • İhbar-şikayet, özel tespitler, YMM raporu verilmemesi, teminat verilmemesi, mükellefin talebi gibi nedenlerle  iade taleplerinin incelemeye sevk edilmemiş olması

Gerekmektedir.

İADENİN UYGULAMASI İÇİN ÖN ÇALIŞMALAR

Kontrol Raporuna dayalı KDV İade yöntemi uygulaması, Ocak 2019 ve sonrası işlemlerle ilgili olarak,     1 Mart 2019 tarihinden sonra yapılacak KDV iade Talepleri için geçerli olacaktır.

Bu iade taleplerinde, işlem türü itibariyle;

  • Standart iade talep dilekçesi,
  • YMM KDV İadesi Tasdik Raporu,
  • İade taleplerine ilişkin aranan ve Uygulama Tebliğinde her bir KDV iade türüne ilişkin olarak ayrı ayrı belirtilen belgeler

İbraz edilecektir.

Gelir Otomasyon Sistemine yüklenen KDV bilgileri  “KDV Kontrol Sistemi” olan  KDVİRA tarafından sorgulandıktan ve  verilen belgeler ile YMM KDV İadesi Tasdik Raporundaki açıklamalar  vergi idaresince değerlendirildikten sonra iade kısmen gerçekleştirilecektir. 

Sorgulama sonucunda üretilen “KDV İadesi Ön Kontrol Raporu”na göre  olumsuzluk tespit edilmeyen iade talep tutarının %50’si,  Ön Kontrol Raporunun oluşturulmasından itibaren on iş günü içinde mükellefe iade edilebilecektir.

(Bu husus üzerinde özellikle durulması gereken bir konudur. Kontrol Raporundaki olumsuz tespitler bir tarafa bırakılarak, olumlu kısma ait KDV tutarının yarısı bulunurken, (Örneğin, bina maliyetindeki ihtilaflar, ihracatın gerçekleşme tarihindeki sorunlar, fatura nizamına aykırılıklardan doğan tartışmalar, istisna kapsamındaki teslimlerdeki usul noksanlıkları, 2-3 alt mükelleflerin sorunları gibi hallerde) sorunsuz kısmın ayrıştırılması nasıl olacaktır?  Kontrol raporunun çıkartılması ve YMM tarafından hazırlanan tasdik raporunun vergi dairesince değerlendirilmesi sonunda zaten iadenin gerçekleşmesi için önemli bir sorun kalmamaktadır.  İadenin %50’lik kısmının tamamlanması nedeniyle, vergi dairesinin kalan iade kısmı konusunda işi ağırdan alması, geriye dönük işlemlerle daha çok uğraşması iade sorunlarını artıracaktır.)

(Burada, usul hukukunu ilgilendiren bir başka konuya da temas etmekte fayda vardır. İadenin yarısı gerçekleştikten sonra ortaya çıkacak “haksız iade” tarhiyat veya düzeltmelerinde ceza ve gecikme faizi  uygulamaları da tartışma konusu olacaktır.)   

KDVİRA sistemi tarafından üretilen  Kontrol Raporu ile YMM KDV İadesi Tasdik Raporu üzerindeki  kontroller gerçekleştikten sonra  mükellefin kalan iade talep kısmı  yerine getirilecektir.

HİS ve İTUS sahibi mükelleflerin bu uygulamadan yararlanması mümkündür.

Ancak bu uygulamadan faydalanmak için başvuran mükelleflerin, KDV İadesi Ön Kontrol Raporuna göre iade edilen tutardan sonraki kısma ilişkin olarak,  ilaveten, HİS, İTUS, ATU ve teminat karşılığı iade uygulamalarından faydalanmaları mümkün değildir.

Ayrıca, HİS, İTUS, ATU ve teminat karşılığı iade talep ettikten sonra bu iade taleplerinden vazgeçilerek aynı iade talebi için bu uygulamadan faydalanılması da mümkün değildir.”

Artırımlı teminat uygulamasında, ortada YMM tasdik raporu olmadığı halde,  iadenin –üstelik –tamamının iadesi için 5 günlük süre tanınırken, bu yöntemde kontrol raporu çıkartılmış, taramalar yapılmış ve YMM Raporu da verilmiş olduğu halde, 10 günlük iade süresi tanınması ne kadar mantıklıdır, tartışılır.

Diğer tartışma konusu olacak husus, uygulaması  başlayacak olan sistemin mükellef-YMM ilişkisini zedeleyeceğinin, iade tasdik raporunun hazırlanmasındaki her gecikmenin YMM’ne fatura edileceğinin de dikkate alınması gerekmektedir. 

26.02.2019

Ertuğrul Tuncer
Yeminli Mali Müşavir

Kaynak: www.MuhasebeTR.com