Diğer yandan; lüks otellerde, restoranlarda verilen iftarların paylaşma, kaynaşma amacıyla uyumlu olup olmadığı da tartışılır hep... Geçen hafta lüks iftar yemekleri için vergi düzenlemesi de yapıldı. “Beş yıldızlı iftarlara” farklı vergi uygulanıyordu, yüksek oranda vergilendiriliyordu, “üç yıldız altı” iftarlardan ise daha düşük oranlı vergi alınıyordu. Birinci sınıf olmayan restoran-lokanta; faturayı kesiyorsa, KDV oranı yüzde 8 olarak hesaplanıyordu. Eğer (üç yıldız ve üzeri) otelde verilen bir iftar yemeğiyse bu kez KDV oranı yüzde 18 olmak zorundaydı. Şimdi; KDV oranı yüzde 18’den, yüzde 8’e düşürüldü beş yıldızlı iftarlar için de. (29 Mart 2022 tarihli ve 5359 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile 01 Nisan 2022’den itibaren) Böylece üç yıldız ve üstü otellerde ve birinci sınıf lokanta ruhsatlı yerlerde verilen iftar yemek bedellerinin maliyeti de azalmış oldu. Tabii ki konu iftar yemeğine özel değil. İftar yemeği değil de başka bir davet, kokteyl vb. organizasyon için de durum aynı... Eğer üç yıldız ve üzeri bir otelde; yemek daveti vb. veriliyorsa faturada KDV oranı artık yüzde 8 olarak yer alacak.

İKRAMİYE VE ERZAK KOLİSİ
İşletmeler Ramazan ayında çalışanlarına erzak yardımında bulunabiliyor veya bayramda ikramiye verebiliyor. İşletmelerin ödeyeceği vergiye de etkisi var bu işlemlerin… Çalışanlara dağıtılan erzak kolileri de, bayram ikramiyeleri de Gelir Vergisi Kanunu’na (GVK) göre vergiye tabi... (Md. 61) Dolayısıyla Ramazan’a özel yapılan bu yardımlardan dolayı işverenlerin ilave vergi hesaplayıp Maliye’ye vergi ödemeleri gerekecek.

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na göre, ayni yardımlar sigorta primine tabi olmadığından, personele verilen erzak için sigorta primi hesaplanmayacak. Bayramda verilebilecek nakit ikramiye için, ödeme üzerinden sigorta primi hesaplanması gerekiyor. Ücret olarak görülen ve üzerinden vergi hesaplanan yardımlar, diğer bordro kalemleri gibi işletme için aynı zamanda bir gider kalemi olarak muhasebeleştiriliyor. Dolayısıyla işletmelerin ödeyeceği verginin hesabında bu yardımlar gider olarak da dikkate alınabiliyor.

VERGİYİ AZALTAN YARDIMLAR
Yardım yapıldıktan sonra ilave vergi yükümlülüğü doğuran işlemler olduğu gibi, ödenecek vergiyi azaltan yardımlar da var. Şahsen beyanname veren şahıslar da, şirket olarak beyanname veren kurumlar da bu avantajdan yararlanabiliyor. Kızılay’a ve Yeşilay’a yapılan nakdi bağışların tamamı herhangi bir oran veya tutar sınırı olmaksızın gelirden indirebiliyorlar. (Gelir Vergisi Kanunu Md. 89 ve Kurumlar Vergisi Kanunu Md.10) Kızılay ve Yeşilay’a makbuz karşılığı yapılan nakdi bağış ve yardımların tamamı beyan edilen kazançtan (matrahtan) indirilebiliyor. Kamu kuruluşlarına ve vergi muafiyeti tanınmış vakıflara yapılan bağışlar, vergiye tabi kazancın yüzde 5’ine kadar yapıldığında vergi matrahından düşülebiliyor. Genel ve özel bütçeli kamu idareleri, il özel idareleri, belediyeler, köyler ile kamu yararına çalışan dernekler ve Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınan vakıflara, yıllık toplamı beyan edilecek gelirin yüzde 5’ini aşmamak üzere, makbuz karşılığında yapılan bağış ve yardımlar kazançtan indirilebiliyor.

Hürriyet | Ahmet KARABIYIK