Bir önceki yazımızdaki hükümlerden hareketle konuyu biraz da basitleştirerek yeniden açıklamaya veya bazı konuları vurgulayarak açıklamaya çalışalım

6102 sayılı TTK. 400 üncü maddesi ve gerekçesinden anlaşıldığı kadarıyla 
 

1. Aşağıdaki hâllerden birinin varlığında,

a. .yeminli mali müşavir,

b. serbest muhasebeci mali müşavir ve/veya 

c. sermaye şirketi ve 

d. bunların ortaklarından biri ve 

e. bunların ortaklarının yanında çalışan

f. veya bu cümlede anılan kişilerin mesleği 

birlikte yaptıkları kişi veya kişiler, 

ilgili şirkette denetçi olamaz.


   2.  Şöyle ki, önceki cümlede sayılanlardan biri;

e) Denetlenecek şirketin defterlerinin tutulmasında veya finansal tablolarının düzenlenmesinde denetleme dışında faaliyette veya katkıda bulunmuşsa,

ilgili şirkette denetçi olamaz.

Konunun daha rahat anlaşılabilmesi için tek bir şahıs ile ilgili ve tek bir konu ile ilgili olarak düşünüp irdeleyelim. Kurulmuş bulunan bağımsız denetim şirketi, SMMM ve YMM’lerin ortak olduğu bir şirket olsun. İşte bu şirket bir sermaye şirketi yani anonim veya limited şirkettir. 

Şirket ortağı SMMM bir firmanın defterini tutuyor olsun. 

Böyle bir durumda, TTK. 400 üncü maddesine göre şirket ortağı olan bu SMMM. Defterini tuttuğu şirketin denetimini yapamaz ve bu şirketin denetçisi olamaz. Ama şirket ortaklarından herhangi biri bu SMMM nin tuttuğu defterin denetimini yapabilir ve denetçisi olabilir mi?  Diye düşündüğümüzde şu sonuca varıyoruz. 

400’üncü maddede sayılan denetçi olamayacak kişiler arasında SERMAYE ŞİRKETİ, SERMAYE ŞİRKETİNİN ORTAKLARI, SERMAYE ŞİRKETİNİN ORTAKLARININ YANINDA ÇALIŞAN VEYA MESLEĞİ BİRLİKTE YAPTIKLARI KİŞİ VEYA KİŞİLER İLGİLİ ŞİRKETTE DENETÇİ OLAMAZ hükmü ile karşılaşmaktayız. 

Yani bu SMMM’nin defterini tuttuğu şirketin denetimi, ortağı olduğu bağımsız denetim şirketi tarafından yapılamaz. Bağımsız denetim şirketinin ortağı olan başka bir denetçi tarafından da yapılamaz. Sevgili okurlar, haklı olarak diyeceksiniz ki nereden çıktı bu yazı ve ikazlar ve açıklamalar. Vallahi ben suçlu değilim. Kamu Gözetimi Kurumu 21.Şubat.2021 tarihinde Denetim Faaliyetine İlişkin Kısıtlamalar Hakkında Duyuru başlıklı bir duyuru yayınlamıştı. Bağımsız denetimde kimlerin denetçi olabilecekleri hakkında TTK. 400 üncü maddeyi ele alarak örneklerle beraber çok güzel açıklamalar olan bir duyuru idi. 

Bayram değil seyran değil nereden çıktı bu duyuru diye düşündüm. Ama tam bağımsız denetim, yıl sonu  ve tam tasdik çalışmalarının en hızlı zamanı idi. Şöyle bir baktım ve üzerinde düşünmedim bile. 

Mübarek şeker (ramazan) bayramımızı ağız tadıyla geçirdikten sonra bu yazıyı yazdığım 17.Mayıs.2021 tarihinde sözünü ettiğim duyuruyu bir daha okudum ve de şoke oldum. 

Gerek duyuruyu ve gerekse maddeyi bir daha, bir daha okudum, KGK nın açıklaması ve maddeyi benim yorumum doğru. Ee, şimdiye kadar uygulama nasıl acaba?

Kanunun uygulanmaya geçişinden itibaren 10 yıl, bağımsız denetim uygulamalarının başlamasından itibaren 7 yıl geçmiş durumda. Bir çok sadece SMMM ortaklı, sadece YMM ortaklı ve hem SMM hem YMM birlikte ortaklı bir çok firma kuruldu. 

Bu firmaların yıllardır yaptığı bağımsız denetimlerde yukarıdaki 400 üncü maddeye uymayan bir çok denetçi tayin edildi ve raporlar yazıldı. Bu raporlar 7-8 senedir Kamu Gözetimi Kurumuna gönderildi. 

Kamu Gözetimi Kurumu bağımsız denetimi düzenleyici, önderlik edici ve adı gibi gözetimi vazifesi olan bir kurumdur. Yani Kamu gözetimi Kurumu sırf ceza vermek için kurulmuş bir kurum değildir. 

21.Şubat.2021 tarihli bu açıklamanın yıllar önce yapılması veya hiç olmazsa sözleşmeler yapıldığında veya bağımsız denetim raporları verildiğinde Kamu Gözetimi Kurumu devreye girip yukarıdaki 400 üncü maddeye aykırı durumların düzeltilmesi için müdahale etmesi gerekirdi.

Acaba bu denetim ve müdahaleler yapıldı mı yapılmadı mı?

Yapıldı ise problem yok, bu duyuru hatırlatıcı ve teyid edici bir duyurudur. Teşekkür etmek gerekir. 

Ama, denetim ve müdahaleler yapılmadı ve bu duyuru, şimdi yapılıyorsa geç kalmış bir duyurudur.  

Yüzlerce SMMM, SMMM ortaklı bağımsız denetim kuruluşu, yıllardır bağımsız denetim yapmış ve raporlar vermiştir. Hatalı bağımsız denetçi tayini yapan veya denetim yapan bağımsız denetçi ve şirketler bu durumda ne dereceye kadar sorumludur.

Ülkemizde kanunlar hele hele son zamanlarda hiç mi hiç anlaşılmayacak şekilde hazırlanıyor ve yayınlanıyor. Kanunları anlama sanatı da ayrı bir sanat haline geldi. 

Diğer yandan : Kurulmuş olan KGK  bu duyuru ile görevini yapmış mı oluyor acaba?

İçimden daha fazla yazmak da gelmiyor. 

EkoHaber | Cevdet AKÇAKOCA