Bu aralar siyaset gündeminden başka herkesi çok yakından ilgilendiren bir husus da asgari ücretin ne kadar olacağıdır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bir anket yapmış ve bu ankete göre beklentiler net 7 bin 845 TL'dir. Bu anketi kimlerle nasıl yaptığı konusunda pek bilgi sahibi değilim ki onlar da pek detaylı bir açıklama yapma ihtiyacı duymamışlar.

Geçen yıl bu zamanlarda Bakanlık yine bir anket yapmıştı ve anket sonuçlarını eksik yayımlamıştı, hatırlarsınız. İşçi ve işverenlerle yapılan anketin yaklaşık yüzde 30'luk kısmını basına sunmadılar yüzde 70'lik kısmın tercihlerini sundular. Basit bir algı operasyonuydu ve amacına ulaştı sanıyorum. Yapılan bu anketlere güvenmediğimi bu vesileyle bir daha belirtip yazıma döneyim.

Sanıyorum asgari ücret en fazla yüzde 40-55 aralığında artacak. Yani 2023 yılında 7.700-8.500 TL aralığında olacak diye düşünüyorum. Bu tutarın daha da yükselmesi gerekiyor -en azından belli bir dönem daha- ama realist olmakta fayda var; en fazla bu kadar olacak. 

Bu tutarın daha fazla olamamasının nedenlerini bu yazıda yazmıştım.

Ancak asgari ücret tutarını çok değiştirmeden ele geçen tutarı artırmak mümkün. Nasıl olacak bu diyorsunuzdur şimdi.

Şöyle;

4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu Geçici 19'uncu maddesinde bir düzenleme yapıldı. Bu maddeye göre 1 Ocak 2018 – 31 Aralık 2022 tarihleri arasında istihdam edilenlerin 18 aylık SGK işçi ve işveren payları işsizlik fonundan karşılanacak. Ve bu uygulama 2022 Aralık sonu itibariyle bitecek. Daha önce Cumhurbaşkanı bunun süresini 2 kez uzatmıştı.

Ayrıca 4447 sayılı Kanun'un Geçici 10'uncu maddesinde de bir düzenleme yapılmıştı. Bu düzenlemeye göre 1 Mart 2011 – 31 Aralık 2022 tarihleri arasında işe alınan her bir sigortalı için geçerli olmak üzere, 1 Mart 2011'den itibaren özel sektör işverenlerince işe alınan ve fiilen çalıştırılanların, SGK işveren payları 6 ila 54 ay arasında İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmaktadır. Bu uygulamanın tarihi de 31 Aralık'ta bitiyor.

Uzatılacak mı? Piyasanın (patronların) beklentisi uzaması yönünde ama sonucu hep birlikte bekleyip göreceğiz.

Çalışanın primiyle işverene destek

4447 sayılı Kanun geçici 10 ve geçici 19'uncu maddelere göre ödenmesi gereken SGK işçi ve işveren payları belli süreliğine (maddelerinde belirtilen sürelerde) işverenden alınmamakta ve işsizlik fonundan karşılanmaktadır.

Yani bu uygulama patron yanlısı bir düzenleme olup kat'i suretle çalışan lehine bir düzenleme değildir. Yani bahsettiğim bu iki madde uyarınca SGK ve/veya işveren payları çalışan ve işveren primleri ile oluşan işsizlik fonundan sadece işveren lehine kullanılıyor. Yani işçi lehine görünümlü bir sermaye destekleme düzenlemesidir.

Ne yapalım peki?

Asgari ücretin ne kadar olacağının konuşulduğu şu günlerde gelin şunu yapalım; 4447 sayılı Kanun'un geçici 10 ve geçici 19'uncu maddelerinin süresini uzatılmasını istemekle birlikte (beklenti uzatılacağı yönünde) SGK işçi ve işveren paylarının en azından yarısının işveren tarafından (ki kendi sorumluluğundadır bu yükümlülük) üstlenilip asgari ücretliye verilmesini talep edelim.

Böylece asgari ücretin net 8.500 TL olduğu varsayımı üzerinden SGK işçi payı olan 1.400 TL'nin yarısını (700 TL); SGK işveren payı olan 1.550 TL'nin yarısını (775 TL) işveren üstlenerek işçiye ödensin. Böylece 8.500 TL net asgari ücret alacak bir çalışanın eline 9.975 TL geçecektir.

Bu şekilde hem çalışma barışı sağlanmış olacak hem de özellikle sendikaların ısrarla kalkacağını gör(e)medikleri asgari geçim indirimine de alternatif sağlanmış olacaktır.

İşsizlik Fonu'ndan 2021 yılında 21,6 milyar TL teşvik verilmiş.

Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) 2021 yılı faaliyet raporuna göre (sayfa 109) 21 milyar 677 milyon 664 bin TL teşvik ve destek ödemesi yapmış. 2021 yılında asgari ücret net 2.825 TL idi. Ve teşvikler genellikle asgari ücret baz alınarak hesaplanmaktadır. 2022 yılından asgari ücret yılın ilk altı ayında 4.253 TL; ikinci altı ayında ise 5.500 TL uygulandı. Dolayısıyla da İŞKUR 2022 faaliyet raporu henüz yayımlandığından 2022 yılı için teşvik ve destek ödemesini ancak sağlıksız şekilde tahmin edebileceğiz. Sağlıksız bir tahmin olacağını düşündüğümden basit bir oran orantı hesabıyla tahmini size bırakıyorum.

Ancak gerçek olan şudur ki 1 Ocak 2023 tarihi itibariyle 4447 sayılı Kanun geçici m.10 ve geçici m.19 uyarınca artık işverenler lehine bir destek ödemesi olmayacağıdır. (Uzatılmazsa tabi)

Sendikalara çağrım; bu tutarı asgari geçim indirimi yerine, refah kaybı telafisi ya da refah payı adı altında ya da her ne ad altında olursa olsun çalışanlara verilmesi yönünde talep oluşturmalarıdır.

T24 | Murat BATI