Böylece, yıllık enflasyon da yüzde 71.60’a gerilemiş oldu. Bu gelişmede, temmuz ayında asgari ücrette bir artış olmayacağı yönünde kanaatlerin ağırlık kazanmasının katkı sağladığını değerlendiriyoruz. Temmuz ve ağustos aylarında enflasyonda geçtiğimiz yılın en yüksek rakamları baz etkisinden çıkacağı için yıllık bazda 20 puan civarında bir geri geliş sürpriz olmayacaktır.
GRİ LİSTEDEN ÇIKIŞ
Enflasyonda en önemli unsurun, beklentilerin yönetilmesi ve açıklanan rakamlara ve yürütülen ekonomi politikasına güven duyulması olduğu unutulmamalı. Bu anlamda ekonomi yönetimi önemli bir kredibilite inşa etmiş durumda. Özellikle Türkiye’nin gri listeden çıkarılması da Türkiye’ye yabancı yatırımcıların sabit sermaye yatırımları amacıyla gelme ihtimallerini de her geçen gün erkene çekecektir. Kaldı ki, halen tahvil piyasası başta yabancı girişinin devam ediyor olması, döviz kurunun uzunca bir süredir yatay seyretmesine neden oluyor. Esasen, Bakan Şimşek’in de belirttiği gibi bu yoğun yabancı girişi, Merkez Bankası tarafından alımlarla karşılanmasa kurda önemli bir geriye gelme de söz konusu olabilirdi. Merkez Bankası, bu alımlarla mayıs ayı sonundan itibaren brüt rezervlerini artırırken, uzun bir aradan sonra ilk defa net rezerv bakımından da artıya geçmiş durumda. Yaz aylarında turizm gelirlerinin de katkısıyla cari açıktaki iyileşme süreci daha da hızlandıracak, bu durum uygulanan ekonomi politikasına güvenin pekişmesine katkı sağlayacaktır.
MAKRO GÖSTERGELER
Makro rakamlara baktığımızda, her ne kadar haziran ayı ihracatında bir gerileme söz konusu olsa da genel itibarıyla cari açıktaki iyileşmenin devam ediyor olması ve kamu maliyesi tarafında da bütçe açığının azaltılması yönünde ek tedbirlerin gündeme getirilmesi, enflasyonun düşeceğine olan inancı daha da güçlendiriyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın da bugüne kadar ekonomi yönetimine yönelik destek verdiğini açık olarak ifade etmesi, ekonomi yönetimine olan güvenin pekişmesindeki en önemli unsur oluyor.
Piyasada enflasyonda iniş sürecinin devam ettiğine olan inanç güçlendikçe birey davranışları da olumlu yönde değişecek ve öne çekilen talepte normalleşme seyri hızlanarak artacaktır. Kaldı ki, alınan tedbirler ve mevcut kredi maliyetleri talep tarafında sıkılaşmaya, beklentilerin olumluya dönmesine ve daha hızlı normalleşmesine imkan sağlayacaktır. Her ne kadar tam olarak hangi maddelerin TBMM’ye gönderilecek vergi düzenlemelerinde yer alacağı bilinmemekle beraber, ortalıkta dolaşan ve kısmen de Hazine ve Maliye Bakanı tarafından da olmayacağı ifade edilen konut kiralarına stopaj getirilmesi gibi düzenlemelerin yapılmaması, enflasyonda özellikle kiralar tarafından gelecek yük anlamında olumlu olacaktır. Demek istediğimizi biraz açacak olursak; ülkemiz uygulamasında stopaj yükünün genelde stopajı yapan tarafın üzerinde kalma alışkanlığı, konut kiralarında da ekstra bir artış talebinin gelmesine neden olabilecekti. Düzenlemeden vazgeçilmesi, bu anlamda önemli oldu. Esasen genel itibariyle en kolay takip edilme imkanı bulunan uygulamalardan birinin kira bedelleri olduğu değerlendirildiğinde, kiradaki kayıt dışılığın azaltılması anlamında böyle bir tedbir getirilmesine ihtiyaç da bulunmuyor. Zaten vergi paketi ile ilgili düzenlemelerin bir kısmı üzerinde daha önce de görüşlerimizi ifade etmiştik. Düzenlemelerin TBMM’ye sevk edilmesi veya maddelerin resmen de kamuoyu ile paylaşılması sonrasında kendi kanaatime göre düzeltilmeye ihtiyacı bulunanlar olması halinde onlara ilişkin görüşlerimizi de ifade etmeye devam edeceğiz.
İstanbul Ticaret Gazetesi | Osman ARIOĞLU