Küresel ekonominin zorlu rekabet koşulları içerisinde işletmeler, ulusal ve uluslararası rekabet ortamında rakip işletmeler arasında ön plana çıkmak, farkındalık yaratmak, bu suretle satışlarını artırmak ve bunu en az bütçeyle geliştirmek ve gerçekleştirmek isterler. Bunu gerçekleştirmek için en önemli araçlardan biri reklam faaliyetleri olmakla birlikte, sponsorluk faaliyetleri de önem arz etmektedir. Bu bakımdan ele alındığında sponsorluk faaliyeti, sosyal sorumluluk yönü de olan önemli bir pazarlama ve satış faaliyetidir. Sponsorluk harcamaları, ticari kazancın elde edilmesi ile doğrudan ilişkili olmayan veya ilişkisi ölçülemeyen, sosyal amacı öne çıkan harcamalar olup, ticari kazancın elde edilmesi ile doğrudan ilişkili olan reklam harcamalarından farklılık arz etmektedir ve sponsorluk harcamalarının ülkemizde hayli düşük olduğu bilinmektedir. Türk Vergi Sisteminde sportif alanlarda yapılacak sponsorluk faaliyetlerinin desteklenmesi amacıyla kurumlar vergisi, gelir vergisi ve katma değer vergisi yönünden vergisel avantajlar sağlanmıştır.

Sponsorluk harcamaları gelir ve kurumlar vergisinden indirilebilir

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun1 altıncı maddesinin birinci fıkrasında, kurumlar vergisinin mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, ikinci fıkrasında ise safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanunu’nun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.

Mükelleflerin reklam harcamaları, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile doğrudan ilgili olmak ve vergi usul kanunu uyarınca tevsik edici belgelerle belgelendirilmek koşuluyla kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınabilmekte, sponsorluk harcamaları ise beyanname üzerinde kurum kazancından indirim konusu yapılabilmektedir.

Gelir vergisi mükellefleri de kurumlar vergisi mükelleflerine paralel bir şekilde sponsorluk harcamalarını gelir vergisi beyannamelerinde bildirilecek gelirlerden indirim konusu yapabileceklerdir. Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10. maddesinin birinci fıkrasının b bendinde 21/5/1986 tarihli ve 3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun2 ile 17/6/1992 tarihli ve 3813 sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun3 kapsamında yapılan sponsorluk harcamalarının sözü edilen kanunlar uyarınca tespit edilen amatör spor dalları için tamamı, profesyonel spor dalları için yüzde 50’sinin kurumlar vergisi matrahının tespitinde; kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla, kurum kazancından indirileceği hüküm altına alınmıştır.
 

Sponsorluk harcamalar nelerdir

Sponsor olan kurumun adının anılması koşuluyla,

•Resmi spor organizasyonları için yapılan saha, salon veya tesis kira bedelleri,

•Sporcuların iaşe, seyahat ve ikamet giderleri,

•Spor malzemesi bedeli,

•Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nün uygun göreceği spor tesisleri için yapılan ayni ve nakdi harcamalar,

•Sporcuların transfer edilmesini sağlayacak bonservis bedelleri,

•Spor müsabakaları sonucuna göre sporculara veya spor adamlarına prim mahiyetinde ayni ve nakdi ödemeler gibi harcamalar sponsorluk harcaması olarak değerlendirilecektir.

Spor sahalarına, sporcuların veya diğer ilgililerin spor giysilerinin ya da spor araç ve gereçlerinin üzerine yazılı veya elektronik sinyaller yardımıyla sanal olarak kurumun tanıtımının yapılmasını sağlayacak amblem, marka, isim ve benzeri işaretler konulması gibi doğrudan ticari fayda sağlayan ve kurumun tanıtımını amaçlayan harcamalar ise reklam harcaması olarak değerlendirilecektir.

Ayrıca, sponsorluk faaliyetinin yanında reklam ve tanıtım amacını da içeren işlemler nedeniyle yapılan harcamaların, sözleşmede belirtilmek ve emsaline uygun olmak şartıyla, reklam ve sponsorluk harcamaları olarak ayrıştırılabilmesi mümkündür. Örneğin, bir kurumun, bir kulübe bonservis bedelini karşılayarak transfer ettiği bir sporcuyu aynı zamanda şirketin veya ürünlerinin tanıtımına yönelik reklamlarda kullanması halinde, reklam faaliyetine ilişkin harcamalar, bonservis bedelinden sözleşmede belirtilmek ve emsallerine uygun olmak şartıyla ayrıştırılabilecek ve reklam gideri olarak dikkate alınacaktır.

Sponsorluk uygulamasına ilişkin usul ve esaslar, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Sponsorluk Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. Buna göre, gerçek ve tüzel kişiler, federasyonlara, gençlik ve spor kulüplerine veya sporculara, spor tesisleri ve faaliyetlerine ilişkin olarak anılan yönetmelikte belirtilen usul ve esaslar dahilinde sponsor olabileceklerdir.

Sonuç:

Özellikle amatör spor dalları için ayakta kalabilmeleri ve sportif varlıklarını devam ettirebilmeleri açısından sponsorluk desteklerinin büyük önemi olduğu göz ardı edilemez bir gerçektir. Sponsor olacak mükellefler açısından ise, hem kurumlar vergisi mükelleflerince hem de gelir vergisi mükelleflerince yapılacak sponsorluk harcamalarının vergi matrahından indirilmesi önemli bir vergisel düzenlemedir. Bu kapsamda bu tür harcamaların arttırılması hem mükellefler için vergisel bir avantaj olacak hem de sportif faaliyetler için önemli bir mali destek sağlayacaktır. 

1 21.06.2006 tarih ve 26205 sayılı RG yayımlanmıştır.

2 28.05.1986 tarih ve 19120 sayılı RG yayımlanmıştır.

3 16.05.2009 tarih ve 27230 sayılı RG yayımlanmıştır.

Dünya | Mahmut Bülent YILDIRIM