16 Temmuz tarihli 7390 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile ÖTV Kanunu (I) sayılı listede yer alan petrol ve petrol ürünleri, benzin, doğal gaz gibi ürünlere ÖTV artışından dolayı hatırı sayılır bir zam geldi. Bu Karar'a göre benzin için litrede 2,52 TL olan maktu ÖTV, 7,52 TL'ye; motorinde 2,05 TL olan maktu ÖTV 7,05 TL'ye; LPG'de ise 1,77 TL olan maktu ÖTV 5,77 TL'ye yükseltildi. Bu maktu artış 7390 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile yapıldı.

Birçok kesim bu artışın Anayasanın muhtelif hükümlerine aykırı olduğunu ve bu düzenlemenin iptal edilmesi gerektiğini yazdı ki ben de onlardan biriyim. Bunlardan biri de birçok dostumun mensubu olduğu ülkemizin güzide kurumlarından biri olan Ankara Barosu'dur.

Ankara Barosu, 16 Temmuz günü sosyal medya hesabından bu konunun Anayasaya aykırı olduğunu ve gerekçenin ise Anayasa m.73/son fıkra uyarınca Cumhurbaşkanın ancak vergi oranlarını değiştirebileceğini maktu tutarlarla alakalı bir değişiklik yapamayacağını ve Cumhurbaşkanının da böyle bir yetkisinin olmadığını iddia etti. Öncelikle çok farklı düşünmediğimi de belirtmek isterim.

Gelin hep birlikte bu konuyu irdelemeye başlayalım.  

Cumhurbaşkanının vergi "oranlarını" değiştirme ile alakalı yetkisi ne ölçüde var?

Cumhurbaşkanı bazı vergi oranlarını değiştirme yetkisine sahiptir. Bu yetki konu olarak Anayasa'nın 167'nci ve 73'üncü maddelerinin son fıkraları ile çizilmiştir. 73'üncü maddenin son fıkrasında bu yetki ancak muaflık, istisna, indirim oranı ve vergi oranlarını değiştirme ile sınırlıdır.

Vergi oranlarının hangi oranda değiştirileceği ise değişiklik yapılacak kanunun ilgili maddesinde de ayrıca belirtilmelidir.

Mesela ÖTV Kanunu'nun 12/2-a maddesinde yer alan "(I) sayılı listedeki mallar için uygulanan maktu vergi tutarlarını, her bir mal itibarıyla en yüksek vergi tutarının yarısına kadar artırmaya, sıfıra kadar indirmeye…." hükmü ile Cumhurbaşkanının otomobiller için vergi oranlarını hangi ölçüde değiştirebileceği belirtilmiştir. Böylece yetkisini Anayasadan alan Cumhurbaşkanına ilgili kanun maddesinde de hangi aralıklarda değişiklik yapacağı belirtilerek oran değiştirme yetkisi de sınırlandırılmıştır.

Ancak 15 Temmuz 2023 günü Resmi Gazete'de yayımlanan 7456 sayılı Kanun (Torba Kanun) m.12 ile ÖTV Kanunu m.12/2-a "…maktu vergi tutarlarını, her bir mal itibarıyla söz konusu listede yer alan veya yeniden belirlenmiş sayılan en yüksek vergi tutarının beş katına kadar artırmaya……" şeklinde değiştirilmiştir.

Buna göre 15 Temmuz 2023 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Cumhurbaşkanı ÖTV Kanunu m.12/2-a'da yer alan maktu vergileri geniş bir aralıkta değiştirme yetkisini almıştır.

Peki Cumhurbaşkanı "maktu vergileri" değiştirebilecek mi?

Anayasa m.73/son fıkra "Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin hükümlerinde kanunun belirttiği yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik yapmak yetkisi Cumhurbaşkanına verilebilir." şeklindedir.

Bu fıkrada "oranlarına" ifadesi kullanılmıştır.

Ancak benzer konu yani "Yurt dışına çıkış yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından çıkış başına 50 Türk Lirası harç alınır. Cumhurbaşkanı, bu miktarı üç katına kadar artırmaya veya sıfıra kadar indirmeye yetkilidir." şeklindeki 5597 sayılı Yurt Dışına Çıkış Harcı Hakkında Kanun ile Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun m.1/1.fıkrada geçen maktu tutarın Cumhurbaşkanı tarafından üç katına kadar artırılmasının Anayasaya aykırı olduğu iddia edilmiştir.

Anayasa Mahkemesi, 24.03.2022 tarih ve Esas No:2019/94, Karar No:2022/32 sayılı kararıyla bunun Anayasaya aykırı olmadığına karar vermiştir.

AYM Kararında şu açıklamayı yapmıştır:

"128. 5597 sayılı Kanun'un 1. maddesinin (1) numaralı fıkrasının birinci cümlesinde yurt dışına çıkış yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından çıkış başına 50 TL harç alınacağı hükme bağlandıktan sonra ikinci cümlede Cumhurbaşkanı'nın, bu miktarı üç katına kadar artırmaya veya sıfıra kadar indirmeye yetkili olduğu belirtilmiştir. Anılan cümlede yer alan "…bu miktarı üç katına kadar artırmaya veya…" ibaresi dava konusu kuralı oluşturmaktadır.

129. Anayasa'nın 73. maddesinin üçüncü fıkrasında "Vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır" denilmek suretiyle verginin kanuniliği ilkesi benimsenmiştir. Anılan ilke, takdire dayalı keyfî uygulamaları önleyecek sınırlamaların kanunda yer almasını gerektirmekte ve vergi yükümlülüğüne ilişkin düzenlemelerin konulmasının, değiştirilmesinin veya kaldırılmasının kanun ile yapılmasını zorunlu kılmaktadır.

131. Verginin kanuniliği ilkesiuyarınca verginin konulması, vergilendirmeye ilişkin istisna ve muafiyetlerin kanunla belirlenmesi gerekmekle birlikte Anayasa Mahkemesinin sıkça vurguladığı gibi kanunun şeklen var olması yeterli olmayıp yasal kuralların keyfiliğe izin vermeyecek şekilde belirli, ulaşılabilir ve öngörülebilir düzenlemeler niteliğinde olması gerekir. Kanunun bu niteliklere sahip olması, Anayasa'nın 2. maddesinde güvenceye alınan hukuk devleti ilkesinin de bir gereğidir. Dolayısıyla Anayasa'nın 73. maddesinde yer verilen kanunilik ölçütü, Anayasa'nın 2. maddesinde güvenceye alınan hukuk devleti ilkesi ışığında yorumlanmalıdır.

132. Anayasa'nın 73. maddesinin dördüncü fıkrasında "Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin hükümlerinde kanunun belirttiği yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik yapmak yetkisi Cumhurbaşkanına verilebilir." denilmiştir. Anılan hüküm uyarınca Cumhurbaşkanı'na ancak vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin hükümlerinde değişiklik yapabilme yetkisi verilebilecektir. Cumhurbaşkanı'na yetki verilirken bu yetkinin kullanılabileceği alt ve üst sınırların da kanunda belirtilmesi gerekmektedir.

133. Dava konusu kuralda, yurt dışına çıkış yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından çıkış başına alınan ve miktarı 50 TL olarak belirlenen yurt dışına çıkış harcının miktarının üç katına kadar artırılması hususunda Cumhurbaşkanı'na yetki verilmiştir.

134. Anayasa'nın 73. maddesinin dördüncü fıkrasında vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin hükümlerinde Cumhurbaşkanı'na verilebileceği belirtilen değişiklik yapma yetkisi, maktu vergi tutarlarını da kapsamaktadır (AYM, E.2005/73, K.2008/59, 21/2/2008).

135. Bu itibarla yurt dışına çıkış yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından alınan yurt dışına çıkış harcının maktu miktarını kanunla belirlenen alt ve üst sınırlar içinde değiştirme yetkisi kapsamında üç katına kadar artırma yetkisinin Cumhurbaşkanı'na verilmesine ilişkin kuralda Anayasa'nın 73. maddesinin dördüncü fıkrasına aykırı bir yön bulunmadığı gibi kural verginin kanuniliği ilkesine de aykırı değildir.

136. Açıklanan nedenlerle kural Anayasa'nın 73. maddesine aykırı değildir. İptal talebinin reddi gerekir.

Kuralın Anayasa'nın 2. maddesine de aykırı olduğu ileri sürülmüş ise de bu bağlamda belirtilen hususların Anayasa'nın 73. maddesi yönünden yapılan değerlendirmeler kapsamında ele alınmış olması nedeniyle Anayasa'nın 2. maddesi yönünden ayrıca bir inceleme yapılmasına gerek görülmemiştir." 

Ezcümle iddia olunan ÖTV Kanunu m.12/2-a'daki maktu vergilerin Cumhurbaşkanınca değiştirilemeyeceği hususunun 2022'de AYM tarafından verilen yukarıdaki karar mucibince olası bir durumda aynı iddia ile dava konusu yapılması halinde AYM'nin K:2022/32 sayılı kararındaki gibi "Cumhurbaşkanı'na verilebileceği belirtilen değişiklik yapma yetkisi, maktu vergi tutarlarını da kapsadığı" yönünde (katılmasam da) bir karar çıkacağı kanaatindeyim.

Ancak mevcut düzenlemenin farklı savlarla Anayasaya aykırı olabileceğini belirtmek isterim. Bu nedenle bu hususla alakalı gerekli açıklamaları sayfamın fiziki sınırından dolayı ilerleyen günlerde yazacağım.