02 Aralık 2020 tarihinde finansgündem’de çıkan yazımızda 7256 s. Kanun’la GVK Geçici 67. Maddesine kaldıraçlı işlemlerin eklendiği ve böylece 2021 yılının başından itibaren foreks kazançlarının stopaj esasında vergilendirileceğini belirtmiştik [1].

Gerçekten de Gelir Vergisi Kanunu’nun hükümleri yorumlandığında, bu piyasadan elde edilen gelirlerin belirli şartları taşıması durumunda zaman zaman “ticari kazanç” veya “arızı ticari kazanç” ve hatta “değer artış” kazancı olarak vergilendirilebileceği sonuçları çıkmaktaydı [2].

Yapılan son yasal düzenleme bu açıdan olumlu olmuştur. Bu çerçevede “döviz, kıymetli madenler ve Sermaye Piyasası Kurulunca belirlenen diğer varlıklar üzerine yapılan kaldıraçlı işlemlere ilişkin sözleşmeler” ile müşterilerin elde ettiği gelirlerden kesinti suretiyle vergileme yapılacaktır. Stopaj oranı %10 olacaktır. Yapılacak kesinti uygulaması 2021 yılından itibaren başlayacak ve Geçici 67’ye tabi diğer işlemlerdeki gibi 3’er aylık beyanname ile Aracı Kurum tarafından Vergi Dairesine yatırılacaktır.

Öte yandan söz konusu yazımızda;

“İşlem kar veya zararının tespitinde kur farklarının dikkate alınmaması gerekir. Zira bu ürün yabancı para cinsinden bir ürün sayılmalıdır. SPK'ya göre katılma belgeleri döviz cinsinden ihrac edilen yatırım fonlarında nasıl kur farklari dikkate alınmıyor ise bizzat bazı döviz olan bu işlemde de alış-satış arasındaki kur farkları dikkate alınmamalıdır. (257 Seri Nolu Genel Tebliğ: Dövize, altına veya başka bir değere endeksli menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracının alış ve satış bedeli olarak işlem tarihindeki Yeni Türk Lirası karşılıkları esas alınarak tevkifat matrahı tespit edilir. Menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası aracının yabancı bir para cinsinden ihraç edilmiş olması halinde ise tevkifat matrahının tespitinde kur farkı dikkate alınmaz.)”

Doğrultusunda değerlendirme yapmıştık.

Ancak yasa maddesinin uygulanmasına ilişkin Gelir İdaresi Başkanlığı’nın Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği’ne gönderdiği yazıda “FX stopaj matrahının tespitinde alış ve satış bedellerinin TL karşılıklarının esas alınır, başka deyişle kur farklarının kazancın hesabında dikkate alınır.” denilmiştir [3].

GİB’nın bu muktezasına göre; işlemde gerçek anlamda zarar söz konusu olduğu halde, olmayan gelir üzerinden bir hayli yüksek vergiler çıkmaktadır. Bu şekilde ciddi tutarlarda zarar eden Aracı Kurum müşterileri vardır. Örneğin ciddi tutarlarda USD bazında zarar etmesine (gerçek anlamda kayıp) rağmen, kur farkından dolayı TL bazında yüksek tutarda vergi çıkan işlemler söz konusudur. Yani zararın da zararı: “katmerleşen zarar” ortaya çıkıyor.

Oysa Gelir Vergisi Kanunumuza göre gelir vergisi, gerçek gelirden alınır. Kanun’un 2. Maddesi hükmünde yer aldığı üzere “kazanç ve iratların tespitinde gerçek ve safi miktarlar nazara alınır.” (193 s. Gelir Vergisi Kanunu, Madde:1, 2).

Sonuç olarak; FX(foreks) ürünü yabancı para cinsinden bir finansal ürün olduğundan, işlem kar veya zararının tespitinde kur farklarının dikkate alınmaması gerekir. Örneğin; SPK'ya göre katılma belgeleri döviz cinsinden ihrac edilen yatırım fonlarında nasıl kur farkları dikkate alınmıyor ise bizzat bazı döviz olan bu işlemde de alış-satış arasındaki kur farkları dikkate alınmamalıdır. Bu çerçevede GİB’nın yeniden bir değerlendirme yapmasının, gerek vergi uygulamasının mevzuata uygunluğu ve gerekse Aracı Kurumlar ile müşterileri arasında gereksiz hukuki ihtilafların yaşanmaması yönünden uygun olacağını düşünmekteyiz.

[1] Mehmet Bingöl, Finans Gündem, 02 Aralık 2020, Kaldıraçlı işlemlerde (Foreks işlemlerinde) vergi kesintisi, https://www.finansgundem.com/yazarlar/kaldiracli-islemlerde-foreks-islemlerinde-vergi-kesintisi-yazisi/1534329

[2] Mehmet Bingöl, Finans Gündem, 20 Mart 2014, Foreks kazançlarında vergi var mı?
https://www.finansgundem.com/yazarlar/foreks-kazanclarinda-vergi-var-mi-yazisi/466571

[3] Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği’ne gönderilen 22.01.2021 Tarih ve 91378753-120.06.08(127)-E.10556 sayılı GİB yazısı.

FinansGündem | Mehmet Bingöl