Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin 7326 Sayılı Kanun, 3 Haziran 2021 tarihinde TBMM’de yasallaştırıldı. Birkaç gün içinde de Cumhurbaşkanımız tarafından onaylanarak Resmi Gazete’de yayımlanması beklenmektedir.
DÜNYA Gazetesi’nde 8 Nisan 2021 tarihinde ”Yeni Bir Yapılandırma Daha Gelmek Zorunda” 19 Nisan 2021 tarihinde ise “Vergide Reform Şart” başlıkları ile yayınlanan makalelerimde yeni bir yapılandırma hazırlıklarının yapıldığını ancak bunun yeterli olmayacağını birde vergi reformu yapılması gerektiğini okurlarımızla paylaşmıştım. Beklenen, istenen ve ihtiyaç duyulan yasal düzenleme (hem de benzer bir düzenleme 7256 sayılı Kanun ile 6 ay önce yapılmış olmasına rağmen) 21 Mayıs 2021 tarihinde TBMM’ye verilen kanun teklifi ile gündeme getirildi.

Yapılandırma ve özellikle af kapsamındaki yasal düzenlemeler tüm akademisyenler ve meslek mensuplarınca pek sıcak bakılmayan, yapılması arzulanmayan bir uygulama olmasına rağmen bu defa zorunlu olarak verginin tüm taraflarınca istendi ve hatta 6 ay önce çıkan yapılandırma Kanunu matrah artırımı, vergi affı içermediği için eleştirildi. İdare tahakkuk eden vergiyi toplayamıyor, zaten tahakkuk oranları yıldan yıla düşüyor, mükellef vergi ödemek istemiyor veya ödeyemiyor, ödenmeyen vergiler üst üste birikiyor, ekonomik gidişat iyi değil, bütün bu gelişmeler sonrası ortaya çıkan olumsuzlukları kaldırmak için vergi affı gelmek zorundaydı ve geldi.

Hem de bu kez tam da istendiği gibi; 2020, 2019, 2018, 2017 ve 2016 yılları için matrah artırımı, kasa, stok, ortaklar cari hesap affı, ödenmeyen kamu borçlarının yeniden yapılandırılması gibi piyasanın ve ekonominin istediği ve bekledi tüm konular TBMM’den geçerek yasallaştı. Ekonominin ihtiyacı olan, yerinde bir düzenleme, konunun tarafları tarafından da oldukça makul ve olağan karşılandı. Karşı tepki hiçbir taraftan yok. Herkes memnun. Yeni bir sayfa açıp her şeyi rayına koymak için güzel bir fırsat. Ya da bize göre son şans. Bu şans iyi değerlendirilmeli.
Atılan bu birinci adım yapılacak bir vergi reformu ile desteklenmeli ve kalıcı hale getirilmelidir. Mevcut bozuk ve çarpık vergi sistemimiz devam ettiği sürece çok değil en geç 1 yıl sonra yeni bir vergi affını ve yapılandırılmasını konuşuyor olacağız. Çünkü kalıcı olması için zamanaşımı süresindeki tüm yılları kapsayacak bir af ve yapılandırma şarttı. Ama bu, kapsamlı bir reform olmadan tek başına yeterli değildir. “Vergi Reformu Şart” başlıklı makalemde açıkladığım gibi vergi affının yapılması tek başına yeterli değildir. Uzlaşı ile hazırlanacak vergi reformuna kesin ihtiyacımız bulunmaktadır.

Hazine ve Maliye Bakanlığı bu af ve yapılandırma kanununun başarılı olmasını ve bu kapsamda yüksek tutarda vergi toplamayı istiyorsa bu kanunu bir vergi reformu ile mutlaka desteklemelidir.

30 yıllık mesleki tecrübem ve bilgim ile ısrar ve iddia ediyorum ki bu vergi affının başarılı olup yüksek tutarlı vergi toplanabilmesi ve benzeri vergi aflarının tekrarlanmaması için vergi reformu yapılması şart, hem de hiç zaman kaybetmeden bu kanunun uygulamasına paralel olarak yapılması gerekmektedir.

19 Nisan 2021 tarihli “Vergide Reform Şart” başlıklı makalemde de (https://www.dunya.com/kose-yazisi/vergide-reform-sart/618285) yer verdiğim doğrultuda, ana hatlarıyla, dolaylı vergilerin toplam vergi gelirleri içerisindeki payını düşürecek, vergi mevzuatını mükelleflerin anlayacağı basitliğe indirgeyecek, tabana yayılmış adil bir vergilendirme sistemi getirerek, gelişen teknoloji ve e-devlet uygulamalarının avantajlarından maksimum düzeyde yararlanarak kayıp ve kaçağı önlemek, naylon fatura uygulamalarını bitirecek bir yapı öngörmeliyiz. Mükelleflerin “zaten yakında af çıkar” beklentisiyle vergi ödemekten imtina etmelerinin önüne geçmeli, dürüst bir şekilde vergisini zamanında ve eksiksiz ödeyen mükellefleri ödüllendirmeli, mükellefleri vergi sisteminin bir paydaşı olarak değerlendirmeliyiz. Hatta örneğin kuruluş aşamasındaki şirketlere başlangıçta vergi avantajı sağlayarak sonradan vergi yüklerini normale getirmek gibi akılcı kurgular içerecek bir vergi sistemini inşa etmek zorundayız. Aslına bakarsanız yapacak çok şeyimiz var. Yeter ki isteyelim!

Bu kapsamda başta, Hazine ve Maliye Bakanlığımız, meslek odalarımız ve üst birliğimiz olan TÜRMOB, TOBB, tüm meslek, oda ve birliklerimizi, tüm üniversitelerin ilgili bölümleri ve akademisyenlerimizi, konuya ilgi gösteren ve duyarlı olan sivil toplum kuruluşlarını ve benzeri kuruluşları konuya taraf olmaya, uzlaştırıcı, modern ve adil bir vergi reformu hazırlamaları için masaya davet ediyorum.

Gelin toplum olarak önümüze gelen bu fırsatı veya bu son şansı iyi değerlendirelim. Adil bir vergilendirme sistemi için el ele verip çalışalım.

Şimdi tam zamanı.....

Geç kalmayalım......

Aksi takdirde bunun faturasını yine hep beraber ödemek zorunda kalacağız. Hem de her sefer bir öncekine göre ağırlaştırılmış olarak....

Dünya | Yılmaz SEZER