İş mevzuatımızda kural olarak çalışma süresi haftalık en fazla 45 saat olarak belirlenmiştir. Bu süre, işçi ve işverenin anlaşması ya da toplu iş sözleşmesiyle daha az belirlenebilir. Ancak 45 saati aşması mümkün değildir. Bu genel kural kapsamında İş Kanunu’nda yazılı şartlar çerçevesinde haftalık 45 saati aşan çalışmalar fazla çalışma olarak kabul ediliyor. İşçinin normal çalışma ücretinin sözleşmelerle haftalık 45 saatin altında belirlenmesi halinde, işçinin bu süreden fazla, ancak 45 saate kadar olan çalışmaları ‘fazla sürelerle çalışma’ olarak adlandırılıyor. Belirlenen bu sürelere göre alınacak ücretler ile kullanılacak serbest zaman değişiyor.
YILLIK 270 SAAT
İş Kanununa İlişkin Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliği’nin ‘Fazla Çalışmada Sınır’ başlıklı maddesinde, fazla çalışma süresinin toplamının bir yılda 270 saatten fazla olamayacağı hükme bağlanmıştır. Bu süre sınırının, işyerlerine veya yürütülen işlere değil, işçilerin şahıslarına ilişkin olduğu belirtilmiştir.
Diğer yandan, günlük çalışma süresinin sınırlandırılmasıyla ilgili tarafların yazılı anlaşması ile haftalık normal çalışma süresi, işyerinde haftanın çalışılan günlerine, günde 11 saati aşmamak koşuluyla farklı şekilde dağıtılabileceğine Çalışma Süreleri Yönetmeliği’nde yer verilmiştir. Emsal nitelikteki inceleme konusu bu Yargıtay kararında, haftalık yasal 45 saat çalışma süre sınırı aşılmamakla birlikte günlük çalışma süresinin aşılması halinde işçinin fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığı değerlendirildi.
Kararı veren daire: Yargıtay 9. Hukuk Dairesi Esas no: 2021/7759Karar no: 2021/12375 Yasal dayanağı: 4857 sayılı Kanun’un 63. maddesine istinaden yürürlüğe konan ‘İş Kanununa İlişkin Çalışma Süreleri Yönetmeliği’ ile ‘İş Kanununa İlişkin Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliği’
DAVA KONUSU OLAY
İnceleme konusu bu Yargıtay kararında; taraflar arasında davacının fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanmadığı ve iş sözleşmesinin davacı tarafından haklı sebeple feshedilip feshedilmediği noktasında uyuşmazlık bulunuyor. Karara konu uyuşmazlıkta, davacının davalıya ait hastanede hemşire olarak görev yaptığı, yani sağlık alanında faaliyet gösteren bir işyerinde çalıştığı uyuşmazlık konusu değildir. Davacı, 08.00-17.00 ve 17.00-08.00 saatleri arasında olmak üzere iki vardiya ile çalıştığını, ayda 12-13 kez 17.00-08.00 saatleri arasında çalışarak nöbet tuttuğunu, bu çalışmalarının karşılığı olan ücretlerinin ödenmediğini ileri sürmüş, mahkemece davacının fazla çalışma ücretine hak kazanmadığına dair bilirkişi raporuna itibar edilerek fazla çalışma ücreti talebinin reddine karar verilmiştir.
GECE MESAİSİ 7.5 SAAT
Yerel mahkeme tarafından itibar edilen bilirkişi tarafından davacı işçinin, haftalık 45 saati aşan çalışmalarının dışında, günlük 11 saati aşan çalışmaları ile 7.5 saati aşan gece çalışmaları yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır. Raporda her ne kadar, kart okuma listelerine göre yapılan fazla çalışmaların ücret pusulalarında tahakkuk ettirilerek davacıya ödendiği belirtilmiş ise de kayıtlar üzerinde davacının haftalık 45 saati aşan, haftalık 45 saati aşmasa dahi günlük 11 saati veya 7.5 saati aşan gece çalışmaları yönünden inceleme yapılmamıştır. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi tarafından ilk derece mahkemesince eksik inceleme ile hüküm kurulması; bölge adliye mahkemesince de davacının bu yöndeki istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi hatalı bulunmuştur. Bu sebeple öncelikle, davacının haftalık 45 saati aşan bir çalışması olup olmadığı, haftalık 45 saati aşan çalışmasının bulunmaması halinde günlük 11 saati aşan çalışma yapıp yapmadığı yönünde denetlenebilir şekilde inceleme yapılması, buna göre davacının fazla çalışma yapıp yapmadığının belirlenmesi gerektiği, ayrıca İş Kanunu’nun 68. maddesi dikkate alınarak sağlık alanında faaliyet gösteren işyerinde çalışan davacının, değişikliğin yürürlüğe girdiği 4 Nisan 2015 tarihinden önceki dönem yönünden ise 7.5 saati aşan gece çalışmasının karşılığının fazla çalışma ücreti olarak ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
GÜNLÜK MESAİ 11 SAATİ AŞMAMALI
Kararın devamında yerel mahkemenin, öncelikle davacının haftalık fazla çalışma süresi 45 saati aşmasa dahi günlük 11 saati aşacak şekilde çalışıp çalışmadığı veya (4 Nisan 2015’ten önceki ve sonraki dönem yönünden ayrı ayrı değerlendirme yapılmak kaydıyla) günlük 7.5 saati aşan gece çalışmasının bulunup bulunmadığı yönünde araştırma ve inceleme yapılması, bu araştırmanın sonucuna göre davacının fazla çalışma ücretine hak kazandığının belirlenmesi gerektiğinin altı çizilmiştir. İş hukukumuzda her ne kadar haftalık çalışma esas alınarak fazla mesai ücreti belirlense de işçinin ruh ve beden sağlığının korunmasına yönelik emredici nitelikte yer verilen gece çalışmasına ilişkin süre sınırı ile günlük 11 saat çalışma süresinin aşılmaması noktasından hareketle verilen bu kararın isabetli olduğunu değerlendiriyoruz.
İŞVERENE YAPTIRIM
Haftalık fazla çalışma süresinin 45 saati aşmaması halinde bile günlük 11 saati aşacak şekilde ya da 7.5 saati aşan gece çalışmasının bulunması durumunda işçiye fazla mesai ücreti tahakkuk ettirilerek ödenmesi elzemdir. Aksi takdirde yapılacak denetimlerde işveren, hem İş Kanunu hem de SGK açısından yaptırımlarla karşı karşıya kalacak. Bu bağlamda Yargıtay’ın emsal nitelikteki bu kararındaki tespitler çerçevesinde işyerinde uygulanacak çalışma sürelerinin ve fazla mesai hesaplarının gözden geçirilip yeniden düzenlenmesi, işçi ve işverenlerin lehine olacak.
(Kaynak: İsa Karakaş / İstanbul Ticaret Gazetesi | 29.05.2023)
İtoHaber | İsa KARAKAŞ