5 Mayıs Pazartesi günü öğlen saatlerinde Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek TGRT TV’de ülke ekonomisi hakkında açıklamalarda bulundu. Konuşmasında birçok ekonomik hedefi ve mevcut ekonomik/mali durumu izah etmeye çalıştı ama vergiyle alakalı çok bir şey söylemedi; soru da sorulmadığından çok girmedi.

Şimşek, konuşmasında özellikle dolaylı vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payının düşürüleceğini belirtti. Ama nasıl yapılacağını söylemedi. Gelin bunu ben size anlatayım.

Mehmet Şimşek ne demek istedi?

Şimşek, özellikle her yere vergi memurları koyarak kayıt dışılığı önleyeceğini vurguladı. Ancak o kadar çok vergi memuru var mı? sorusu çok soruldu bana. Gelir İdaresi Başkanlığı 2024 yılı Faaliyet Raporu'nu 7 Nisan Pazartesi günü kendi internet sayfasında yayımlamıştı.

Gelir İdaresi Başkanlığının, 2024 yılında 580’i (%1,4) merkezde, 40.085’i (%98,6) ise taşra teşkilatında olmak üzere toplam 40.665 dolu kadrosu bulunmaktadır. Aşağıdaki tabloda son altı yılın merkez ve taşra personel sayısı görülmektedir.

2024 yılı itibariyle merkezde 202 kadın, 378 erkek toplamda 580 kişi; taşrada 16.480 kadın, 23.605 erkek toplamda 40.085 kişi görev yapmaktadır. Gelir İdaresinin kıymetli çalışanlarının sayısını öğrendiğimize göre yukarıda sorduğum sorunun cevabını izninizle size bırakayım.

Gelelim dolaylı vergileri düşürme mevzuuna.

Mehmet Şimşek, toplam vergi gelirleri içindeki dolaylı vergilerin payını düşüreceğini ısrarla vurguladı. Ancak bu hedefini KDV ve/veya ÖTV oranlarını düşürerek mi ve/veya bu vergilerin kapsamını daraltarak mı yapacağı hususunda net bir açıklama yapmadı.

Öncelikle şu dolaylı vergi ve dolaysız verginin ne olduğunu bi’ anlayalım isterseniz. Ülkemizde vergilerin kaynağını, gelir, harcama ve servet oluşturmaktadır. Kaynağı gelir olan vergiler, gelir vergisi ve kurumlar vergisi; kaynağı servet olan vergiler emlak vergisi, motorlu taşıtlar vergisi, veraset ve intikal vergisi ve değerli konut vergisi; kaynağı harcama olan vergiler ise katma değer vergisi (KDV), özel tüketim vergisi (ÖTV), harçlar, BSMV, gümrük vergisi gibi vergilerdir. Kaynağı servet ve/veya gelir olan vergilere dolaysız (vasıtasız); kaynağı harcama olan vergilere ise dolaylı (vasıtalı) vergiler denilir.

2024 yılında KDV ve ÖTV'nin toplam vergi gelirleri içindeki payı yüzde 51,71; dolaylı vergilerin payı yüzde 65,90 ve dolaysız vergilerin payı ise yüzde 34,10 olarak gerçekleşmişti.

2024 yılı dahil son 15 yılın ortalamasına bakıldığında dolaylı vergilerin ortalaması yüzde 66,05, dolaysız vergilerin payı ise 33,95 olmuştur.

Dolaylı vergilerin yüksek olmasının bize ne zararı var sorusunun cevabını bir örnekle anlatmaya çalışayım.

Örneğin, aylık net 25 bin lira maaş alan işçi Kemal Bey aylık market masrafının 20 bin lira artı (yüzde 10 KDV) 2 bin lira KDV ile toplamda 22 bin lira olduğunu varsayalım. Ödenen 2 bin lira KDV’nin Kemal Beyin 25 bin lira maaşı içindeki payı (2 bin/25 bin lira) yüzde 8’dir.

Diğer taraftan aylık net maaşı 250 bin lira olan Sertuğ Bey de aynı marketten ve aynı ürünleri aylık olarak satın aldığında Sertuğ Bey de 20 bin lira artı (yüzde 10 KDV) 2 bin lira KDV ile toplamda 22 bin lira ödeyecektir.

Bu durumda Sertuğ Bey’in ödediği 2 bin liranın kendi maaşı (250 bin lira) içindeki payı yüzde 0,8 yani binde 8 olacaktır. Bu durumda market kasasında zengin fakir ayırt edilmediğinden aynı vergi ödendiğinden ödenen verginin düşük gelirlinin üstündeki yükü artmış olacak yani geliri içindeki payı yüksek gelirliye nazaran yüksek kalacaktır. Yani örneğe göre aynı KDV’yi ödeyen Kemal Bey’in, maaşı düşük olduğundan ödediği vergi canını daha çok yakacaktır.

İşte bu duruma tersine artan oranlılık denilmekte ve gelir dağılımını bozucu etkisi yüksek olacaktır. Dolaylı vergiler market kasasında zengin fakir ayırt etmediğinden adaletsizdir.

Şimşek bu adaletsizliği nasıl çözecek?

Şimşek, dolaysız vergi kapsamının yerel asgari kurumlar vergisi, hasılat esaslı düzenlemeler gibi 2025 yılına özgü uygulamalarla vergi hasılatını artırıp toplam vergi gelirleri içindeki dolaysız vergilerin payını bu yöntemle artıracağını dolayısıyla da dolaylı vergilerin payını da matematiksel olarak düşüreceğini hedeflemiş.

Daha anlaşılır bir ifadeyle KDV ve ÖTV gibi vergilerin ne oranı düşürülecek ne kapsamı daraltılacak ne de toplam tahsilatı düşecek.

"İyi de nasıl olacak bu iş?

Şöyle olacak, örneğin Maliye, KDV ve ÖTV gibi dolaylı vergilerden 66 lira; gelir ve kurumlar vergisi gibi dolaysız vergilerden de 34 lira tahsilat yapmış olsun. Böylece dolaylı vergilerin payı yüzde 66, dolaysızın ise yüzde 34 olmuş olacak.
Varsayalım sonraki sene KDV ve ÖTV gibi dolaylı vergilerin tahsilatı 66 liradan 80 liraya; dolaysızların tahsilatı da 34 liradan 50 liraya çıkmış olsun. Bu durumda toplam tahsilat (80+50) 130 lira, dolaysızların (50 liranın) 130 lira içindeki payı yaklaşık yüzde 38; dolaylıların payı ise yaklaşık yüzde 62 olmuş olacak.
Yani tüm vergilerin tahsilatı artmış olacak,
Böylece maaşlarımızdan, market alışverişlerimizden dolayı ödediğimiz vergiler artacak ama dolaylı verginin (KDV, ÖTV) payı yaklaşık yüzde 66’dan yüzde 62’ye düşmüş; dolaysızların payı yüzde 34’ten yüzde 38’e çıkmış olacak.
En nihayetinde Şimşek, haklı çıktığı için hissedeceğimiz vergi yükü de hafiflemiş mi olacak?"

Kaynak: T24 | Erdoğan SAĞLAM