Gelir İdaresi özelgeleri, vergi cezası ve gecikme faizine karşı koruma sağlıyor. Aynı nitelikli özelgeler sadece özelgenin verildiği değil bütün mükellefler için aynı sonuçları doğuruyor. Bu nedenle özelgeler oldukça önemli ve izlenmesi gereken kaynaklar.

Gelir İdaresince verilen özelgelerden seçilmiş bazılarının özetine, yorum yapmadan zaman zaman bu köşede yer vermeye çalışıyorum.

İşte son zamanlarda verilen gerçek kişilerin gelirlerinin vergilemesine ilişkin özelgelerden seçtiğim bazılarının özeti. Özelgelerin tam metinlerine Gelir İdaresinin internet sitesinden ulaşmak mümkün. 
 

Kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile edinilen dairelerin çocuklara satılması/bağışlanması halinde vergileme nasıl yapılır?

(23.08.2019 tarih ve 101608 sayılı özelge) 

Gayrimenkul alım satımı ticari bir organizasyon içinde yapıldığında alım satımın ticari faaliyetin bir unsuru sayılması, ancak ticari organizasyonun şekli ve maddi unsurları ile açıkça belli olmadığı hallerde faaliyetin devamlılık kasıt ve niyeti ile yapıldığını belirleyen objektif ölçü olarak, muamelede çokluk olup olmadığına bakılması gerekmektedir. 

Gayrimenkullerin iktisap tarihinden sonra aynı kişiye farklı tarihlerde veya farklı kişilere aynı tarihte veya birbirini izleyen tarihlerde satılması durumunda yapılan satışlar devamlı olarak gayrimenkul alım-satım işiyle uğraşıldığına karine teşkil edeceğinden, elde edilen kazancın Gelir Vergisi Kanunu’nun 37. maddesine göre ticari kazanç olarak vergilendirilmesi gerekmektedir. 

Konuyla ilgili yapılan sorgulamalarda, gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi karşılığında elde edinilen konut niteliğindeki dairelerin aynı yıl içinde aile bireylerine ve bir başka kişiye satış şeklinde devredildiği anlaşılmaktadır. 

Kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile edinilen dairelerin herhangi bir bedel alınmaksızın aile bireylerine devredildiğinin ispatı halinde, gelir vergisi yönünden vergilendirme yapılamayacak olup, ivazsız intikal şeklinde gerçekleşen söz konusu işlemlerin veraset ve intikal vergisi kapsamında vergilendirmesi gerekmektedir. Bununla birlikte, aynı takvim yılında bir başkasına satılan gayrimenkulden elde edilen kazanç, Gelir Vergisi Kanunu’nun değer artış kazancı hükümleri kapsamında vergilendirilecektir.

Öte yandan, gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında iktisap edilen gayrimenkullerin altsoy dahil farklı kişilere bedel mukabili satışı halinde, yapılan satışlar devamlı olarak gayrimenkul alım-satım işiyle uğraşıldığına karine teşkil edeceğinden, elde edilen kazanç, Gelir Vergisi Kanunu’nun 37. maddesine göre ticari kazanç olarak vergilendirilecektir. 
 

Veraset yoluyla intikal eden gayrimenkul için amortisman ayrılabilir mi?

(15.01.2019 tarih ve 20331 sayılı özelge)

Eşin vefatı nedeniyle intikal eden gayrimenkullerin kiraya verilmesinden elde edilen kira gelirlerinin beyanında gerçek gider usulünün seçilmesi halinde Gelir Vergisi Kanunu’nun 74/6. maddesine göre kiraya verilen gayrimenkuller için ayrılan amortismanın indirim konusu yapılması, söz konusu gayrimenkullerin ivazsız olarak intikal etmiş olması nedeniyle mümkün bulunmamaktadır.
 

Tapu harcı kira gelirinin beyanında indirim konusu yapılabilir mi?

(08.07.2019 tarih ve 258095 sayılı özelge)

Kira gelirine ilişkin olarak verilecek gayrimenkul sermaye iradı beyannamesinde gerçek gider usulünün tercih edilmesi halinde, kira geliri elde edilen gayrimenkullerin mahkeme kararı neticesinde adına tescilinin yapılabilmesi için ödenen tapu harcının, Gelir Vergisi Kanunu’nun 74. maddesinin 1. fıkrasının (5) numaralı bendi uyarınca gayrimenkul sermaye iradına ilişkin safi iradın tespitinde indirim konusu yapılabilmesi mümkündür. Aynı amaçla yapılan döner sermaye bedeli ödemesinin ise söz konusu madde kapsamında indirime konu edilmesi mümkün bulunmamaktadır.
 

Ödenen Yapı Kayıt Belgesi bedeli kira gelirinin beyanında gider olarak dikkate alınabilir mi?

(11.07.2019 tarih ve 54085 sayılı özelge) 

Kira geliri elde edilen gayrimenkul için ödenen yapı kayıt belgesi bedeli, safi iradın tespitinde dikkate alınabilecek gerçek giderlerin sıralandığı Gelir Vergisi Kanunu’nun 74. maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinde sayılan ödemeler arasında yer almadığından, bu ödemelerin safi iradın tespitinde doğrudan gider olarak indirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Ödenen yapı kayıt belgesi bedeli, taşınmazın iktisadi kıymetini artırdığından, bu bedelin taşınmazın maliyet bedeline eklenmesi ve taşınmazın kalan faydalı ömründe itfa edilmesi gerekmektedir.

Taşınmazın amortisman süresinin tamamlanmış olması durumunda, maliyet bedeline eklenen söz konusu tutarın taşınmaza ilişkin faydalı ömür ve amortisman oranı dahilinde ödemenin yapıldığı tarihten itibaren itfa edilmesi mümkündür. 
 

Yurt dışında yapılan cami için bir vakfa yapılan nakdi bağış beyan edilen kira gelirinden indirilebilir mi?

(19.07.2019 tarih ve 244206 sayılı özelge)

Yurt dışında yaptırılan caminin mülki idare amirlerinin izni ve denetimine tabi olarak yaptırılacak ibadethaneler kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmadığından, Gelir Vergisi Kanunu’nun 89. maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendi hükmü kapsamında bağış tutarının tamamının beyan edilen gelirden indirimi mümkün değildir. 

Ancak Gelir Vergisi Kanunu’nun 89. maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendi hükmü uyarınca, Bakanlar Kurulu Kararıyla vergi muafiyeti tanınan Vakfın banka hesabına yurt dışında yaptırılan cami projesi için yatırılan nakdi bağış ve yardımların, gelir vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla, beyan edilecek gelirin %5’ine kadar olan kısmı, harcamanın yapıldığı yılda indirim konusu yapılabilir.

Recep BIYIK | PWC | Dünya