13 Mayıs Pazartesi günü Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, kamu tasarruf tedbirlerini açıklayacağını duyurdu. Bu oldukça önemli bir olay. Ancak kamu harcamaları ile alakalı tasarruf tedbirlerinin alınmasının yanında vergilendirilmeyen birçok sahanın da ayrıca vergilendirilmesi gerekmektedir. Yani vergi tabanının genişletilmesi vergilemede adalet açısından oldukça önem arz etmektedir.

Vergi tabanının genişletilmesi için yapılacak şeylerin başında ise vergi cennetleri listesinin Cumhurbaşkanınca ilan edilmesidir. Çünkü vergi cenneti sayılan yerlere para aktarıldığı zaman Kurumlar Vergisi Kanunu (KVK) m.30/7 uyarınca yüzde 30 oranında stopaj (kesinti) yapılır.

Ancak sorun şu ki; vergi cennetlerinin nereler olduğunu ancak Cumhurbaşkanı ilan ederse öğrenebileceğiz. Yani Cumhurbaşkanı bu yerleri ilan edecek, biz de öğrenecek ve buraya para gönderilmesi durumunda yüzde 30 stopaj yapacağız. Aksi durumda stopaj yapılamayacaktır. Daha da önemlisi bu listeler Cumhurbaşkanınca yıllardır ilan edilmedi.

Gerçekten cennet mi bu vergi cennetleri?

Vergi cennetleri genel olarak ülke dışında bulunan hiç vergilendirilmeyen ya da düşük oranda vergilendirilen, bilgi paylaşımı konusunda şeffaf olmayan, kazanç anlamında fiili aktivitelerin olmadığı yerler olarak bilinir.

OECD de vergi cenneti kavramını tanımlamak yerine buna bazı özellikler atfederek anlaşılmasını sağlamaya çalışmıştır. OECD vergi cennetleriyle alakalı olarak çok düşük oranlı ya da hiç vergi olmaması, şeffaflığın çok az ya da hiç olmaması, etkin bilgi alışverişinin olmaması ve herhangi bir iktisadi faaliyetin bulunmaması şeklinde özellikler saymıştır.

Vergi cennetleri uluslararası birçok sahada offshore yani kıyı ötesi finans merkezleri olarak da bilinir. Bunlara offshore yani kıyı ötesi denilmesinin temel nedeni bu yerlerin Karayip Denizi’ndeki irili ufaklı adalardan oluşmasından kaynaklıdır. Ancak bu kavram Karayip’teki yerleri de aşarak denizi ve dolayısıyla kıyısı olmayan yerlerde de kullanılınca bu kavramın içeriğinde ilk etapta deniz ve kıyı aramak yerine vergi avantajı olan yerler anlaşılmaya başlandı. Böylece bir yer, denizi ve kıyısı olmasa da vergi cenneti dolayısıyla offshore sayılabilmektedir.

Dünyada bilinen offshore merkezleri yani vergi cennetleri Apple’ın 55 milyar dolarlık vergi hilesine konu işlem yaptığı İrlandaGoogle’ın 45 milyon dolardan fazla para tuttuğu Bermuda, LüksemburgİsviçreMonacoVirgin Adaları, Man Adaları, Cayman Adaları, Malta, Şeyseller, Bahreyn, Mauritius Cumhuriyeti, Jersey (Manş Adaları) vs. sayılabilir.

Vergi cenneti olarak sayılan bu yerler bizim ülkemiz için gerçekte de birer cennetler. Çünkü bu yerlere aktarılan paralardan KVK m.30/7 uyarınca yüzde 30 stopaj yapılması gerekmekte ancak bu yerlerin KVK m.30/7.fkr uyarınca Cumhurbaşkanınca ilan edilmesi gerekmektedir.

Dolayısıyla bu yerler Cumhurbaşkanınca ilan edilmediği için buralara aktarılan paralardan stopaj da yapılmamaktadır. Ve bu yerler ülkemiz için gerçekten cennet olarak kalmaya devam etmektedir.

Önemli bir husus da KVK m.30/7.fkr uyarınca, Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen ülkelerde yerleşik olan veya faaliyette bulunan kurumlar ile tam mükellef kurumların söz konusu ülkelerde bulunan işyeri veya daimî temsilcilerine nakden veya hesaben yapılan veya tahakkuk ettirilen her türlü ödemeler, bu ödemelerin verginin konusuna girip girmediğine veya ödeme yapılan kurumun mükellef olup olmadığına bakılmaksızın yüzde 30’luk vergi kesintisi kapsamındadır. Dolayısıyla, vergi cenneti olan yerlerde yerleşik olan veya buralarda faaliyette bulunan kurumlara ödenen kredi anaparası, tasfiye bakiyesi gibi değerler de vergi kesintisi (stopajı) kapsamında bulunmaktadır.  

Ödemeye esas teşkil eden bir belgenin Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek ülkelerde düzenlenmesi, vergi kesintisi için yeterlidir. Ancak bu yerler Cumhurbaşkanı tarafından ilan edilmediğinden yüzde 30’luk kesinti (stopaj) de yapılmayacaktır. Bu durum Hazineyi çok ciddi şekilde zarara uğratmaktadır.

Şimşek, bu konuda Cumhurbaşkanı'nı uyaracak mı?

KVK m.30/7.fkr uyarınca stopaj yapılması için bu yerlerin Cumhurbaşkanınca ilan edilmesi gerektiği aksi durumda buraya aktarılan tutarlar üzerinden stopaj yapılmayacağı net bir şekilde belirtilmiş.

Vergi cennetleri hususunda ne Erdoğan ne Cevdet Yılmaz ne de Şimşek herhangi bir açıklama yapmakta.

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bu yönde bir rapor hazırlaması şarttır. Çünkü 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden bu yana yaklaşık 18 yıllık süreçte vergi cenneti sayılan yerlerin listesinin açıklanmamasından kaynaklı ne kadarlık bir vergi kaybı olduğunu bilmek bir vergi mükellefi olarak yurttaşlık hakkımız olsa gerek.

Bu nedenle Şimşek’in Cumhurbaşkanını tez elden bu listelerin ilanı konusunda uyarması ya da bir düzenleme yapılmayacaksa da neden yapılmayacağı hususunu açıklaması gerekmektedir.

T24 | Murat BATI