Hazine ve Maliye Bakanlığı kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında bir yandan denetimler yapmakta bir yan­dan da gelişmiş teknolojiler ve yapay ze­ka kullanılarak mükellefler, mükellefler­le muamelede bulunan kişiler ya da kamu kurumlarından bilgiler toplamaktadır.

Elde edilen bu verilerden yola çıkılarak kayıp ve kaçağın olduğu düşünülen deği­şik sektörlerde denetimler ve vergi ince­lemeleri yapılmaktadır.

Bu çalışmalar kapsamında Vergi Dene­tim Kurulu Risk Analiz Merkezi tarafın­dan ilk kez uygulamaya alınan Beyanna­me Gözetim Programı riskli ancak gönül­lü uyum potansiyeli taşıyan mükelleflere beyannamelerini dikkatli vermeleri konu­sunda uyarı yazıları göndermektedir. Bu yazılardan biri olan “Yüksek Gelir Grup­ları Gözetim Uyum Programı” yazıları geçtiğimiz hafta potansiyel gelir ve har­cama düzeyi ile vergi beyanları uyumsuz olan 10 bin şirket ortağına tebliğ edildi.

Yazıların içeriğine bakılınca kamuoyu tarafından “nereden buldun” diye adlan­dırılan ve şu an yürürlükte olmayan vergi­sel düzenlemeler akla geldi.

“Nereden buldu kanunu” neydi?

Dönemin Maliye Bakanı Zekeriya Te­mizel ile birlikte anılan “nereden bul­dun” düzenlemesine göre 1 Ocak 1998 ta­rihi “Mali Milat” olarak kabul edilecek ve temiz bir sayfa açılacaktı. Düzenlemeyle “Gelir” in tanımı; “Gelir, bir gerçek kişi­nin bir takvim yılı içinde elde ettiği, tasar­ruf veya harcamasına kaynak teşkil eden her türlü kazanç ve iratların safi tutarı­dır.” Şeklinde değiştirilmekte ve Maliye Bakanlığı, aşırı lüks bir hayat sürmelerine rağmen düşük vergi ödeyen mükellefleri çağırıp, bu harcamaların kaynağını “ne­reden buldun” diye sorabilecekti. Kanun 2003 yılında yürürlükten kaldırıldığı için uygulama imkanı olmadı.

Yazılarda nerden buldun diye soruluyor

Vergi Denetim Kurulu tarafından 10 bin şirket ortağına tebliğ edilen ve Vergi Mü­fettişleri tarafından görüşmeye çağrılan mükelleflere sorulan nereden buldun so­ruları.

Şirketinizin kâr dağıtım yapmadığı tes­pit edilmiş, beyana tabi gelir unsurlarını­zın bulunmadığı tespit edilmiş, kredi kar­tı harcamalarınızın tutarı tespit edilmiş, banka hesaplarınızdaki hareketler tespit edilmiş gibi sorular sorularak bunların kaynağına ilişkin belgeler istenilmekte, ayrıca satın alınmış olan taşınır ve taşın­mazların kaynağına ilişkin belgeler talep edilerek mükellefler görüşmeye ve izaha davet edilmektedir.

İzahat yeterli görülmezse ne olacak?

Yapılan çalışma, mükelleflere hakların­da tespit edilen hususların ve uyumsuz­lukların sebeplerini açıklama ve gönüllü uyum imkânı vermekte olup, vergi incele­mesi değildir.

Ancak makul bir açıklama yapmayan veya gönüllü uyum göstermeyen mükel­lefler vergi incelemesine esas alınmak üzere Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı risk analiz birimince ayrıca risk değerlen­dirmesine tabi olacaktır.

Nereden buldun incelemesinin yasal dayanağı yok

Mükelleflerin harcama ve tasarrufları­nın kaynağının vergilendirilmesine yöne­lik bir yasal düzenleme bulunmamaktadır.

Kayıt dışı ekonomi ile toplumsal olarak mücadele etmeliyiz ancak mücadele eder­ken bunun yasal alt yapısının da düzen­lenmesi gerekiyor.

Aksi halde bu çalışmalar neticesinde tarh edilecek vergiler ve kesilecek vergi cezaları çok sayıda ihtilaflı vergi davaları­nın oluşmasına yol açacaktır.

Bu çalışmada amaç, mükellefleri bilgi­lendirmek olmalıdır.

Harcama ve tasarrufların kaynağının vergilendirilmesi isteniyorsa buna ilişkin yasal düzenlemeleri yaptıktan sonra bu düzenlemelere uymayanlar vergilendiril­melidir.

Kaynak: Dünya | Mahmut Bülent YILDIRIM