İsteyen şirket, söz konusu tutarları yüzde 3 vergi ödemek suretiyle kayıtlarından silebilecek!
Tabi bu düzenlemeden yararlanmak isteğe bağlı, zorunlu değil!
Bu para ve alacakların ana nedeni belgesiz harcamalar!
Şirketlerin kasasında yüksek miktarda para tutması hayatın doğal akışına aykırı. Yine, aynı şekilde, şirketlerin ortaklarından alacaklı olarak gözüktükleri tutarların bir kısmı gerçek kalan kısmı ise fiktif! Bunun en büyük nedeni ise, şirketlerin büyük bir kısmının aile şirketi olarak kurulmaları ve şirket sahiplerinin bu şirketleri şahıs işletmesi gibi yönetme arzuları. Bu şirketler aile şirketi olmaları nedeniyle de, yapılan gider ve ödemeler için ister istemez ortaklar cari hesaplarını kullanıyorlar. Ayrıca, bu şirketlerin çeşitli nedenlerle belgesiz ödemeleri de olabiliyor. Örneğin; bazı işlerin sonuçlandırılabilmesi için belgesiz ödeme yapılması, satın alınan mal veya hizmetler ile yaptırılan işler için fatura alınamaması, çalışanların ücretlerinin düşük gösterilerek aradaki farkın açıktan ödenmesi gibi. Belgesiz harcamaların artması kasa ve ortaklardan alacaklar hesaplarının sürekli olarak şişmesine neden oluyor, kasada gerçekte 10 bin TL. olduğu halde, muhasebe kayıtlarında 10 veya 20 Milyon TL. gözükebiliyor.
Maliye, kasada olmayan paradan ve ortaklardan alacaklardan vergi istiyor!
Maliye açısından kasada yüksek tutarlarda para gözükmesi ile ortakların ortağı oldukları şirketlere yüksek tutarlarda borçlu gösterilmeleri arasında herhangi bir fark bulunmuyor, kasadaki günlük ihtiyaç tutarının üzerindeki paralar ile ortaklardan alacaklar hesaplarında gözüken tutarların, ortaklar tarafından şirketten çekildiğini ve kullanıldığını kabul ediyor, üçer aylık geçici vergi dönemleri itibariyle ortaklarından alacaklı bulundukları tutarlar ile kasada günlük ihtiyaç tutarının üzerinde kalan tutarın toplamı üzerinden adat yöntemiyle faiz hesaplanarak, ortaklara fatura edilmesini ve yüzde 18 KDV hesaplanmasını istiyor.
Bu şekilde, söz konusu tutarlara adat faizi hesaplamayan ve fatura kesip KDV uygulamayan şirketleri ise, CİDDİ MALİYETLİ BİR SON BEKLİYOR. Maliye, bu şirketlerden vergi üstüne vergi, ceza üstüne ceza alıyor. İşte istenilen vergi ve cezalar:
1) KVK’nın transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı hükümlerine göre kurumlar vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi,
2) Olay kâr dağıtımı kabul edildiği için yüzde 10 stopaj, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi,
3) Gerçek kişi ortaklardan kâr payı ya da temettü nedeniyle gelir vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi,
4) KDV, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi.
Yani, pabuç oldukça pahalı!
Af düzenlemesi hangi Kanunla getirildi?
Kasa ve ortaklar cari hesap affı düzenlemesi, 7440 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’da yer alıyor (7440 sayılı Kanun, Mad. 6/3). Sözü edilen Kanun, 12 Mart 2023 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiş bulunuyor (12 Mart 2023 tarihli ve 32130 sayılı Resmi Gazete). Söz konusu düzenlemenin usul ve esasları ise 1 Seri No.lu Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair 7440 Sayılı Kanun Genel Tebliği ile belirlenmiş durumda (25 Mart 2023 tarihli ve 32143 sayılı Resmi Gazete).
Bu düzenleme ile şirketlere sağlanan imkan ne?
Söz konusu düzenleme ile Şirketlere, 31 Aralık 2022 tarihi itibarıyla düzenlenen bilançolarında görülmekle birlikte işletmelerinde bulunmayan kasa mevcutları ve işletmenin esas faaliyet konusu dışındaki işlemleri dolayısıyla (ödünç verme ve benzer nedenlerle ortaya çıkan) ortaklarından alacaklı bulunduğu tutarlar ile ortaklara borçlu bulunduğu tutarlar arasındaki net alacak tutarları ile bunlarla ilgili diğer hesaplarda yer alan işlemlerini 31 Mayıs 2023 tarihine kadar (bu tarih dâhil) vergi dairelerine beyan etmek suretiyle kayıtlarını düzeltmeleri ve böylece kayıtlarını fiili duruma uygun hale getirmeleri imkanı veriliyor.
Kapsama hangi para ve alacaklar giriyor?
Aslında bu ve benzeri düzenlemeler, fiktif kasa bakiyeleri ile esas itibariyle ortaklardan gerçek olmayan alacakların silinmesi amacıyla yapılıyor. Bu, fiktif kasa bakiyeleri için doğru. Ancak, ortaklardan alacaklar hesabının ne kadarı fiktif alacak ne kadarı gerçek alacak bunu tespit etmek oldukça zor. Bu nedenle, af kapsamına, ortaklardan olan alacakların tamamı giriyor. Nitekim, ilgili düzenlemede de, kayıtlarda yer aldığı halde işletmede bulunmayan ifadesi sadece kasa mevcudu için kullanılmış olup, bu da görüşümüzü doğruluyor.
Yani, şirketlerin defter kayıtlarında ve bilançolarında gözükmekle beraber kasalarında mevcut olmayan paralar ile fiktif veya gerçek olup olmadığına bakılmaksızın ödünç para verme ve benzeri nedenlerle ortaklarından alacaklı oldukları tutarlar ile bunlarla ilgili diğer hesaplarda yer alan tutarlar af (düzeltme) kapsamına giriyor.
Düzenlemeden kimler yararlanabilecek?
Söz konusu düzenlemeden, sadece bilanço esasına göre defter tutan kurumlar vergisi mükellefleri yararlanabilecek!
Yüzde 3 vergi ödeyene af!
31 Aralık 2022 tarihi itibarıyla düzenlenen bilançolarında görülmekle birlikte işletmelerinde bulunmayan kasa mevcutları ve işletmenin esas faaliyet konusu dışındaki işlemleri dolayısıyla (ödünç verme ve benzer nedenlerle ortaya çıkan) ortaklarından alacaklı bulunduğu tutarlar ile ortaklara borçlu bulunduğu tutarlar arasındaki net alacak tutarları ile bunlarla ilgili diğer hesaplarda yer alan işlemlerini düzeltmek için beyanda bulunan şirketler, beyan ettikleri tutarlar üzerinden yüzde 3 vergi hesaplayacak ve beyanname verme süresi içerisinde ödeyecekler. 7440 sayılı Kanunda beyan ve ödeme süresi 31 Mayıs 2023 (bu tarih dâhil) olarak belirlenmiş durumda. Cumhurbaşkanımızın bu süreyi 1 aya kadar uzatma yetkisi (30 Haziran’a kadar) bulunuyor.
Şirketler ve ortakları için kaçırılmayacak büyük bir fırsat!
Fiilen kasada bulunmayan para ve ortaklardan alacaklara, yüzde 3 vergi ödenmesi karşılığı getirilen bu af, şirketler ve ortakları için büyük bir fırsat. Yani, beyan edilerek düzeltilen tutarla sınırlı olarak, ortaklar şirkete olan borçlarından kurtuluyorlar. Aslında yapılan bu işlem şirkete kasko sigortası yaptırmak gibi bir şey. Bu şekilde şirketler haklarında yapılacak muhtemel vergi incelemeleri de önlenmiş oluyor. Çünkü, kasa ve ortaklar cari hesabında yüksek tutarlı paraların gözükmesi, Risk Analiz Sisteminde tanımlanan ve incelenecek mükelleflerin seçiminde dikkate alınan en önemli kriterlerden birisi.
Bu büyük fırsatı kaçırmamak lazım.
Düzeltmede hangi bilanço esas alınacak?
Düzeltme beyanında bulunacak şirketlerin, 31 Aralık 2022 tarihli bilançolarını dikkate almaları gerekiyor. Özel hesap dönemi kullanan mükellefler ise, 2022 yılı içerisinde sona eren hesap dönemlerine ilişkin olarak düzenleyecekleri bilançolarını esas alacaklar.
Düzeltmede hangi tarih dikkate alınacak?
Düzeltme (silme) işleminde, 31 Aralık 2022 tarihli bilançolarda görünen tutarlar esas alınacak. Yani, düzeltilerek silinecek tutarlar 31 Aralık 2022 tarihli bilançolarda görünen tutarlardan fazla olamayacak. Düzeltmenin yapılacağı 2023 yılında söz konusu tutarlar artmışsa, 31 Aralık 2022 tarihli bilançolarda yer alan tutarlar, azalmışsa beyan tarihindeki (en geç 31 Mayıs 2023 tarihindeki) tutarlar düzeltmeye esas alınacak.
Bu çok önemli ve mutlak suretle dikkat edilmesi gereken bir ayrıntı, aman dikkat!
Düzeltmede ortaklara borçlar hesabı da dikkate alınacak mı?
Evet, düzeltmeye esas tutarın belirlenmesinde, ortaklara borçlar hesabındaki tutarlarda dikkate alınacak. Şöyle ki; düzeltmeye, işletmenin esas faaliyet konusu dışındaki işlemleri dolayısıyla (ödünç verme ve benzer nedenlerle ortaya çıkan) ortaklarından alacaklı bulunduğu tutarlar ile ortaklara borçlu bulunduğu tutarlar arasındaki net alacak tutarları esas alınacak. Yani alacaklar borçlar ile netleştirilecek. Ayrıca, bu tutarın belirlenmesinde, başka hesaplarda takip edilen tutarlar da dikkate alınacak, tek düzen hesap planında yer alan "131. Ortaklardan Alacaklar" ve "231. Ortaklardan Alacaklar" toplamından "331. Ortaklara Borçlar" ve "431. Ortaklara Borçlar" toplamının çıkarılması sonucunda kalan net tutar düzeltilecek.
Diğer hesaplarda bulunan ifadesi ile ne kastediliyor?
Söz konusu düzenlemede yer alan “bunlarla ilgili diğer hesaplarda yer alan işlemler” ibaresi ile kastedilen hususun ne olduğu ile ilgili olarak, ne Kanunda ne de yayınlanan 1 Seri No.lu Tebliğde net bir ifade yer almıyor.
Uygulamada, normalde kasa veya ortaklardan alacaklar hesaplarında izlenmesi gereken belgesiz harcamalar veya ortaklara verilen borç paralar, bu hesapların şişmesine engel olunması ve daha az adat faizi hesaplanması amacıyla başka hesaplara (120, 121, 136, 159, 236, 259, 320, 329 no.lu hesaplar gibi) kaydırılarak izlenebiliyor. Bu şekilde işlem yapanlara uygulamada maalesef oldukça sık rastlanıyor.
Bize göre, normal şartlarda kasa ve ortaklardan alacaklar hesaplarında izlenmesi gerekirken, adat faizi hesabından kaçmak vb. nedenlerle yukarıda belirtilen hesaplarda izlenen tutarların da bu kapsamda düzeltilmesinde bir sakınca bulunmuyor.
Düzeltilen tutarlar ve ödenen yüzde 3 vergi gider yazılabilecek mi?
Bu düzeltme karşılığında ödenen yüzde 3 vergi, gelir veya kurumlar vergisinden mahsup edilemeyeceği gibi, beyan edilen tutarlar ve ödenen yüzde 3 vergi, kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak kabul edilmeyecek.
Düzeltme yapana geçmişe dönük tarhiyat yapılabilir mi?
Şirketlerce bu şekilde yapılan düzeltme beyanı ile ilgili olarak, söz konusu tutarların ortaklara dağıtılıp dağıtılmadığına bakılmaksızın kâr dağıtımına bağlı vergi tevkifatına yönelik ilave bir tarhiyat yapılmayacak.
Ancak, ilgili maddede, kurumlar vergisi ve KDV'ye yönelik tarhiyat yapılmayacağına dair bir düzenleme söz konusu olmadığından, kasa ve ortaklar cari hesabı düzeltmesinden yararlanan şirketlere geçmişe yönelik adat faizi hesaplamadıklarından le inceleme ve ilave kurumlar vergisi ve KDV tarhiyatları yapılabilecek. Maalesef, geçmişe dönük böyle bir risk var! Bu risk de, kurumlar vergisi ve KDV yönünden matrah ve vergi artırımı yapılarak tamamen ortadan kaldırılabilir.
Düzeltilen tutarlar hangi hesaplarda izlenebilecek?
Düzeltilen tutarlar (KKEG olarak dikkate alınmak kaydıyla) gider yazılmak suretiyle kayıtlardan silinebileceği gibi, bilançonun aktifinde 296 No.lu geçici hesapta da izlenebilir. Bu geçici hesapta izleme seçeneği, daha çok şirketlerin öz kaynaklarının yetersiz olduğu ve rasyolarının bozulduğu (özellikle kamu ihalelerine giren şirketler) hallerde tercih ediliyor.
Sonuç olarak;
Söz konusu düzenleme, bu şekilde işlemleri bulunan şirketlere kayıt ve ilgili hesaplarını düzeltmeleri için büyük bir fırsat veriyor! Kaçırmamakta fayda var.