Kur korumalı mevduat uygulaması, 2021 yılsonu kur atağı sonrası, kur ataklarının önlenmesi ve enflasyondaki kur kaynaklı ani yükselme kısmının daha hızlı bir şekilde belli bir düzeye indirilmesi amacıyla geçici olarak uygulanacak bir düzenlemedir. Bu uygulamanın cazibesinin artırılması bakımından Kurumlar Vergisi Kanunu’na 7352 sayılı Kanun ile eklenen geçici 14. madde ile kur korumalı mevduata ilişkin vergi istisnası getirilmişti. İlk olarak istisna 31 Aralık 2022 tarihine kadar geçerliydi. 7420 sayılı Kanun ile geçici 14. maddenin ikinci fıkrasına eklenen bir ibare ile bu istisnanın 31 Aralık 2023 tarihine kadar uygulanmasına imkan sağlanmış oldu. Geçici 14. maddenin dördüncü fıkrasına 7420 sayılı Kanun ile eklenen bir ibare ile; kurumların 31 Mart 2022 tarihli bilançolarında yer alan yabancı paralarını kur korumalı mevduata döndürmeleri durumunda 30 Aralık 2023 tarihine kadar bu istisna hükmünden yararlanılacağı ifade edilmiş, Cumhurbaşkanına istisna hükmünü geçici vergi dönemleri ve hesap dönemi sonu itibari ile de uygulatma yetkisi verilmişti. Geçici 14. maddenin beşinci fıkrası ile vergi istisnasının vadesi uzatılan hesaplara da 31 Aralık 2023 tarihine kadar uygulanmasına imkan verilmiş, altıncı fıkra ile de istisnanın aynı koşullarda bilanço esasında gelir 

vergisi mükellefleri için de geçerli olacağı hükme bağlanmıştı.

İSTİSNA DEVAM EDİYOR

Mevzuat detayını yukarıda özetlediğimiz bu düzenlemenin temel uygulatma yetki sahibi Merkez Bankası’dır. Merkez Bankası, geçtiğimiz ayın son günleri ve bu ayın ilk günlerinde, yaptığı bir dizi düzenleme ile şirketlerin; 31 Mart 2023 tarihli bilançolarında yer alan döviz mevcutlarını da kur korumalı mevduata bağlayabileceklerini, Türk Lirası cinsinden kur korumalı mevduat hesabı açabileceklerini, TL’den kur korumalı mevduat hesabı açılma vadesinin bir aylık da olabileceğini ifade etmişti. Uygulamada, Türk Lirası’ndan bir ay vadeli kur korumalı mevduat hesabı açma konusunda bankaların pek istekli olmadığı ifade ediliyor.

Gerçek kişilerin TL’den kur korumalı mevduat hesabı açabilme imkanının başlangıçtan bu yana geçerli olduğunu hatırlatmakta yarar var. Gerçek kişilerin elde ettiği mevduat faizleri veya kâr payları gelir vergisinden istisna olup, geçici 67. madde kapsamında sadece stopaj söz konusu olduğundan ve Cumhurbaşkanı kararı ile stopaj da sıfırlanmış bulunduğundan, gerçek kişiler bakımından herhangi bir vergileme zaten söz konusu değil. 

Kurumlar açısından ise özel bir istisna hükmü olmadığı sürece mevduat ve katılım hesabı gelirleri kurum kazancının bir unsuru olarak kurumlar vergisine tabidir. Bahsettiğimiz geçici 14. maddeyle kur korumalı mevduat uygulamasına kurumlar ve bilanço esasında defter tutan gelir vergisi mükellefleri bakımından istisna getirildi.

En son Merkez Bankası düzenlemesi ile 31 Mart 2023 tarihli bilançolarda yer alan döviz varlıklar için de kur korumalı mevduat açılabilmesine imkan verilmesi ile şirketlerce ilave açılan bu hesaplar için kurumlar vergisi istisna hükmünün uygulanabilmesi bakımından bir Cumhurbaşkanı kararı yayınlanması gerekiyordu. Beklenen karar, 25 Nisan 2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı. Böylece, kurumların ve bilanço esasına tabi gelir vergisi mükelleflerinin 31 Mart 2023 tarihli bilançolarında yer alan döviz mevcutlarını da kur korumalı mevduata bağlamalarına kurumlar vergisi istisnası sağlanmış oldu.
 

TL’DEN AÇILAN HESAPLARIN DURUMU

Şirketlerin Türk Lirası mevcutlarından da kur korumalı mevduat açılabilmesine imkan verilmesi yeni bir uygulama olduğu için vergi istisnası kapsamında değerlendirilmesi mümkün olamayacak. Bunun nedeni, vergi ve istisnası ancak kanunla konulup kanunla kaldırılabilir olmasından kaynaklanıyor. Cumhurbaşkanı yetkisi ancak kanunla çizilen çerçevede istisna hükümlerinin uygulama süresi genişletip daraltabilir. Cumhurbaşkanı kararının, Merkez Bankası’nın Türk Lirası’ndan kur korumalı mevduat hesabı açılmasına ilişkin durumu kapsamaması kararın bir eksikliği değil, yasal yetkinin bu şekilde olmasındandır. Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimleri nedeniyle zaten Türkiye Büyük Millet Meclisi yasama dönemini kapattı. 

Bu istisnanın TL’den kur korumalı mevduat açan kurumlar ve bilanço esasında defter tutan gelir vergisi mükelleflerini de kapsaması için yeni Meclisin oluşması ve yeni bir yasal düzenleme yapılması gerekiyor. 

İtoHaber | Osman ARIOĞLU