I.GİRİŞ

12 Mart 2023 tarihli Resmi Gazete yayınlanan 7440 sayılı yasa ile bazı kamu alacaklarının yapılandırılması ve matrah artırımına ilişkin düzenlemeler kanunlaştı.

Bu yazımızda söz konusu düzenlemeye ilişkin esaslar soru cevaplarla açıklanmıştır.

II.MATRAH ARTIRIMI ve KAMU ALACAKLARININ YAPILANDIRILMASINA İLİŞKİN ESASLAR

Soru 1: Hangi alacaklar bu yasa ile yapılandırılabilir.

Yapılan düzenleme ile;

a) Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerince tahsil edilen;

b) 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu kapsamına giren;

1) 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önceki dönemlere, beyana dayanan vergilerde bu tarihe kadar verilmesi gereken beyannamelere ilişkin vergi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları (gelir veya kurumlar vergisine mahsuben 2022 yılında ödenmesi gereken geçici vergi hariç),

2) 2022 yılma ilişkin olarak 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce tahakkuk eden vergi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları,

3) 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce yapılan tespitlere ilişkin olarak vergi aslına bağlı olmayan vergi cezalan,

c) 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce verilen idari para cezaları,

d) Yukarıdaki bentler dışında kalan ve 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamında tahsil dairesine takip için intikal etmiş olan asli ve fer’i amme alacakları,

f) İşletmede mevcut olduğu hâlde kayıtlarda yer almayan ya da kayıtlarda yer aldığı hâlde işletmede bulunmayan emtia, makine, teçhizat, demirbaşlar ile kasa mevcudu ve ortaklardan alacakların beyanı,

g) 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanunu ve ilgili diğer kanunlar kapsamında gümrük yükümlülüğü doğan ve Ticaret Bakanlığına bağlı tahsil daireleri tarafından 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip edilen gümrük vergileri, idari para cezalan, faizler, gecikme faizleri, gecikme zammı alacaklan,

h) Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı tahsil daireleri tarafından 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen ve bu Kanunun yayım tarihine veya bu Kanunun ilgili hükümlerinde belirtilen sürelerin sonuna kadar tahakkuk ettiği hâlde ödenmemiş olan;

1)  31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamındaki sigortalılık statülerinden kaynaklanan, 2022 yılı Aralık ayı ve önceki aylara ilişkin sigorta primi, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

2) 2022 yılı Aralık ayı ve önceki aylara ilişkin isteğe bağlı sigorta primleri ve topluluk sigortası primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

3) 31/12/2022 tarihine kadar (bu tarih dâhil) bitirilmiş olan özel nitelikteki inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin yapılan ön değerlendirme, araştırma veya tespit sonucunda bulunan eksik işçilik tutarı üzerinden hesaplanan sigorta primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

i) İdari Para Cezaları: 31/12/2022 tarihine kadar (bu tarih dâhil) işlenen fiillere ilişkin olup ilgili kanunları uyarınca uygulanan idari para cezaları ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

j) Damga Vergisi: İlgili kanunları gereğince takip edilen 2022 yılı Aralık ayı ve önceki aylara ilişkin damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı ile bunlara bağlı gecikme zammı alacakları,

k) İl özel idarelerinin 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen ve vadesi 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan asli ve fer’i amme alacakları,

l) Belediyelere ait asli ve fer’i amme alacakları ile 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu kapsamındaki ücret ve pay alacak asıl ve fer’ileri; su, atık su ve katı atık ücreti alacakları ile bunlara bağlı fer’i (sözleşmelerde düzenlenen her türlü ceza ve zamlar dâhil) alacakları; Büyükşehir belediyelerinin, katı atık ücreti alacakları ile bunlara bağlı fer’i (sözleşmelerde düzenlenen her türlü ceza ve zamlar dâhil) alacakları,

m) İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun kapsamındaki büyükşehir belediyeleri su ve kanalizasyon idarelerinin, su ve atık su bedeli ile harcamalara katılma payı alacakları ve bu alacaklara bağlı faiz, gecikme faizi ve gecikme zammı gibi fer’i (sözleşmelerde düzenlenen her türlü ceza ve zamlar dâhil) alacakları,

n) Yatırım îzleme ve Koordinasyon Başkanlıklarının (YİKOB) vadesi 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan ve 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen asli ve fer’i amme alacakları,

hakkında uygulanır.

Soru 2: Kesinleşmiş Alacakların Durumu: Kesinleşmiş alacaklarda yapılandırma kapsamında hangi alacaklardan ve hangi oranlarda indirim yapılmaktadır.

1) Hazine ve Maliye Bakanlığına, il özel idarelerine ve belediyelere bağlı tahsil daireleri tarafından takip edilen alacaklardan bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla (bu tarih dâhil);

a) Vadesi geldiği hâlde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan vergilerin ödenmemiş kısmının tamamı ile bunlara bağlı gecikme faizi ve gecikme zammı gibi fer’i amme alacakları yerine03.2023 tarihine kadar YÎ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarı ödenir.

Ödenmemiş alacağın sadece fer’i alacaktan ibaret olması hâlinde fer’i alacak yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutar ödenir.

Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla vergilere bağlı gecikme faizi ve gecikme zammı gibi fer’i amme alacakları ile aslı bu Kanunun yayımı tarihinden önce ödenmiş olanlar dâhil olmak üzere asla bağlı olarak kesilen vergi cezalan ve bu cezalara bağlı gecikme zamlarının tamamının ödenmesinde vazgeçilmiştir.,

b) Vadesi geldiği hâlde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan ve bir vergi aslına bağlı olmaksızın kesilmiş vergi cezaları ile iştirak nedeniyle kesilmiş vergi cezalarının %50’si ve bu tutara gecikme zammı yerine 12.03.2023 tarihine kadar Yİ- ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutar ödenir.

Ödenmemiş alacağın sadece gecikme zammından ibaret olması hâlinde gecikme zammı yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranlan esas alınarak hesaplanacak tutarın ödenmesiyle yetinilmiştir.

Buna göre Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla cezaların kalan %50’sinin ve bu cezalara bağlı gecikme zamlarının tamamının tahsilinden vazgeçilmiştir.

c) Vadesi geldiği hâlde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş idari para cezalarının tamamı ile 12.03.2023 tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutar ödenir.

Ödenmemiş alacağın sadece fer’i alacaktan ibaret olması hâlinde fer’i alacak yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutar ödenir.

Söz konusu alacakların Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla cezaya bağlı fer’ilerin tamamının ödenmesinden vazgeçilmiştir.

ç) Vadesi geldiği hâlde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan ve yukarıdaki bentlerin dışında kalan asli amme alacaklarının ödenmemiş kısmının tamamı ile bu alacaklara bağlı faiz, cezai faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi feri amme alacakları yerine bu Kanunun yayımı tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın; ödenmemiş alacağın sadece fer’i alacaktan ibaret olması hâlinde fer’i alacak yerine Yİ- ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla uygulanan faiz, cezai faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’i amme alacaklarının tamamının,

tahsilinden vazgeçilir.

2) Ticaret Bakanlığına bağlı tahsil daireleri tarafından takip edilen alacaklardan bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla (bu tarih dâhil);

a) Vadesi geldiği hâlde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan gümrük vergilerinin ödenmemiş kısmının tamamı ile 12.03.2023 tarihine kadar YÎ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın ödenmesi kararlaştırılmıştır.

Ödenmemiş alacağın sadece fer’i alacaktan ibaret olması hâlinde fer’i alacak yerine YÎ-ÜFE aylık değişim oranlan esas alınarak hesaplanacak tutar ödenir.

Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla gümrük vergilerine bağlı faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’i amme alacakları ve aslı Kanunun yayımı tarihinden önce ödenmiş olanlar dâhil olmak üzere asla bağlı olarak kesilen idari para cezalarının tamamının tahsilinden vazgeçilmiştir.

b) Vadesi geldiği hâlde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan ve 4458 sayılı Kanun ve ilgili diğer kanunlar kapsamında gümrük yükümlülüğü nedeniyle gümrük vergileri asıllarına bağlı olmaksızın kesilmiş idari para cezaları ile Kabahatler Kanununun iştirak hükümleri nedeniyle kesilmiş idari para cezalarının %50’si ödenir.

Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla bu tür cezaların kalan %50’sinin ödnmesinden vazgeçilmiştir.

c) Gümrüklenmiş Değere Bağlı Cezalar: Eşyanın gümrüklenmiş değerine bağlı olarak kesilmiş idari para cezalarının %30’u ve varsa gümrük vergileri aslının tamamı ile 12.03.2023 tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla cezaların kalan %70’i ile alacak asıllarına bağlı faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’i amme alacaklarının tamamının tahsilinden vazgeçilmiştir.

3) İhtirazi kayıtla verilen beyannameler üzerine tahakkuk etmiş olan vergiler hakkında alacağın  türüne göre yukarıda 1 ve 2.maddelerin (a) maddesi kapsamında açıklanan hükümleri uygulanır.

4) Bu Kanun kapsamında ödenecek olan;

-Motorlu taşıtlar vergisi,

-Karayollan Trafik Kanununa göre verilen trafik idari para cezası,

-Karayollan Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun ile 25/6/2010 tarihli ve 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun uyarınca tahsili gereken geçiş ücreti ve idari para cezası ile 12.03.2023 tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutar ile katsayı tutarının en az %10’unun ödenmiş olması ve Kanun hükümlerinin ihlal edilmemiş olması koşuluyla Kanunda belirtilen ödeme süresi sonuna kadar 18/2/1963 tarihli ve 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 13 üncü maddesinin (d) fıkrası hükmü uygulanmaz.

Bu hüküm her bir taşıt için ayrı ayrı dikkate alınır.

5)

-Tütün mamulleri, makaron, yaprak sigara kâğıdı ve alkollü içkilerin üreticileri ve ithalatçılarının,

-213 sayılı Kanunun mükerrer 257 nci maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinin Hazine ve Maliye Bakanlığına verdiği yetki kapsamında kullanılma zorunluluğu getirilen özel etiket ve işaretleri kullanmalarına izin verilebilmesi için Kanun kapsamında yapılandırılan ve vadesi 1/3/2016 tarihinden sonra gelen 6/6/2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (III) sayılı listenin (A) ve (B) cetvellerinde yer alan ürünlere ilişkin özel tüketim vergisi,

-Vadesi 1/10/2020 tarihinden sonra gelen katma değer vergisi ve bu vergilere ait beyannameden doğan damga vergisi ile bu vergilere bağlı gecikme faizi ve gecikme zammı yerine 12.03.2023 tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın tamamının ödenmesi şarttır.

6) Kanunun kapsadığı dönemlere ilişkin olup bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla yargı kararı ile kesinleştiği hâlde mükellefe ödemeye yönelik tebligatın yapılmadığı alacaklar için mükelleflerce bu Kanunda öngörülen süre ve şekilde başvuruda bulunulması koşuluyla bu alacaklar da bu madde kapsamında yapılandırılır.

Bu hüküm kapsamına giren alacaklar için ayrıca tebligat yapılmaz ve alacakların vade tarihi olarak bu Kanunun yayımı tarihi olan 12.03.2023 kabul edilir.

Bu kapsamda yapılandırılan tutarların Kanunda öngörülen süre ve şekilde ödenmemesi hâlinde de vade tarihinde değişiklik yapılmaz.

7) 2464 sayılı Kanun kapsamındaki tahsili gereken ücret ve paylar ile su, atık su ve katı atık ücreti alacaklarından vadesi 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş olanlar ödenmesi hâlinde bu alacaklara bağlı cezaların ve fer’ilerin (sözleşmelerde düzenlenen her türlü ceza ve zamlar dâhil) tahsilinden vazgeçilmiştir.

8) Büyükşehir belediyelerinin vadesi 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce olduğu hâlde 12.03.2023 tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan katı atık ücreti alacak asıllarının tamamı ile bunlara bağlı faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’iler (sözleşmelerde düzenlenen her türlü zamlar dâhil) hakkında birinci fıkranın (ç) bendi hükümlerine göre yapılacak hesaplamalar sonucu belirlenen tutarların aynı fıkra hükümleri çerçevesinde ödenmesi hâlinde bu alacaklara bağlı cezaların ve gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’ilerin (sözleşmelerde düzenlenen her türlü ceza ve zamlar dâhil) tahsilinden vazgeçilmiştir.

9) 2560 sayılı Kanun kapsamında büyükşehir belediyeleri su ve kanalizasyon idarelerinin, vadesi 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce olduğu hâlde 12.03.2023 tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan; su ve atık su bedeli ile harcamalara katılma payı alacak asıllarının tamamı ile bunlara bağlı faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’iler (sözleşmelerde düzenlenen her türlü zamlar dâhil) hakkında birinci fıkranın (ç) bendi hükümlerine göre yapılacak hesaplamalar sonucu belirlenen tutarların aynı fıkra hükümleri çerçevesinde ödenmesi hâlinde bu alacaklara bağlı cezaların ve gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’ilerin (sözleşmelerde düzenlenen her türlü ceza ve zamlar dâhil) tahsilinden vazgeçilmiştir.

10) YİKOB’larm, vadesi 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan ve 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen alacak asılları ile buna bağlı fer’i alacakları hakkında birinci fıkranın (ç) bendi hükümlerine göre yapılacak hesaplamalar sonucu belirlenen tutarların aynı fıkra hükümleri çerçevesinde ödenmesi hâlinde bu alacaklara bağlı fer’i alacakların tahsilinden vazgeçilmiştir.

Soru 2/1: Yapılandırmadan faydalananlar ayrıca pişmanlık veya İndirim hükümlerinden yararlanabilir mi.

Yapılandırmadan yararlananlar ayrıca 213 sayılı Kanunun 376.maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendi ile 379.maddesinin ikinci fıkrasında yer verilen indirimlerden yararlanamazlar.

Soru 2/2: Açılmış davaların durumu ne olacaktır.

Yapılandırmadan yararlanmak isteyen borçluların maddede belirtilen şartların yanı sıra dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri ve kanun yollarına başvurmamaları şarttır.

Soru 3: Kesinleşmemiş veya dava safhasında bulunan alacaklar nasıl yapılandırılacaktır.

1) İlk Derece Yargı Mercileri Aşamasında Olan Alacaklar:

-12.03.2023 tarihi itibarıyla ilk derece yargı mercileri nezdinde dava açılmış ya da dava açma süresi henüz geçmemiş olan ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış vergi tarhiyatları ile gümrük vergilerine ilişkin tahakkuklarda; vergilerin/gümrük vergilerinin %50’si ile

-Bu tutara ilişkin faiz, gecikme faizi ve gecikme zammı yerine 12.03.2023 tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın

Ödenmesi kararlaştırılmıştır.

Buna göre Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla vergilerin/gümrük vergilerinin %50’si, faiz, gecikme faizi, gecikme zammı ve asla bağlı olarak kesilen vergi cezaları/idari para cezaları ile bu cezalara bağlı gecikme zamlarının tamamının tahsilinden vazgeçilmiştir.

Bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla gümrük vergilerine ilişkin gümrük yükümlülüğü doğmuş ve idari itiraz süresi geçmemiş veya idari itiraz mercilerine intikal etmiş bulunan tahakkuklar hakkında da bu düzenleme hükmü uygulanır.

2) Temyiz Aşamasında Bulunan Alacakların Durumu:

-12.03.2023 tarihi itibarıyla ilgisine göre istinaf veya temyiz süreleri geçmemiş ya da istinaf/itiraz veya temyiz yoluna başvurulmuş ya da karar düzeltme talep süresi geçmemiş veya karar düzeltme yoluna başvurulmuş olan ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış vergi tarhiyatları ile gümrük vergilerine ilişkin tahakkuklarda, bu maddeye göre ödenecek alacak asıllarının tespitinde, bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla tarhiyatm/tahakkukun bulunduğu en son safhadaki tutar esas alınır.

-12.03.2023 tarihinden önce verilmiş en son kararın;

a) Terkine ilişkin karar olması hâlinde;

İlk tarhiyata/tahakkuka esas alman vergilerin/gümrük vergilerinin %10’u ile bu tutara 12.03.2023 tarihine kadar YÎ-ÜFE aylık değişim oranlan esas alınarak hesaplanacak tutarın ödenmesi kararlaştırılmıştır.

b) Tasdik veya tadilen tasdike ilişkin karar olması hâlinde;

Tasdik edilen vergilerin/gümrük vergilerinin tamamı, terkin edilen vergilerin/gümrük vergilerinin %10’u ile bu tutarlara ilişkin faiz, gecikme faizi ve gecikme zammı yerine bu Kanunun yayımı tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranlan esas alınarak hesaplanacak tutarın ödenmesi kararlaştırılmıştır.

c) Verilen en son kararın bozma kararı olması hâlinde;

Kısmen onama kısmen bozma kararı olması hâlinde ise onanan kısım için bu fıkranın (b) maddesi, bozulan kısım için (c) maddesi hükmü uygulanır.

3) 12.03.2023 tarihi itibarıyla sadece vergi cezalarına/gümrük yükümlülüğüyle ilgili idari para cezalarına ilişkin dava açılmış olması hâlinde;

a) Asla bağlı cezaların, vergilerin/gümrük vergilerinin bu Kanunun yayımı tarihinden önce ödenmiş olması Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi şartıyla tamamının ve bunlara bağlı gecikme zamlarının tahsilinden vazgeçilmiştir.

b) Asla bağlı olmaksızın kesilen vergi cezalarından/gümrük yükümlülüğüyle ilgili idari para cezalarından 1.derece yargı safhasında olanlarda cezanın %25’inin, temyiz aşamasında olup onananlarda cezanın %10’unun, kısmen kararlarda tasdik edilen ceza tutarının %50’sinin, terkin edilen cezanın %10’unun Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla kalan cezaların tahsilinden vazgeçilmiştir.

c) Asla bağlı olmaksızın kesilen vergi cezalarma/gümrük yükümlülüğüyle ilgili idari para cezalarına ilişkin verilen en son kararın bozma kararı olması hâlinde cezanın %25’inin, kısmen onama kısmen bozma kararı olması hâlinde; onanan kısmın tasdik veya tadilen tasdike ilişkin karar olması hâlinde tasdik edilen cezanın %50’sinin, terkin edilen cezamn %10’unun, bozulan kısmın %25’inin bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla kalan cezaların tahsilinden vazgeçilir.

d) Eşyanın gümrüklenmiş değerine bağlı olarak kesilmiş olan idari para cezaları ile ilgili olarak;

-1.derece yargı safhasında olanlarda cezanın %15’inin,

-Temyiz aşamasında olup onananlarda cezanın %5’inin,

-Kısmen kararlarda tasdik edilen ceza tutarının %30’unun, terkin edilen cezanın %5’inin,

-Verilen en son kararın bozma kararı olması hâlinde cezanın %15’inin,

-Kısmen onama kısmen bozma kararı olması hâlinde; onanan kısmın tasdik veya tadilen tasdike ilişkin karar olması hâlinde tasdik edilen cezanın %30’unun, terkin edilen cezamn %5’inin, bozulan kısmın %15’inin, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla kalan cezaların tahsilinden vazgeçilir.

4) 12.03.20223 tarihi itibarıyla Kanunun 1.maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (2) numaralı alt bendi kapsamına giren idari para cezalarına ilişkin idari yaptırım kararlama karşı dava açma süresi geçmemiş veya dava açılmış olması hâlinde;

-Birinci derece yargı safhasında olanlarda cezanın %50’si,

-Temyiz süresi geçmemiş olanlarda cezamn %10’u,

-Tasdik veya tadilen tasdike ilişkin karar olması hâlinde bulunanlarda tasdik edilen cezanın tamamı,

Terkin edilen cezanın %10’u,

-Verilen en son kararın bozma kararı olması hâlinde cezanın %50’si,

-Kısmen onama kısmen bozma karan olması hâlinde; onanan kısmen tasdik veya tadilen tasdike ilişkin karar olması hâlinde tasdik edilen cezanın tamamı, terkin edilen cezanın %10’u, bozulan kısmın %50’si ile bu cezalara uygulanan fer’i alacaklar yerine 12.03.2023 tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla kalan cezalar ile bu alacağa ilişkin fer’i alacakların tamamının tahsilinden vazgeçilmiştir.

5) Kanunun kapsadığı dönemlere ilişkin olarak 12.03.2023 tarihinden önce pişmanlık talebiyle veya izaha davet kapsamında verilip, ödeme yönünden şartların ihlal edildiği beyannameler ile kendiliğinden verilen beyannameler için kesilen ve 12.03.2023 tarihi itibarıyla dava açma süresi geçmemiş olan vergi cezaları için 3.maddede açıklanan düzenleme hükümleri uygulanır.

6) Kanunun kapsadığı dönemlere ilişkin olarak iştirak nedeniyle kesilen vergi cezalarında, cezaya muhatap olanlar bu bölümdeki 3.maddenin (b) ve (c) bentlerinde açıklandığı şekilde yararlanır.

Bu takdirde, vergi cezasına uygulanan gecikme zammı yerine bu Kanunun yayımı tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranlan esas alınarak hesaplanacak tutann da bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şarttır.

Soru 3/1: Uzlaşma aşamasında olan alacakların durumu.

12.03.2023 tarihi itibarıyla; uzlaşma hükümlerinden yararlanılmak üzere başvuruda bulunulmuş, uzlaşma günü verilmemiş veya uzlaşma günü gelmemiş ya da uzlaşma sağlanamamış, ancak dava açma süresi geçmemiş alacaklar da bu madde hükmünden yararlanır.

Soru 3/2: Yapılandırmadan yararlanmak için davaların durumu

Bu bölümde açıklanan düzenleme hükümlerinden yararlanılması için madde kapsamına giren alacaklara karşı dava açılmaması, açılmış davalardan vazgeçilmesi ve kanun yollarına başvurulmaması şarttır.

Soru 3/3: Ödeme şartlarını yerine getirmeyenlerin durumu

Bu bölümde açıklanan yapılandırma hükümlerinden yararlanmak için başvuruda bulunan ancak bu Kanunda belirtilen ödeme şartını yerine getirmeyen borçlulardan, ilk tarhiyata/tahakkuka/idari yaptırım kararma/ecrimisile ilişkin ihbarname/düzeltme ihbarnamesine göre belirlenen alacaklar başka bir işleme gerek olmaksızın takip edilir.

Şu kadar ki, bu Kanunun yayımı tarihinden önce verilmiş olan en son yargı kararının, tarhiyatın/tahakkukun/idari yaptırım kararımn/ecrimisile ilişkin ihbarname/düzeltme ihbarnamesinin tasdikine ilişkin olması hâlinde bu karar üzerine tahakkuk eden alacaklar takip edilir.

Soru 4:İnceleme ve tarhiyat safhasında bulunan işlemlerde yapılandırma nasıl yapılacaktır.

A)

1) Kanunun kapsadığı dönemlere ilişkin olarak 12.03.2023 tarihinden önce başlanıldığı hâlde tamamlanamamış olan vergi incelemeleri ile takdir, tarh ve tahakkuk işlemlerine bu Kanunun matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümleri saklı kalmak kaydıyla devam edilir.

Bu işlemlerin tamamlanmasından sonra

-Tarh edilen vergilerin %50’si ile bu tutara gecikme faizi yerine bu Kanunun yayımı tarihine kadar YÎ-ÜFE aylık değişim oranlan esas alınarak hesaplanacak tutar ile bu tarihten sonra ihbarnamenin tebliği üzerine belirlenen dava açma süresinin bitim tarihine kadar hesaplanacak gecikme faizinin tamamının,

-Vergi aslına bağlı olmayan cezalarda cezanın %25’inin;

-İhbarnamenin tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yazılı başvuruda bulunularak, ilk taksit ihbarnamenin tebliğini izleyen aydan başlamak üzere aylık dönemler hâlinde on iki eşit taksitte ödenmesi şartıyla vergi aslının %50’sinin,

-Vergi aslına bağlı olmayan cezalarda cezanın %75’inin,

-Vergilere bu Kanunun yayımı tarihine kadar uygulanan gecikme faizinin ve vergi aslına bağlı cezaların tamamının tahsilinden vazgeçilir.

Şu kadar ki Kanunun 9.maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen süre içinde tebliğ edilen ihbarnameler için bu madde hükmünden yararlanmak isteyen mükelleflerin anılan bentte belirtilen süre içinde, başvuru süresi otuz günden az kalmış ise otuz gün içinde başvuruda bulunmaları ve madde kapsamında ödenecek tutarların ilk taksitini 9 uncu maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde belirtilen sürede, izleyen taksitleri aylık dönemler hâlinde on iki eşit taksitte ödemeleri şartıyla maddeden yararlanılır.

2) İştirak Cezaları: Kanunun kapsadığı dönemlere ilişkin olarak iştirak nedeniyle kesilecek vergi ziyaı cezalarında, cezaya muhatap olanların, cezanın %25’ini birinci fıkrada belirtilen süre ve şekilde ödemeleri hâlinde cezanın kalan %75’inin tahsilinden vazgeçilmiştir.

3) Pişmanlıkla Verilen Beyanların Durumu:

Kanunun kapsadığı dönemlere ilişkin olarak bu Kanunun yayımı tarihinden önce pişmanlık talebiyle veya izaha davet kapsamında verilip, ödeme yönünden şartların ihlal edildiği beyannameler ile kendiliğinden verilen beyannameler için kesilen ve 12.03.2023 tarihi itibarıyla tebliğ edilmemiş olan vergi cezalan hakkında bu madde hükümleri uygulanır.

Şu kadar ki asla bağlı vergi cezalarının bu madde kapsamında tahsilinden vazgeçilebilmesi için verginin bu Kanunun yayımı tarihinden önce ödenmiş olması veya Kanunun 2.maddesine göre ödenmesi şarttır.

4) Vergi Dairesi kayıtlarına İntikal Eden İncelemelerin Durumu:

Kanunun kapsadığı dönemlere ilişkin olarak 12.03.2023 tarihinden önce tamamlandığı hâlde, bu tarihte ya da bu tarihten sonra vergi dairesi kayıtlarına intikal eden takdir komisyonu kararları ve vergi inceleme raporları üzerine gerekli tarh ve tebliğ işlemleri yapılır.

Yapılan tarhiyat üzerine bu maddenin birinci ve ikinci fıkralarında belirtilen şekilde belirlenen tutarın, birinci fıkrada belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla Kanun hükümlerinden yararlanılır.

5) Uzlaşma Aşamasındaki İncelemelerin durumu:

Kanunun yayımı tarihi itibarıyla, 213 sayılı Kanunun tarhiyat öncesi uzlaşma hükümlerine göre uzlaşma talebinde bulunulmuş, ancak uzlaşma günü gelmemiş ya da uzlaşma sağlanamamış olmakla birlikte vergi ve ceza ihbarnameleri mükellefe tebliğ edilmemiş alacaklar için de bu bölümde açıklanan madde hükmü uygulanır.

B)

a) Bu Kanunun kapsadığı dönemlere ilişkin olarak 12.03.2023 tarihinden önce başlanıldığı hâlde tamamlanamamış olan 4458 sayılı Kanun kapsamında yapılan gümrük incelemeleri ile ek tahakkuk işlemlerine devam edilir.

Bu işlemlerin tamamlanmasından sonra tahakkuk eden;

-Vergilerin %50’si ile

-Bu tutara gecikme faizi yerine 12.03.2023 tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranlan esas alınarak hesaplanacak tutar ile

-12.03.2023 tarihinden sonra kararın tebliği üzerine belirlenen dava açma süresinin bitim tarihine kadar hesaplanacak gecikme faizinin tamamının,

-Vergi aslına bağlı olmayan cezalarda cezanın %25’inin,

-Eşyanın gümrüklenmiş değerine bağlı olarak kesilmiş cezalarda cezanın %15’inin ve

-Varsa gümrük vergileri aslının %50’si ile bu tutara gecikme faizi yerine 12.03.2023 tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranlan esas alınarak hesaplanacak tutar ile bu tarihten sonra kararın tebliği üzerine belirlenen dava açma süresinin bitim tarihine kadar hesaplanacak gecikme faizinin tamamının;

karann tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yazılı başvuruda bulunularak, ilk taksitin tebliği izleyen aydan başlamak üzere aylık dönemler hâlinde on iki eşit taksitte ödenmesi şartıyla vergi aslının %50’sinin, vergi aslına bağlı olmayan cezalarda cezanın %75’inin, eşyanın gümrüklenmiş değerine bağlı olarak kesilmiş cezaların %85’inin, gümrük vergilerine 12.03.2023 tarihine kadar uygulanan gecikme faizinin ve vergi aslına bağlı cezaların tamamının tahsilinden vazgeçilir.

Soru 5: Matrah ve vergi artırımı nasıl yapılacak? Bu işlemler için belirlenen esaslar nelerdir?

1) Mükellefler, bu bölümde açıklanan şartlar dâhilinde gelir ve kurumlar vergisi matrahlarını artırarak belirlenen süre ve şekilde ödemeleri hâlinde, kendileri hakkında artırımda bulunulan yıllar için yıllık gelir ve kurumlar vergisi incelemesi ve bu yıllara ilişkin olarak bu vergi türleri için daha sonra başka bir tarhiyat yapılmaz.

a) Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri vermiş oldukları yıllık beyannamelerinde (ihtirazi kayıtla verilenler dâhil) vergiye esas alman matrahlarını, 31.05.2023 tarihine kadar

-2018 takvim yılı için % 35,

-2019 takvim yılı için %30,

-2020 takvim yılı için %25,

-2021 takvim yılı için %20

oranından az olmamak üzere artırırlar.

b) İlgili Yılda Zarar Beyan Edilmiş Olması Halinde Matrah Artırımı:

Gelir Vergisi Mükellefleri

Gelir vergisi mükelleflerinin, artırımda bulunmak istedikleri yıl ile ilgili olarak vermiş oldukları gelir vergisi beyannamelerinde, zarar beyan edilmiş olması veya indirim ve istisnalar nedeniyle matrah oluşmaması ya da hiç beyanname verilmemiş (ilgili yıllarda faaliyette bulunmuş veya gelir elde etmiş olup da bu faaliyetlerini ve gelirlerini vergi dairesinin bilgisi dışında bırakanlar dâhil) olması hâlinde, vergilendirmeye esas alınacak matrah ile bu fıkranın (a) maddesinde açıklanan kriterlere göre artırdıkları matrahlar,

1) İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler için

-2018 takvim yılı için 63.800 Türk lirasından,

-2019 takvim yılı için 66.400 Türk lirasından,

-2020 takvim yılı için 70.500 Türk lirasından,

-2021 takvim yılı için 75.000 Türk lirasından;

2) Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler ile serbest meslek erbabı için

-2018 takvim yılı için 94.000 Türk lirasından,

-2019 takvim yılı için 99.600 Türk lirasından,

-2020 takvim yılı için 105.800 Türk lirasından,

-2021 takvim yılı için 112.400 Türk lirasından

az olamaz.

3) Geliri sadece basit usulde tespit edilen ticari kazançtan oluşan mükellefler için vergilendirmeye esas alınacak asgari matrah,

-Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler için belirlenmiş tutarların ilgili yıllar itibarıyla 1/10’undan,

-Geliri sadece gayrimenkul sermaye iradından oluşanlar için 2/5’inden,

-Geliri bunlar dışında kalan diğer gelir vergisi mükellefleri için ise işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler için belirlenmiş tutarda

az olamaz.

İlgili yıllar itibarıyla gayrimenkul sermaye iratları için belirlenen istisna tutarları dikkate alınmaz.

Kurumlar Vergisi Mükellefleri

Kuramlar vergisi mükelleflerinin artırımda bulunmak istedikleri yıl ile ilgili olarak vermiş oldukları beyannamelerinde, zarar beyan edilmiş olması veya indirim ve istisnalar nedeniyle matrah oluşmaması ya da hiç beyanname verilmemiş (ilgili yıllarda faaliyette bulunmuş veya kazanç elde etmiş olup da bu faaliyetlerim ve kazançlarını vergi dairesinin bilgisi dışında bırakanlar dâhil) olması hâlinde, vergilendirmeye esas alınacak matrahlar ile artırdıkları matrahlar,

-2018 takvim yılı için 200.000 Türk lirasından,

-2019 takvim yılı için 215.000 Türk lirasından,

-2020 takvim yılı için 230.000 Türk lirasından,

-2021 takvim yılı için 260.000 Türk lirasından

az olamaz.

Soru 5/1: Matrah artırımında vergi oranı belirlenmiş midir.

Artırılan matrahlar %20 oranında vergilendirilir ve üzerinden ayrıca herhangi bir vergi alınmaz.

Ancak gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, artırımda bulunmak istedikleri yıla ait yıllık beyannamelerini kanuni sürelerinde vermiş, bu vergi türlerinden tahakkuk eden vergiler ile ilgili beyannameler üzerinden tahakkuk eden damga vergisini süresinde ödemiş ve bu vergi türleri için Kanunun 2 ve 3’üncü maddesi kapsamında yapılandırma hükümlerinden yararlanmamış olmaları şartıyla artırılan matrahları %15 oranında vergilendirilir.

İstisna, indirim ve mahsuplar nedeniyle bu beyannameler üzerinden ödenmesi gereken verginin bulunmaması hâlinde de bu hüküm düzenlemesi uygulanır.

Soru 5/2: GV Kanunu Kapsamındaki Matrah Artırımı ile ilgili hususlar nelerdir

a) Kurumlar vergisi mükelleflerinin, 193 sayılı Kanunun geçici 61.maddesine göre vergi tevkifatına tabi tutulmuş olan kazanç ve iratlarının bulunması hâlinde, bu fıkrada belirtilen vergi incelemesine ve tarhiyata muhatap olmamaları için bu kazanç ve iratlar üzerinden tevkif edilen vergilerin, ait olduğu yıla ilişkin olarak aşağıda belirtilen şekilde artırılması şarttır.

-2018 takvim yılı için % 35,

-2019 takvim yılı için %30,

-2020 takvim yılı için %25,

-2021 takvim yılı için %20

b) Kurumlar vergisi mükelleflerinin, 193 sayılı Kanunun geçici 61’inci maddesinde yer alan vergi tevkifatına tabi kazanç ve iratları muhtasar beyanname ile beyan etmemiş olmaları hâlinde, bu yıllara ilişkin olarak bu fikrada belirtilen vergi incelemesine ve tarhiyata muhatap olmamaları için bu kazanç ve iratlara ait tevkifat matrahlarını, 31.05.2023 tarihine kadar, (a) maddesinde belirtilen asgari matrahın %50’sinden az olmamak kaydıyla beyan etmeleri şarttır.

Artırılan matrahlar üzerinden %15 oranında vergi hesaplanır.

Bu hüküm düzenlemelerinden yararlanarak artırımda veya beyanda bulunan mükelleflerin, bu yıllara ilişkin olarak bu fıkrada belirtilen vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmamaları için ilgili yıllarda vergiye esas alman kurumlar vergisi matrahlarını da bu bölümde açıklanan tutarlardan az olmamak üzere (a) bendinde belirtilen şekilde artırmaları şarttır.

Soru 5/3: Matrah artırımında bulunulması halinde geçmiş yıl zararların durumu

Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin matrah artırımında bulundukları yıllara ait zararların %50’si, 2022 ve izleyen yıllar kârlarından mahsup edilmez.

Matrah artırımından önce 2022 yılı kurumlar vergisi beyannamesini vermiş ve matrah artırımında bulundukları yıllara ait zararların tamamım indirim konusu yapmış olanlar, bu beyannamelerini, matrah artırımı yapılması için öngörülen başvuru süresi içinde düzeltmeleri hâlinde vergi cezası kesilmez, gecikme faizi hesaplanmaz.

Bu şekilde yapılan düzeltmeler üzerine tahakkuk eden vergiler, beyannamenin verildiği tarihten itibaren bir ay içinde ödenir. Bu bent kapsamında yıllık kuramlar vergisi ile ilgili yapılan düzeltme nedeniyle 2022 yılına ilişkin geçici vergi beyannamelerinde düzeltme yapılmaz.

İstisna ve indirimler nedeniyle gelecek yıllarda matrahtan indirim konusu yapılabilecek tutarlar ile geçmiş yıl zararları bu fıkra hükmüne göre artırılan matrahlardan indirilemez.

Soru 5/4: Matrah Artırımında bulunulan yıllar ile ilgili olarak vergi incelemesi yapılır mı.

Mükellefler açıklanan şartlar dâhilinde gelir ve kurumlar vergisi matrahlarını artırarak belirlenen süre ve şekilde ödemeleri hâlinde kendileri hakkında artırımda bulunulan yıllar için yıllık gelir ve kurumlar vergisi incelemesi ve bu yıllara ilişkin olarak bu vergi türleri için daha sonra başka bir tarhiyat yapılamaz

Matrah artırımında bulunan mükelleflerin, yıllık gelir ve kurumlar vergisine mahsuben daha önce ödemiş oldukları vergilerin iadesi ile ilgili taleplerine ilişkin inceleme ve tarhiyat hakkı saklıdır.

Soru 5/5: İşi terk ve benzeri durumlarda kıst dönemler için matrah artırımında bulunulabilir mi?

İşe başlama ve işi bırakma gibi nedenlerle kist dönemde faaliyette bulunmuş mükellefler hakkında ilgili yıllar için belirlenen asgari matrahlar,

-Faaliyette bulunulan ay sayısı (ay kesirleri tam ay olarak)

dikkate alınarak hesaplanır.

Soru 5/6: Mükellefler Gelir ve Kurumlar vergisi stopaj artırımında bulunabilir mi.

Mükellefler, bu fıkrada belirtilen şartlar dâhilinde gelir (stopaj) veya kurumlar (stopaj) vergisini artırarak bu maddede belirtilen süre ve şekilde ödemeleri hâlinde, kendileri nezdinde söz konusu vergiyi ödemeyi kabul ettikleri yıllara ait vergilendirme dönemleri ile ilgili olarak artırıma konu ödemeler nedeniyle gelir (stopaj) veya kurumlar (stopaj) vergisi incelemesi ve tarhiyatı yapılmaz.

193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi uyarınca hizmet erbabma ödenen ücretlerden vergi tevkifatı yapmaya mecbur olanlar, her bir vergilendirme dönemine ilişkin olarak verdikleri (ihtirazi kayıtla verilenler dâhil) muhtasar beyannamelerinde yer alan ücret ödemelerine ilişkin gayrisafı tutarların yıllık toplamı üzerinden

-2018 yılı için %6,

-2019 yılı için %5,

-2020 yılı için %4 ve

-2021 yılı için %3

oranından az olmamak üzere hesaplanacak gelir vergisini 31.05.2023 tarihine kadar artırabilirler.

Vergi artırımında bulunulan yıl içinde yer alan vergilendirme dönemlerine ilişkin olarak;

1) Yerilmesi gereken muhtasar beyannamelerden, en az bir döneme ilişkin beyanname verilmiş olması hâlinde, beyan edilmiş ücret ödemelerine ilişkin gayrisafı tutar ortalaması alınmak suretiyle bir yıla iblağ edilerek, artırıma esas olmak üzere yıllık ücretler üzerinden gelir (stopaj) vergisi matrahı bulunur ve bu tutar üzerinden bu fıkranın (a) bendinde belirtilen oranlarda gelir vergisi hesaplanır.

2) Hiç beyanname verilmemiş olması hâlinde, her ay için hesaplanacak asgari gelir (stopaj) vergisine esas olmak üzere en az;

a)03.2023 tarihinden önce ilgili yılda verilmiş olan aylık prim ve hizmet belgelerinde bildirilen ortalama işçi sayısı kadar işçi,

b) İlgili yılda aylık prim ve hizmet belgelerinin hiç verilmemiş olması hâlinde, bu Kanunun yayımı tarihine kadar verilmiş olmak şartıyla izleyen vergilendirme dönemlerinde verilen ilk aylık prim ve hizmet belgesindeki işçi sayısı kadar işçi,

c) 03.2023 tarihine kadar aylık prim ve hizmet belgesinin hiç verilmemiş olması hâlinde en az iki işçi,

çalıştırıldığı kabul edilmek ve ilgili yılın son vergilendirme döneminde geçerli olan asgari ücretin brüt tutarı esas alınarak hesaplanan gelir (stopaj) vergisi matrahı üzerinden bu bölümde yukarıda açıklanan belirtilen oranlarda gelir (stopaj) vergisini ödemek suretiyle bu fıkradan yararlanılır.

3) 193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (2), (3), (5), (6), (11) ve (13) numaralı bentleri ile 13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri ve ikinci fıkrası ile 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve üçüncü fıkrası uyarınca vergi tevkifatı yapmaya mecbur olanlar, ilgili yıl içinde verdikleri (ihtirazi kayıtla verilenler dâhil) muhtasar beyannamelerinde (ilgili yıl içinde verilen muhtasar beyannamelerde beyan edilen tutarlar bir yıla iblağ edilmeksizin) yer alan söz konusu ödemelerine ilişkin gayrisafı tutarların yıllık toplamı üzerinden;

a) 193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (2), (5) ve (6) numaralı bentleri, 5520 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ve ikinci fıkrası ile 30 uncu maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan ödemeler için ayrı ayrı olmak üzere;

-2018 yılı için %6,

-2019 yılı için %5,

-2020 yılı için %4 ve

-2021 yılı için %3

oranından az olmamak üzere hesaplanacak vergiyi,

b) 193 sayılı Kanunun 94’üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendi ile 5520 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) ve 30’uncu maddesinin birinci fikrasmm (a) bentlerinde yer alan ödemeler için ayrı ayrı olmak üzere

-2018 ila 2021 yılları için her bir yıl itibarıyla %1,

-193 sayılı Kanunun 94’üncü maddesinin birinci fıkrasının (11) ve (13) numaralı bentlerinde yer alan ödemeler için ayrı ayrı olmak üzere ilgili yıllarda geçerli olan tevkifat oranının %25!i

oranında hesaplanan vergiyi 31.05.2023 tarihine kadar artırabilir.

4) Yukarıda açıklanan Kanunun 5.maddesinin 1.fıkranın (c) bendi kapsamında matrah veya vergi artırımında bulunulan yıl içinde hiç muhtasar beyanname verilmemiş olması veya muhtasar beyanname verilmekle birlikte artırılması istenen ödeme türünün beyannamede bulunmaması hâlinde;

a) 193 sayılı Kanunun 94’üncü maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan ödemeler nedeniyle ilgili yıllar için bilanço esasına göre defter tutan gelir vergisi mükellefleri için belirlenmiş asgari gelir vergisi matrah tutarının %50’si esas alınarak belirlenen gelir (stopaj) vergisi matrahı üzerinden %15 oranında hesaplanan vergiyi,

b) 193 sayılı Kanunun 94’üncü maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendi ile 5520 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan ödemeler nedeniyle ilgili yıllar için beyana tabi geliri sadece gayrimenkul sermaye iradından oluşan gelir vergisi mükellefleri için belirlenen asgari gelir vergisi matrah tutarı esas alınarak belirlenen gelir (stopaj) veya kurumlar (stopaj) vergisi matrahı üzerinden %15 oranında hesaplanan vergiyi,

c) 193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendi ile 5520 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) ve 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bentlerinde yer alan ödemeler nedeniyle ilgili yıllar için bilanço esasına göre defter tutan mükellefler için belirlenmiş asgari gelir vergisi matrah tutarı esas alınarak belirlenen gelir (stopaj) veya kurumlar (stopaj) vergisi matrahı üzerinden %3, 193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (11) numaralı bendinde yer alan ödemeler için %2, (13) numaralı bendinde yer alan ödemeler için de %5 oranında hesaplanan vergiyi,

d) 193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendi, 5520 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin ikinci fıkrası ile 30 uncu maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan ödemeler nedeniyle bu maddenin birinci fıkrası kapsamında ilgili yıllar için artırılan matrahların %80’inden az olmamak üzere belirlenen tutarlar üzerinden %15 oranında hesaplanan vergiyi,

ödemek suretiyle bu maddeden yararlanılır.

Bu düzenleme uyarınca artırımda bulunulması durumunda ayrıca gelir veya kurumlar vergisi matrah artırımında bulunulmuş olması şartı aranmaz.

Şu kadar ki, 193 sayılı Kanunun 94’üncü maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendi ile 5520 sayılı Kanunun 15’inci maddesinin ikinci fıkrası ve 30 uncu maddesinin üçüncü fıkrası hükmüne istinaden bu kapsamda matrah artırımında bulunulması durumunda, kurumlar vergisi yönünden de matrah artırımında bulunulması şarttır.

Gelir (stopaj) veya kurumlar (stopaj) vergisi artırımında bulunmak isteyenlerin, yıl içinde işe başlamaları ya da işi bırakmaları hâlinde faaliyette bulunulan vergilendirme dönemleri için (ay kesirleri tam ay olarak dikkate alınmak suretiyle) bu fıkrada belirtilen esaslar çerçevesinde artırımda bulunulur.

Gelir (stopaj) veya kurumlar (stopaj) vergisi artırımında bulunulan yıl içinde yer alan vergilendirme dönemlerine ilişkin olarak bu Kanunun yayımı tarihinden önce yapılıp kesinleşen tarhiyatlar, ilgili dönem beyanı ile birlikte dikkate alınır.

Bu kapsamda artırıma esas ücret tutarı ile matrahlar, gelir veya kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmaz.

ğ) Bu kapsamda artırımdan yararlanılarak hesaplanan gelir vergisine herhangi bir istisna ve indirim uygulanmaz.

Soru 6: KDV Artırımı: Katma Değer Vergisinde matrah artırım esasları nasıl belirlenmiştir.

Mükellefler, bu fıkrada belirtilen şartlar dâhilinde katma değer vergisini artırarak bu maddede belirtilen süre ve şekilde ödemeleri hâlinde, kendileri nezdinde söz konusu vergiyi ödemeyi kabul ettikleri yıllara ait vergilendirme dönemleri ile ilgili olarak katma değer vergisi incelemesi ve tarhiyatı yapılmaz.

a) Katma değer vergisi mükellefleri, her bir vergilendirme dönemine ilişkin olarak verdikleri beyannamelerindeki (ihtirazi kayıtla verilenler dâhil) hesaplanan katma değer vergisinin yıllık toplamı üzerinden;

-2018 yılı için %3,

-2019 yılı için %3,

-2020 yılı için %2,5 ve

-2021 yılı için %2

oranından az olmamak üzere belirlenecek katma değer vergisini, vergi artırımı olarak bu Kanunun 9’uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan sürede beyan ederler.

25/10/1984 tarihli ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 11.maddesinin 1 numaralı fıkrasının (c) bendi ve geçici 17.maddesine göre tecil-terkin uygulamasından faydalanan mükellefler için artırıma esas tutarın belirlenmesinde, tecil edilen vergiler hesaplanan vergiden düşülür.

b) Bir aylık vergilendirme dönemine tabi olan katma değer vergisi mükelleflerince, artırımda bulunulmak istenilen yıl içindeki vergilendirme dönemleri ile ilgili olarak;

1) Verilmesi gereken katma değer vergisi beyannamelerinden, en az üç döneme ait beyannamenin verilmiş olması hâlinde,

-Bu yıla ait dönemlerden verilmiş olan beyannamelerdeki hesaplanan katma değer vergisi tutarlarının ortalaması bir yıla iblağ edilerek

artırıma esas olmak üzere yıllık hesaplanan katma değer vergisi tutarı bulunur ve bu tutar üzerinden bu bölümün (a) maddesinde belirtilen oranlara göre artırım tutarı hesaplanır.

2) Hiç beyanname verilmemiş ya da bir veya iki döneme ilişkin beyanname verilmiş olması hâlinde, ilgili yıl için gelir veya kurumlar vergisi matrah artırımında bulunulmuş olması şartıyla

-Artırılan matrah üzerinden %18 oranında katma değer vergisi artırımında bulunmak suretiyle

Matrah artırımından yararlanılır.

Soru 6/1: Adi ortaklıklarda KDV Artırımı nasıl yapılır.

KDV matrah artımında bulunabilmek için adi ortaklık, kollektif ve adi komandit ortaklıklarda ortakların tamamının gelir veya kurumlar vergisi yönünden matrah artırımında bulunmaları şarttır.

Soru 6/2: KDV beyanının istisnalardan oluşması halinde matrah artırımı nasıl yapılır.

İlgili takvim yılı içindeki işlemlerin tamamının istisnalar kapsamındaki teslim ve hizmetlerden oluşması, tecil-terkin uygulaması kapsamındaki teslimlerden oluşması veya diğer nedenlerle takvim yılının bütün dönemlerinde hesaplanan katma değer vergisi bulunmaması hâlinde,

-İlgili yıl için gelir veya kurumlar vergisi matrah artırımında bulunulmuş olması şartıyla artırılan matrah üzerinden %18 oranında katma değer vergisi artırımında bulunmak suretiyle

artırımdan yararlanılabilir.

Şu kadar ki,

-İlgili takvim yılı içinde bu alt bentte belirtilen durumların yanı sıra vergiye tabi diğer işlemlerin de mevcudiyeti nedeniyle hesaplanan vergisi çıkan mükellefler ile

-Yıl içinde beyannamelerinin tamamını vermekle birlikte beyannamelerinin bazılarında hesaplanan katma değer vergisi bulunmayan mükelleflerin ödemeleri gereken katma değer vergisi tutarı,

yukarıda belirtildiği şekilde hesaplanacak %18 oranındaki katma değer vergisi tutamdan aşağı olmamak kaydıyla hesaplanan katma değer vergisi bulunan beyannamelerdeki vergiler toplamına aşağıda belirtilen oranlar uygulanmak suretiyle hesaplanır.

-2018 yılı için %3,

-2019 yılı için %3,

-2020 yılı için %2,5 ve

-2021 yılı için %2

Bu kapsama giren mükellefler, gelir veya kurumlar vergisi için matrah artırımında bulunmamaları hâlinde bu hüküm düzenlemesinde yararlanamaz.

Soru 6/3: KDV artırımında kısmi faydalanma mümkün müdür.

Kanunun 5/3/ç maddesine göre katma değer vergisi mükelleflerinin, artırıma esas alman ilgili yılın vergilendirme dönemlerinin tamamı için artırımda bulunmaları zorunludur.

Şu kadar ki, mükelleflerin artırımda bulunmak istedikleri yıl içinde işe başlamaları ya da işi bırakmaları hâlinde, faaliyette bulunulan vergilendirme dönemleri için bu fıkrada belirtilen esaslar çerçevesinde artırımda bulunulur.

Soru 6/4: Sonraki döneme devreden KDV’den dolayı artırım dönemlerinden sonra tarhiyat yapılır mı.

Artırım talebinde bulunulan yılları izleyen dönemlerde yapılacak vergi incelemelerine ilişkin olarak artırım talebinde bulunulan dönemler için;

-Sonraki dönemlere devreden katma değer vergisi yönünden ve

-Artırım talebinde bulunulan dönemler için ihraç kaydıyla teslimlerden veya

-İade hakkı doğuran işlemlerden doğan terkin ve iade işlemleri ile

-3065 sayılı Kanunun 9’uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamındaki işlemler veya müteselsil sorumluluk kapsamındaki işlemlerle ilgili

inceleme ve/veya tarhiyat hakkı saklıdır.

Sonraki dönemlere devreden katma değer vergisi yönünden yapılan incelemelerde artırım talebinde bulunulan dönemler için tarhiyat önerilemez.

Soru 6/5: Artırım sebebiyle ödenen KDV gider gösterilebilir mi.

KDV matrah artırımı nedeniyle ödenen katma değer vergisi, gelir veya kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider veya maliyet unsuru olarak nazara alınmaz.

Diğer taraftan; ödenmesi gereken katma değer vergilerinden indirilmez veya herhangi bir şekilde iade konusu yapılmaz.

Soru 7: Gelir, Kurumlar ve KDV artırımı neticesindeki vergiler nasıl ödenebilir ve ödenen vergiler gider olarak dikkate alınabilir mi.

Kanunun 5.maddenin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarına göre;

Matrah ve vergi artırımının 31.05.203 tarihine kadar bu maddede (5.madde) öngörülen şekilde yapılması, hesaplanan veya artırılan gelir, kurumlar ve katma değer vergilerinin,

-Peşin veya

-İlk taksiti 30.06.2023 tarihinden başlamak üzere

aylık dönemler hâlinde azami on iki eşit taksitte, matrah ve vergi artırımı dolayısıyla verilen beyannamelere ait damga vergisinin ise ilk taksit ödeme süresi içinde, bu Kanunda belirtilen şekilde ödenmesi şarttır.

Bu vergilerin Kanunda belirtilen şekilde ödenmemesi hâlinde, ödenmeyen vergi tutarları ilk taksit ödeme süresinin son günü vade kabul edilerek 6183 sayılı Kanunun 51.maddesine göre gecikme zammıyla birlikte takip ve tahsil edilir. Ancak bu durumda matrah artırım hükmünden yararlanılamaz.

Hesaplanarak veya artırılarak ödenen vergiler, gelir veya kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider veya maliyet unsuru olarak kabul edilmez; indirim, mahsup ve iade konusu yapılmaz.

Artırılan matrahlar nedeniyle geçici vergi hesaplanmaz ve tahsil olunmaz.

Soru 7/1: Matrah artırımı ve vergi incelemesine ilişkin belirlenen esaslar nelerdir.

Matrah veya vergi artırımında bulunulması, 213 sayılı Kanunun defter ve belgelerin muhafaza ve ibrazına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına engel teşkil etmez.

Matrah veya vergi artırımı sonucunda tahakkuk eden vergilerin tamamının ilk taksit ödeme süresi içinde peşin olarak ödenmesi hâlinde, bu vergilerden (damga vergisi hariç) %10 indirim yapılır.

Daha önce nezdinde vergi incelemesi yapılmış olan mükellefler, vergi incelemesi yapılan yıllar için de artırımda bulunabilirler.

İdarenin, artırımda bulunulmayan yıllar veya dönemler için vergi incelemesi yapma hakkı saklıdır.

Matrah veya vergi artırımında bulunulması, 12.03.2023 tarihinden önce başlanılmış olan vergi incelemeleri ile takdir işlemlerine engel teşkil etmez.

Ancak artırımda bulunan mükellefler hakkında başlanılan vergi incelemeleri ve takdir işlemlerinin, bu maddenin birinci fıkrasının (h) bendi ve üçüncü fıkrasının (e) bendi hükümleri saklı kalmak kaydıyla, Kanunun yayım tarihi olan 12.03.2023’ü izleyen yedi iş günü içinde sonuçlandırılamaması hâlinde bu işlemlere devam edilmez.

Bu süre içinde sonuçlandırılan vergi incelemeleri ile ilgili tarhiyat öncesi uzlaşma talepleri dikkate alınmaz. İnceleme veya takdir sonucu tarhiyata konu matrah veya vergi farkı tespit edilmesi hâlinde, inceleme raporları ile takdir komisyonu kararlarının vergi dairesi kayıtlarına intikal ettiği tarihten önce artırımda bulunulmuş olması şartıyla inceleme ve takdir sonucu bulunan fark, Kanunun Gelir, Kurumlar ve KDV matrah artırımlarını düzenleyen fıkra hükümleri ile birlikte değerlendirilir.

İnceleme ve takdir işlemlerinin sonuçlandırılmasından maksat, inceleme raporları ve takdir komisyonu kararlarının vergi dairesi kayıtlarına intikal ettirilmesidir.

Soru 7/2: Herkes matrah artırımından yararlanabilir mi

Matrah ve vergi artırımıyla ilgili aşağıdaki hükümler de uygulanır:

Aşağıda sayılan mükellefler Gelir, Kurumlar ve KDV matrah artırımı hükümlerinden yararlanamazlar:

1) 213 sayılı Kanunun 359’uncu maddesinin (b) fıkrasında yer alan “defter, kayıt ve belgeleri yok edenler veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koyanlar veya hiç yaprak koymayanlar veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleyenler” ile aym Kanunun 359 uncu maddesinin (ç) fıkrasında yer alan fiilleri işleyenler (Bu alt bent kapsamındaki fiillerin 2022 yılında veya bu maddenin kapsadığı dönemlerden herhangi birinde işlendiğinin tespit edilmesi hâlinde bu mükellefler diğer dönemler için de matrah ve vergi artırım hükümlerinden yararlanamazlar.).

2) Terör suçundan hüküm giyenler.

3) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla haklarında terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu gerekçesiyle adli makamlar, genel kolluk kuvvetleri veya Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı tarafından yürütülen soruşturma ve kovuşturmalar kapsamında vergi incelemesi yapılması, terörün finansmanı suçu veya aklama suçu kapsamında inceleme ve araştırma yapılması talep edilenler.

4) 12.03.2023 tarihi itibariyle haklarında, 213 sayılı Kanunun 359 uncu maddesinin; (b) fıkrasında yer alan defter, kayıt ve belgeleri yok etme veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koyma veya hiç yaprak koymama veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleme fiillerinden ya da (ç) fıkrasında yer alan fiillerden hareketle yapılan vergi incelemesi devam edenlerin bu maddede belirtilen süre ve öngörülen şekilde matrah veya vergi artırımında bulunmaları durumunda, söz konusu vergi incelemesinin tamamlanmasına kadar bu maddenin kapsadığı dönemlerin tamamı için yapılan artırımlara ilişkin olarak tahakkuk işlemleri bekletilir.

Şu kadar ki, bu maddede belirtilen süre ve öngörülen şekilde matrah veya vergi artırımında bulunmayanlar madde hükümlerinden faydalandırılmaz.

5) Kurumlar Vergisi artırımında bulunanlar hakkında, artırımda bulundukları dönem ve vergi türlerine ilişkin olarak bu Kanunun yayımı tarihinden (bu tarih dâhil) önce veya yayımı tarihini izleyen günden itibaren on iki ay içinde başlanılan vergi incelemeleri ((b) bendinde belirtilen inceleme dâhil) ile takdir işlemlerinin, bu maddenin birinci fıkrasının (h) bendi ve üçüncü fıkrasının (e) bendi hükümleri saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun yayımı tarihini izleyen ayın başından itibaren on iki ay içinde sonuçlandırılamaması hâlinde, bu işlemlere devam edilmez.

Söz konusu vergi incelemelerinden bu süre içinde sonuçlandırılanlarla ilgili tarhiyat öncesi uzlaşma talepleri dikkate alınmaz.

İnceleme ve takdir işlemlerinin sonuçlandırılmasından maksat, inceleme raporları ve takdir komisyonu kararlarının vergi dairesi kayıtlarına intikal ettirilmesidir.

Soru 8: İşletme kayıtlarının düzeltilmesine tanınan olanaklar nelerdir.

1) İşletmede Olup Kayıtlarda Olmayan Mallar: İşletmede mevcut olduğu hâlde kayıtlarda yer almayan emtia, makine, teçhizat ve demirbaşlar hakkında aşağıdaki hükümler uygulanır:

a) Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri (adi, kollektif ve adi komandit şirketler dâhil), işletmelerinde mevcut olduğu hâlde kayıtlarında yer almayan emtia, makine, teçhizat ve demirbaşları kendilerince veya bağlı oldukları meslek kuruluşunca tespit edilecek rayiç bedel ile 31.05.2023 tarihine kadar bir envanter listesi ile vergi dairelerine bildirmek suretiyle defterlerine kaydedebilirler.

Ancak bildirime dâhil edilen kıymetler için amortisman ayrılması mümkün kılınmamıştır. Makine, teçhizat ve demirbaşlar envantere kaydedilir ve ayrılan karşılık birikmiş amortisman addolunur.

b) Muhasebe Kaydı: Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler aktiflerine kaydettikleri emtia için ayrı, makine, teçhizat ve demirbaşlar için ayrı olmak üzere özel karşılık hesabı açarlar.

Karşılık Hesabının Ortaklara Dağıtılması: Emtia için ayrılan karşılık, ortaklara dağıtılması veya işletmenin tasfiye edilmesi hâlinde sermayenin unsuru sayılır ve vergilendirilmez.

İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler ise söz konusu emtiayı defterlerinin gider kısmına satın alman mal olarak kaydederler.

c) KDV Oranı, İndirimi ve Ödenmesi: Beyan edilen; makine, teçhizat, demirbaş ve emtiaların bedeli üzerinden tabi olduğu oranların yarısı esas alınarak katma değer vergisi hesaplanır ve ayrı bir beyanname ile sorumlu sıfatıyla beyan edilerek, beyanname verme süresi içinde ödenir.

Makine, teçhizat ve demirbaşlar üzerinden ödenen bu vergi, hesaplanan katma değer vergisinden indirilemez. Emtia üzerinden ödenen vergi genel esaslara göre indirilir, ancak iadeye konu edilmez.

Bu emtia, makine, teçhizat ve demirbaşlar için 3065 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin (2) numaralı fıkrası hükmü uygulanmaz. Başka bir ifadeyle: “Fiilî ya da kaydî envanter sırasında belgesiz mal bulundurulduğu veya belgesiz hizmet satın alındığının tespiti halinde, bu alışlar nedeniyle ziyaa uğratılan katma değer vergisi, belgesiz mal bulunduran veya hizmet satın alan mükelleften aranır.” Hükmü geçerli olmayacaktır.

Özel tüketim vergisi konusuna giren malları bu fıkranın (a) bendi kapsamında beyan eden ve alış belgelerini ibraz edemeyen mükelleflerin, bu malların beyan tarihindeki miktarı ve emsal bedeli üzerinden geçerli olan özel tüketim vergisini, bu fikramn (c) bendinde belirtilen beyanname verme süresi içinde ayrı bir beyanname ile beyan ederek aynı süre içinde ödemeleri hâlinde bu mallar bakımından 4760 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (3) numaralı fıkrası hükmü uygulanmaz.

Bu uygulanmaya ilişkin olarak geçmişe yönelik vergi cezası uygulanmaz.

ç) Beyan Edilen Emtia veya ATİK’lerin Satışı: Bu fıkranın (a) bendi kapsamında bildirilen kıymetlerin satılması hâlinde satış bedeli, bunların deftere kaydedilen değerinden düşük olamaz.

2) Kayıtlarda Olup İşletmede Olmayan Mallar: Kayıtlarda yer aldığı hâlde işletmede bulunmayan emtia, makine, teçhizat ve demirbaşlar hakkında aşağıdaki hükümler uygulanır:

a) Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri (adi, kollektif ve adi komandit şirketler dâhil), kayıtlarında yer aldığı hâlde işletmelerinde mevcut olmayan emtia, makine, teçhizat ve demirbaşlarını 12.03.2023 tarihine kadar;

-Emtialar bakımından aynı nev’iden emtialara ilişkin cari yıl kayıtlarına göre tespit edilen gayrisafı kâr oranını,

-Makine, teçhizat ve demirbaşlar bakımından kendilerince veya bağlı oldukları meslek kuruluşunca tespit edilecek rayiç bedellerini

dikkate alarak fatura düzenlemek ve her türlü vergisel yükümlülüklerini yerine getirmek suretiyle kayıt ve beyanlarına intikal ettirebilirler.

Gayrisafı kâr oramnın cari yıl kayıtlarına göre tespit edilemediği hâllerde mükellefin bağlı olduğu meslek odalarının belirleyeceği oranlar esas alınır.

KDV’nin Ödenmesi: Bu düzenlemeye göre ödenmesi gereken katma değer vergisi, ilk taksit beyanname verme süresinde (12.03.2023), diğerleri takip eden birinci ve ikinci ayda olmak üzere üç eşit taksitte ödenir.

Bu uygulanmaya ilişkin olarak geçmişe yönelik vergi cezası ve gecikme faizi uygulanmaz.

3) Kasa Mevcudu ve Ortaklardan Alacakların Beyanı:

Kayıtlarda yer aldığı hâlde işletmede bulunmayan kasa mevcudu ve ortaklardan alacaklar ile bunlarla ilgili diğer işlemler hakkında aşağıdaki hükümler uygulanır:

a) Bilanço esasına göre defter tutan kurumlar vergisi mükellefleri,

-31/12/2022 tarihi itibarıyla düzenleyecekleri bilançolarında görülmekle birlikte işletmelerinde bulunmayan kasa mevcutları ve

-İşletmenin esas faaliyet konusu dışındaki işlemleri dolayısıyla (ödünç verme ve benzer nedenlerle ortaya çıkan) ortaklarından alacaklı bulunduğu tutarlar ile ortaklara borçlu bulunduğu tutarlar arasındaki net alacak tutarları ile bunlarla ilgili diğer hesaplarda yer alan işlemlerini 31.05.2023 tarihine kadar vergi dairelerine beyan etmek suretiyle kayıtlarını düzeltebilirler.

b) Ödenecek Vergi Oranı: Beyan edilen tutarlar üzerinden %3 oranında hesaplanan vergi, beyanname verme süresi (31.05.2023 tarihine kadar) içinde ödenir.

c) Ödenen Vergilerin Gider Gösterilmesi: Bu kapsamda ödenen vergiler, gelir veya kurumlar vergisinden mahsup edilmez.

Beyan edilen tutarlar ve ödenen vergiler, kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak kabul edilmez. Beyan edilen tutarlar nedeniyle ilave bir tarhiyat yapılmaz.

Soru 9: Kesinleşmiş Sosyal Güvenlik Kurumu alacakları için yapılandırma esasları nasıl belirlenmiştir.

1) 2022 yılı Aralık ayı ve önceki aylara ilişkin olup bu Kanunun yayımı tarihinden önce tahakkuk ettiği hâlde 12.03.2023 tarihi itibarıyla ödenmemiş olan;

a) 5510 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamındaki sigortalılık statülerinden kaynaklanan; sigorta primi, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi,

b) Bu Kanuna göre yapılan başvuru tarihi itibarıyla ilgili mevzuatına göre ödenmesi imkânı ortadan kalkmamış isteğe bağlı sigorta primi ve topluluk sigortası primi,

c) Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ilgili kanunları gereğince takip edilen damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı,

asılları ile bu alacaklara ödeme sürelerinin bittiği tarihlerden bu Kanunun yayımı tarihine kadar geçen süre için Yİ-ÜFE aylık değişim oranlan esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi hâlinde, bu alacaklara uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacakların tamamının tahsilinden vazgeçilir.

2) İnşaatlardaki Eksik Primlerin Durumu:

31/12/2022 tarihine kadar (bu tarih dâhil) bitirilmiş özel nitelikteki inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin olup bu Kanunun yayımı tarihinden önce tebliğ edildiği hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş olan;

-Özel nitelikteki inşaatlar ile

-İhale konusu işlere

ilişkin yapılan ön değerlendirme, araştırma veya tespitler sonucunda bulunan eksik işçilik tutarı üzerinden hesaplanan sigorta primi asılları ile bu alacaklara 12.03.20023 tarihine kadar geçen süre için Yİ- ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi hâlinde, bu alacaklara uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacakların tamamının tahsilinden vazgeçilir.

3) SGK İdari Para Cezalarının Durumu:

31/12/2022 tarihinden önce (bu tarih dâhil) işlenen fiillere ilişkin olup bu Kanunun yayımı tarihinden önce kesinleştiği hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş olan idari para cezası asıllarımıı %50’si ile bu tutara ödeme sürelerinin bittiği tarihlerden bu Kanunun yayımı tarihine kadar geçen süre için YÎ-ÜFE aylık değişim oranları esas almarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi hâlinde, idari para cezası asıllannm kalan %50’si ile idari para cezasına uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacaklarının tamamının tahsilinden vazgeçilir.

SGK kapsamındaki alacakların; asıllarının Kanunun yayımı tarihi olan 12.03.2023 tarihinden önce ödenmiş olmasına rağmen, fer’ilerinin bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş olduğu durumlarda, aslı ödenmiş fer’i alacağın %40’ının Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi hâlinde, kalan %60’ınm tahsilinden vazgeçilir.

Soru 9: Ortak hükümlere ilişkin esaslar aşağıdaki şekilde belirlenmiş olup başlıklar halinde açıklanmıştır.

Soru 9/1: Başvuru için hangi süreler belirlenmiştir.

Kanunun ilgili maddelerindeki başvuru ve ödeme süresine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu Kanun hükümlerinden yararlanmak isteyen borçluların;

a) 31/5/2023 tarihine kadar (bu tarih dâhil) ilgili idareye başvuruda bulunmaları,

b) Hazine ve Maliye Bakanlığına, Ticaret Bakanlığına, Sosyal Güvenlik Kurumuna, il özel idarelerine, belediyelere ve YİKOB’lara bağlı tahsil dairelerine ödenecek tutarların ilk taksitini 30/6/2023 tarihine kadar (bu tarih dâhil), diğer taksitlerini ise bu tarihi takip eden aylık dönemler hâlinde azami kırk sekiz eşit taksitte ödemeleri,

şarttır.

Başvuru ve taksit ödeme sürelerinin son gününün resmî tatile rastlaması hâlinde süre, tatili izleyen ilk iş günü mesai saati sonunda biter.

Soru 9/2: Ödemeler kaç taksitte yapılabilir. Tercih edilen taksitler için hangi katsayılar belirlenmiştir. Tercih edilen taksit sürelerinden önce ödeme yapılabilir mi.

Kanun hükümlerine göre hesaplanan tutarlar peşin veya taksitler hâlinde ödenebilir.

Hesaplanan tutarların taksitle ödenmek istenmesi hâlinde, ilgili maddelerde yer alan hükümler saklı kalmak şartıyla borçluların başvuru sırasında;

-On iki,

-On sekiz,

-Yirmi dört,

-Otuz altı veya

-Kırk sekiz

eşit taksitte ödeme seçeneklerinden birini tercih etmeleri şarttır. Tercih edilen taksit süresinden daha uzun bir sürede ödeme yapılamaz.

Hesaplanan tutarların taksitle yapılacak ödemelerinde ilgili maddelere göre belirlenen tutar;

-On iki eşit taksit için (1,09),

-On sekiz eşit taksit için (1,135),

-Yirmi dört eşit taksit için (1,18),

-Otuz altı eşit taksit için (1,27),

-Kırk sekiz eşit taksit için (1,36),

katsayısı ile çarpılır ve bulunan tutar taksit sayısına bölünmek suretiyle aylık dönemler hâlinde ödenecek taksit tutarı hesaplanır.

Kanun hükümlerinden yararlanmak üzere başvuruda bulunan borçlulara tercih ettikleri taksit süresine uygun ödeme planı verilir. Ancak, tercih edilen süreden daha kısa sürede ödeme yapılması hâlinde ödenecek tutar ilgili katsayıya göre düzeltilir.

Soru 9/3: 120 eşit taksit olanağı hangi kurum veya kuruluşlar için belirlenmiştir.

Kanun kapsamında ödenmesi gereken tutarlar; Gençlik ve Spor Bakanlığı, Türkiye Futbol Federasyonu ve bağımsız spor federasyonlarına tescil edilmiş olan ve Türkiye’de sportif alanda faaliyette bulunan spor kulüplerince aylık dönemler hâlinde azami yüz yirmi eşit taksitte ödenebilir.

Kanun kapsamında belediyeler ve bunlara bağlı kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşlarca ödenmesi gereken tutarlar aylık dönemler hâlinde azami yüz yirmi eşit taksitte ödenebilir.

Bu kapsamda taksitle yapılacak ödemelerde ilgili maddelere göre belirlenen tutar;

-On iki eşit taksit için (1,09),

-On sekiz eşit taksit için (1,135),

-Yirmi dört eşit taksit için (1,18),

-Otuz altı eşit taksit için (1,27),

-Kırk sekiz eşit taksit için (1,36),

-Altmış eşit taksit için (1,45),

-Yetmiş iki eşit taksit için (1,54),

-Yüz yirmi eşit taksit için (1,9),

katsayısı ile çarpılır ve bulunan tutar taksit sayısına bölünmek suretiyle aylık dönemler hâlinde ödenecek taksit tutan hesaplanır.

Soru 10: 2022 yılına ilişkin olarak matrah artırımına başvuru yapılabilir mi.

a) Mükellefler, Kanunun 5’inci maddesinde belirtilen şartlar dâhilinde 2022 takvim yılı gelir ve kurumlar vergisi matrahlarını % 25 oranından az olmamak üzere artırmaları halinde madde hükmünden başka bir ifadeyle matrah artırımından yararlanır.

b) Kanunun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının; (b) ve (c) bentlerinde belirtilen asgari tutarlar;

-2022 yılı için matrah artırımında bulunan gelir vergisi mükelleflerinden işletme hesabı esasına göre defter tutanlar için 105.000 Türk lirasından;

-Bilanço esasına göre defter tutanlar ile serbest meslek erbabı için 200.000 Türk lirasından,

-Kuramlar vergisi mükellefleri için 500.000 Türk lirasından

az olamaz.

c) 2022 takvim yılma yönelik matrah artırımında bulunulabilmesi için;

-Bu yıla ilişkin gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmiş olması ve

-Bu beyannamelerde beyan edilen vergiye esas matrahların 2021 takvim yılında beyan edilen matrahın %122,93 oranında artırılması suretiyle bulunan tutar ile 2022 takvim yılı üçüncü geçici vergilendirme döneminde beyan edilen matrahın %40 oranında artırılması suretiyle bulunan tutarın yüksek olanından az olmaması

şarttır.

2022 takvim yılma yönelik matrah artıranında bulunmak isteyen mükellefler tarafından 1/1/2023 tarihinden sonra matrah azaltıcı nitelikte düzeltme beyannamesi verilmesi durumunda bu bent hükmüne istinaden yapılacak kıyaslamada düzeltme öncesi beyan edilen matrahlar esas alınır.

2022 takvim yılma ilişkin olarak; üçüncü geçici vergilendirme dönemi gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmemiş olması halinde; ikinci geçici vergilendirme dönemi beyannamesinde beyan edilen matrahın %100 oramnda artırılması suretiyle bulunan tutar, sadece birinci geçici vergilendirme dönemi beyannamesinin verilmiş olması halinde bu beyannamede beyan edilen matrahın %300 oranında artırılması suretiyle bulunan tutar bu kapsamda yapılacak kıyaslamada dikkate alınır.

Şu kadar ki, 2021 takvim yılı ve 2022 yılının üçüncü geçici vergilendirme dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinde zarar beyan edilmiş olması veya indirim ve istisnalar nedeniyle matrah oluşmaması ya da hiç beyanname verilmemiş (ilgili yıllarda faaliyette bulunmuş veya gelir elde etmiş olup da bu faaliyetlerini ve gelirlerini vergi dairesinin bilgisi dışında bırakanlar dâhil) olması durumunda, 2022 yılı gelir ve kurumlar vergisi beyannameleri için bu şart aranmaz.

2022 yılı gelir ve kurumlar vergisi matrah artırımına esas tutarların belirlenmesinde yukarıda açıklanan belirlenen asgari tutarlardan az olmamak üzere belirlenen tutarların %25’i dikkate alınır.

Diğer taraftan; Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin matrah artırımında bulundukları 2022 yılma ait zararlarının tamamı 2023 yılından itibaren izleyen yıl kârlarından mahsup edilmez. 2022 yılına yönelik matrah artırımında bulunan gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin, bu yıla ilişkin yıllık beyannamelerinde hesaplanan vergilerinden mahsup edilemeyen geçici vergiler iade edilmez.

Mükellefler,

-Kanunun 5 inci maddesinde belirtilen şartlar dâhilinde 2022 yılı gelir ve kurumlar vergisi stopajları için; 193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının; (1) numaralı bendi uyarınca tevkifata tabi ödemelerde %2,

-193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının; (2), (5) ve (6) numaralı bentleri, 5520 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ve ikinci fıkrası ile 30 uncu maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan ödemeler için ayrı ayrı olmak üzere %2,

-193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendi ile 5520 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) ve 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bentlerinde yer alan ödemeler için ayrı ayrı olmak üzere %1,

-193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (11) ve (13) numaralı bentlerinde yer alan ödemeler için ayrı ayrı olmak üzere 2022 yılında geçerli olan tevkifat oranının %25’i

oranından az olmamak üzere artırmaları halinde anılan madde hükümlerinden yararlanır.

Mükellefler,

Kanunun 5’inci maddesinde belirtilen şartlar dâhilinde 2022 yılı her bir vergilendirme dönemine ilişkin olarak verdikleri katma değer vergisi beyannamelerindeki (ihtirazi kayıtla verilenler dâhil) hesaplanan katma değer vergisinin yıllık toplamı üzerinden 2022 yılı için %2

oranından az olmamak üzere belirlenecek katma değer vergisini, vergi artırımı olarak artırmaları halinde anılan madde hükümlerinden yararlanır.

III.SONUÇ

7440 sayılı kanun ile yeni bir vergi barışı daha uygulamaya sokulmuş oldu.

Vergi barışlarının veya aflarının vergi sitemlerini olumsuz etkilediği ve bozduğu bir gerçek. Bu sebeple vergi barışı uygulamaları yerine yönetilebilir ve mükelleflerce kabul edilebilir bir vergi uygulamasının esasları üzerinde durmak ve geliştirmek; daha doğru bir yaklaşım olacaktır.

Kaynak:

7440 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun

Ekovergi.com | Ahmet GÜZEL