Sevgili okurlarım bir şekilde bilirler ki, birçok merakım arasında denizcilik de vardır. Bu davete o kadar sevindim ki anlatamam...

Türk denizciliği ile ilgili en kıymetli eserlerden biri de Katip Çelebi’nin Tuhfetü'l-Kibâr Fi Esfâri'l-Bihâr isimli eseridir. Ne mutlu bana ki bu eserden bir tanesini 50 yıl araştırdıktan sonra bulabildim. Osmanlı ve Türk denizciliği hakkında bunun gibi eserleri de okumuş olan benim için sempozyum daveti o kadar önemli, o kadar önemli idi ki sizlere anlatamam.

Seminer ilk gün Osmangazi Belediyesinin medarı iftiharı Panorama 1326 Fetih Müzesinde başladı ve ertesi gün Ördekli Kültür Merkezinde devam etti.

Sempozyumun kitabı, (epey hacimli yani 300 sayfalık) daha sempozyum başlamadan çıkarılmıştı. Ama beni ilgilendiren, sempozyuma katılan isimlerdi. Kimler mi? Sayayım da görün.

Piri Reis Üniversitesi mütevelli heyet üyesi emekli Amiral M. Metin Ataç, denizcilik konusundaki eserlere imza atan Prof.Dr. İdris Bostan, Prof.Dr. Mehmet İpşirli, Prof.Dr. Kenan Ziya Taş, Prof.Dr. Dejenirah Couta, Prof.Dr. Chakib Benafri, Prof.Dr. Nevin Özkan Speelman, Prof.Dr. Mustafa Şahin ve Prof.Dr. Murat Keçiş, Prof.Dr. Yusuf Oğuzoğlu, Dr. Yusuf Ziya Karaaslan, İranlı Akram Nejabati hemen sayabileceğim isimler idi.

İsimlerden de anlayacağınız gibi sempozyum uluslararası bir sempozyumdu.

Özel olarak M. Metin Ataç çok ilgili çekmişti. İsmini daha önceleri de duymuştum ve emekli olduktan sonra da çalışkanlığı, bilgisi, görgüsü ve eserler vermesi ile denizciliğe hizmete devam etmesi, benim için daha daha daha önemli idi.

Yukarıda saydığım bu isimlerin birer resmini de yazıma eklemeyi çok düşündüm fakat sadece erken dönem bir Osmanlı kadırgası daha iyi olacaktı. Sempozyuma katılan bu değerli araştırmacı, profesör ve askerlere sonsuz teşekkürlerimi burada iletmek isterim.

Saydığım isimlerin büyük bir kısmı ile tanıştım, ellerini sıktım ve denizciliğimiz üzerine denizcilik tarihi üzerine çalışmalar yapan bu isimleri hayranlıkla izledim.

Gelmeyenler hakikaten çok büyük bir kayba uğramıştır.

Sunulan bildirileri de sayayım.

Kuruluş döneminde Osmanlı denizciliği üzerine değerlendirmeler, Suğdak seferi, Osmanlı donanmasının teşekkülünde Kerisi Beyliğinin rolü, Between war and peace (Chaka Bey) Moranın ikinci fethi hakkında bir Cezayirlinin şiiri, Osmanlı Venedik deniz savaşları, gemileri karadan yürütmek, Aydınoğulları Beyliği, Orta Karadeniz limanlarında denizcilik faaliyetleri, Safevi Devleti'nde denizcilik teşkilatı, Menteşeoğulları ve denizcilik, İnebahtı Savaşı ve Venedik'te bulunan Osmanlı esirleri, Fetret Devri'nde Osmanlı denizciliği, Gelibolu Deniz Savaşı, Türk tarihinin kayıp denizcisi Emir Yazman el-Hadim.

Sunulan bildirilerin tam isimlerini yazmadım ama bu yazdıklarım bile sempozyumun ne derece güzel, doyurucu ve çok çalışma ile meydana getirildiğini gösteriyor.

Sempozyumu hazırlayan Osmangazi Belediyesine, Başkan Mustafa Dündar’a Başkan Yardımcısı Cem Kürşad Hasanoğlu'na ve diğer hizmeti geçenlere teşekkürler ediyor. Bu gibi çalışmaların devamını diliyorum.